Tarih sadece, geçmişin yapıp ettiğini mi anlatır veya yalnızca dünden ve dünden önceki günlerle mi ilgilenmektedir? 

Hayır!

Tarihe yalnızca bu nazarla bakanların ret ve kabulleri yüzünden boyumuzu aşan sorunların içinde yıllarca boğuştuk. Osmanlı’nın iyice zayıflamasıyla birlikte ortaya çıkan sorunların birçoğu cumhuriyet kurulduktan sonra da başımızı ağrıtmaya devam etti ve ediyor. Tarih de o sorunlar eşliğinde yazıldı. Egemenler, kendi egemenliklerini daha kadim bir kıvama getirmek için işlerine gelen noktayı reddedip, işlerine gelen yeri kabul ettiler. 

21. yüzyıla, genç ama kafası karışık bir devlet olarak girdik. Hedefi, istikameti belli olmayan, kimle ne zaman anlaşacağı belirsiz, kimle nasıl hangi şartlarda kavga edeceği muhal olan, ayakları yere basmayan bir devlet olarak 2000’li yıllara eriştik. 

2000’lerden sonra Cumhuriyetin o sıkı devletçi reflekslerinden kaçıp, ilk bulduğu özgürlük alanında dünyayı, ülkesini doğru anlama gayretiyle yanıp tutuşan bir nesil Türkiye’yi yönetmeye başladı. AK Parti… 

“Her Şey Türkiye İçin” sloganıyla yola çıkan ve kendilerini “muhafazakar” olarak tanımlayan insanlar, bir araya geldiler. CHP iktidarı ve anlayışının, kendilerini mahrum bıraktığı bütün insani ve İslami hakları bu millete tekrar iade etmek için kurdukları AK Parti, nihai noktada geleceğin tarihini de yazıyor. 

80 yıl, CHP’nin yörüngesinde dönen iktidarların günü doldurmak adına yaptığı kolaycılığı bırakmanın Türkiye’yi bölgesinde lider ülke yapacağına inanan AK Parti nasırlaşan bütün sorunlara birer birer el attı. Köklü ve geçmişi karanlık sorunlarla uğraşmanın bedelini fazlaca ödemiş olan Türkiye, AK Parti ile sırtına vurulmuş gereksiz yükleri atmayı başardı. 

Siyaset, eğitim, ekonomi, ulaşım, hukuk, temel hak ve özgürlükler gibi alanlardaki temel hizmetleri tamamlanıp, belediyecilik hizmetleriyle de şehirler büyük ölçüde imar ve inşa edildi. Engelliler, gençler, yaşlılarla ilgili politikalarla vatandaşını nihayet parya olmaktan kurtaran AK Parti, asıl hizmeti Türkiye’yi ve Türkiye’nin geleceğini olması gereken eksene oturtmakla yaptı. Dünyanın en sıkıntılı coğrafyası olan bölgemizde, kaosun egemen olmaması için İslami ve insani duyarlılıkla yürüttüğü politikalar bölge ülkelerinin nefes almasını sağladı. 

Türkiye, AK Parti’nin hem pratik hem teorik birikimiyle sözde büyük devletlerin postası olmaktan kurtuldu. Her şeye rağmen kendi iç meselelerinde ve diğer hamiliğini yapmak zorunda olduğu mazlum milletlerin sorunlarını benimsemekle geleceğin tarihinin nasıl şekillenmesi gerektiğini beyan etmiş oldu. 

Dünyada olan hadiseleri hakkaniyete uygun şekilde okuyabilen AK Parti, vatandaşlarına da bu hasleti kazandırarak, Türkiye’nin bekasını kurtardı. Zira köhnemiş siyasetlerin, kısır tartışmaların yorduğu Türkiye Cumhuriyeti eli ayağı uyumuştu. Bu haliyle bölgemizdeki soğuk – sıcak savaşların sahası olmaya ramak kalmıştı. AK Parti, başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile irili ufaklı savaşlara, çatışmalara arena olmaktan çıktık.

Bu yalnızca sahip olduğumuz toprakları kurtaran politik okuma değil aynı zamanda, Türkiye topraklarında yaşayan milletlerinde, fertlerinde kurtarılma hikâyesidir. “Olmasaydın olmazdık” sloganını diline pelesenk haline getiren ve ne olursa olsun AK Parti’nin karşısında durmayı varlığı için gerekli görenler son on yıla bir baksın. Ben onlar kadar ontolojik bir soru sormayacağım; 

Acaba AK Parti olmasaydı, ne olurduk?

Geleceğin tarihi’nde bu milletin sayfasını şimdiden ayırdığı için, teşekkürü hak ediyor AK Parti…






 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
müslüm akkuş 2014-11-18 23:34:53

sayın yazarımızın bir cümlesi-akp--dünyanin en sikintili coğrafyasi olan bölgemizde,kaosun egemen olmamasi için islami ve insani duyarlilikla yürüttüğü politikalar bölge ülkelerinin nefes almasini sağladı.--
galiba sayin yazarimiz bu dünyada yaşamiyor.bölge ülkeleri akp iktidarinin yürüttüğü politikalar yüzünde kan revan içinde.ırak işgal edildi bir milyondan fazla müslüman öldürüldü.şehirler harap hale geldi.hala kan akmaya devam ediyor ve irak fiilen 3 e ayrildi.suriye bu iktidarin akil almaz hatalari yüzünden yine kan gölü haline geldi.müslümanlar birbirini asiyor,kesiyor,yakiyor yikiyo.türkiye dünya ülkeleri tarafından teröre destek veren ülke olarak görülmeye başlandi.türkiye topraklarindan peşmergeler ağir silahlarla sanki resmi geçit yaparak kobaneye gitti.teröristlerin yok geçen hanina döndü ülkemiz.libyada türkiye sevdalisi kaddafiyiyi linç edenlere çuvallar dolusu dolar gönderdi bu iktidar.gazzede israil bombalarla binlerce gazzeliyi katletti.uçaklarin yakiti bizden.

Avatar
Adınız Soyadınız 2014-11-19 08:27:02

"her şey türkiye i̇çin” sloganıyla yola çıkan ve kendilerini muhafazakar olarak tanımlayan insanlar, bir araya geldiler. chp iktidarı ve anlayışının, kendilerini mahrum bıraktığı bütün insani ve i̇slami hakları bu millete tekrar iade etmek için kurdukları ak parti, nihai noktada geleceğin tarihini de yazıyor."

ne chp iktidarı ya? chp iktidarı mı gördü ki bu ülke, onun mahrum bıraktıklarını akepe geri versin? neyle kafa buluyosun nabit?

Avatar
Adınız Soyadınız @müslüm akkuş 2014-11-19 14:59:22

ağzına sağlık.