Binlerce yıl öncesinden gelen tedavi; HACAMAT

Haccam Mustafa Şekerci, hiçbir rahatsızlığı olmasa bile Peygamberimiz’in sünnetine uymak için sağlıklı insanların da hacamat yaptırabileceğini söylüyor. Peygamber Efendimiz zamanında boynuzla yapılan hacamat günümüzde cam kupalarla, bardaklarla  ve makine yardımıyla yapılıyor. Hijyen amacıyla tek kullanımlık malzemelerle deri altında biriken toksit maddeler dışarıya alınıyor. Şekerci’nin deyimiyle kimi zaman tedavi kimi zaman da sünneti ifa amacıyla yaptırılan hacamatta en önemli şey ‘niyet.’


Hacamat nedir?
 
Hacamat, ‘Haceme’kelimesinden türemiş ‘emmek’ manasındadır. İnsan vücudunda kılcal damarlarında bulunan toksit dediğimiz maddeler vardır, atık maddeler; bunların vücuttan atılması gerekir. Hacamat, kirli kanın bardakla, makineyle vücuttan atılma işlemi. Hacamatı yapan kişiye haccam, bayansa haccame denir. Efendimiz’in zamanından beri yapılagelen bir uygulama.
 
Hacamat eski bir uygulama ama günümüzde çokta bilinmiyor. Son zamanlarda  sık duymaya başladık, nedeni nedir?
 
Niye hacamat olsun, sülük tedavisi olsun yayılmadı diye düşünürsek, bunda başka şeyler de var. Menbaı Peygamberimiz’e dayanan bir şey. Tıp literatüründe dışlanmış bir sistem. Ama yüzyıllardır uygulanmış. Bugün de bir çok ülkede, Almanya, Avustralya, Malezya, Çin, Kanada’da uygulanıyor.
 
 
Bizde itibar mı edilmemiş?
 
Halk arasında kocakarı ilacı derler ya onun gibi bakılmış, uzak kalınmış. Modern tıbta ilaç sektörünü elinde tutanlar, para babaları, bunların işine gelmeyen bir sistem, hacamat. Çünkü ilaç kullanmıyorsunuz, basit bir işlemle tedavi oluyorsunuz, sağlığınızı koruyorsunuz.
 
 
Peki bugün ne değişti?
 
Bu sistemin okullarda eğitimi yok ama bilen biliyor ve nesilden nesile aktarılıyor.
 
 
Siz nasıl öğrendiniz hacamat yapmayı?
 
Ben çok okuyan bir insanım. Peygamber Efendimiz’in hayatını, sağlıkla ilgili tavsiyelerini özellikle okuyorum. Bu merak kendi rahatsızlığımdan da kaynaklanıyordu. 5 yıl önce huzursuz ayak sendromum vardı. Hacamatı elbette biliyordum ama detayları hakkında bilgi sahibi değildim. İstanbul’dan gelen arkadaşlarımızın içinden birisi hacamattan bahsetmişti. Hastalığım nedeniyle çok bunaldığım bir zaman arkadaşımdan bana hacamat yapmasını istedim. O sırada diğer arkadaşlar da hem öğrenelim, hem de kendi sağlımız için faydalı olur dediler. İlk hacamatta kısmen fayda gördüm. İkinci kez yaptırdım. Daha sonra kardeşimle birbirimize hacamat yaptık. Çevremizde eşe dosta yaptık. İlmi yönden, teori olarak da önce araştırmalarımızı yaptık. Mesele bu seviyeye geldi. Geçen sene Hacamat Derneği kurucusu ve başkanı uzman Süleyman Gök’ten hem uygulamalı, hem genel bilgilere dair hacamat hakkında eşimle birlikte ders aldık. Süleyman Bey, Uluslararası Hacamat Derneği üyesi ve bu alanda uzman.
 
 
Peygamber Efendimiz’in döneminde yapılanla bugün sizin yaptığınız  arasında fark var mı?
 
Aslında işlem aynı, kullanılan malzemeler farklı. O zamanlar boynuz kullanılıyormuş, insan nefesiyle vakumlanarak işlem yapılıyormuş. Şimdi elimizde makine var. 
 
 
Peki adım adım anlatır mısınız hacamatı, nasıl yapıyorsunuz?
 
Hacamat kılcal damarlarında dolaşan kirli kanın alınması dedik. Derinin 3 milim altına kadar gidebilir. Herkesin derisi farklı olabilir. 1, 1.5 milim ufak kesilerle kupanın geleceği yere kesik atıyoruz. Birinci vuruşumuza kuru hacamat diyoruz. Kupayı tutturduktan sonra 4-5 dakika bekliyoruz. O bir nevi derinin altına kana vakum yapıyor. Kupayı söküyoruz, bir çizik de o zaman atıyoruz. Hemen tekrar bardağı vakumlamak suretiyle kirli kan dışarı atılıyor.
 
 
Sizin hastalığınız geçti mi hacamat sonrası?
 
İlaçlar tedavi etmekten ziyade rahatsızlığı öteleyerek başka bir yan etkisiyle sıkıntıyı katmerleşiyordu. Hacamat ve sülük tedavisi ile en azından hastane ortamına gitmekten kurtuluyoruz.
 
 
Doktorlardan tepki görmüyor musunuz?
 
Bu tedavi sağlığı korumak için koruyucu hekimlik unsuru taşıyor. Doktorlar da koruyucu hekimlik için nasihatlarda bulunuyor. Bu sistem Peygamber Efendimiz’e dayanıyor. Miraçta hangi melek grubuna rastlamışsa hepsi Peygamber Efendimiz’e “Ya Muhammed sen hacamat ol, ümmetine de tavsiye et’  dediklerini söylüyor, efendimiz. Yapan bilir, bilen konuşur. Kaynak, mercii yüksek olunca, hacamattan iyi neticeler alınıyor.
 
 
Hangi rahatsızlıklar için hacamat yapılabilir?
 
Özellikle yüksek tansiyon, migren, hekimlerimiz iyi bilir, 200’e yakın baş ağrısının toplamının ismine migren ismini vermişler. Yüksek tansiyon ve migrenin tedavisi yok. Hacamat bu türden baş ağrılarına iyi gelir. Sinüzit için sülükle birlikte tedavi yapılabilir. Eklem romatizması dediğimiz sırt, omuz ağrıları, varis, cilt hastalıkları, alzheimer, unutkanlık, MS gibi hastalıklarda tedavi edicidir. Hacamat sihirli bir değnek değil elbette. Kimisinde yüzde 80 netice alınırken, bazısında yüzde 30 netice alınabilir.
 
 
Bu hastaya mı bağlı?
 
Kişinin nasıl yaşı varsa, hastalığın da yaşı var. Hastalık kronikleşmişse bunun tedavisi ile yeni başlayan hastalığın tedavisi arasında fark vardır. Migrende örneğin kimi hastada 3 seansta netice alınırken, bazı hastalarda 6 seansta netice alınır. Peygamber Efendimiz her sene hacamatı tavsiye etmiş. Kaldı ki o zaman hava temiz, su temiz, gıdalar katkısız. Bizim bugün soluduğumuz hava kirli, suyumuz malum, yediğimiz gıdaların çoğu katkılı. Bunlar insan vücudunu olumsuz etkiliyor, zarar veriyor. Zararlı unsurlar vücutta birikiyor, depolanıyor.
Bunlar vücuttan nasıl atılacak? Hacamat tedavisi elbetteki modern tıbba alternatif değil. Doktorlar da biliyor ki, ilaçla tedavi de bir yere kadar. Bir yerden sonra çaresiz kalınıyor. Meselâ migren hastası hekime gidiyor. Migren ilaçları ilk dozdan başlıyor. Bir süre sonra migren nöbeti yine başlıyor. İlaç değiştiriliyor. Daha ağır ilaçlar alınıyor. En son yapılacak bir şey kalmıyor. Çare yok. Ama Peygamber Efendimiz’in tavsiyelerinde bu var. Tıkanmış kılcal damar açıldığında hasta rahatlıyor. Bizzat yaşadığımız olay; migren nöbeti tutmuş bir bayan geldi. Eşim müdahale etti. 3 bardak vurunca, bayanın gözleri açıldı. Baygın gibi gelen kadıncağız rahatladı. Kadın sevincinden yakınlarını aradı, müjde verir gibi. Bu bizim için de sevindiriciydi. Buna muhalif olmaktan ziyade böyle bir tedavi şekline sahip çıkmak gerekir. Rahatsızlığı olmayan insan bile hacamat olduğunda “Peygamber Efendimiz’in sünnetini yerine getirdim” diyebilir.
 
 
Riskleri yok mu peki?
 
Riskleri var. Biz hekim değiliz. Kan değerlerini bilmeyiz. Hasta sorduğu sorulara tam net cevap alamayabilir. Kan noktasında temas ediyoruz. Eldiven, kesici alet kullanıyoruz. Bunlar hep tek kullanımlık malzemeler. Birine kullandıktan sonra ikinci kez kullanmıyoruz. Endişe etmiyor muyum, ediyorum, ama hastaya önce niyet ettiriyoruz. “Maddi-manevi hastalığımın şifası için hacamat olmaya niyet ettim” diyor. Hacamat ibadet özelliği taşıyor. Endişe herşey de var. Arabaya bindin, yola çıktın hepsi endişe. Ama Rabbim muvaffak ediyor. Hijyenik, sağlık kurallarına riayet ederek Allah’ın izniyle olumsuz bir şey yaşamadık. Yaptığımız hacamatlardan da hep olumlu tepki aldık. Kimseden şikâyet almadık. İnşaallah da olmaz.
 
 
Hacamatta dikkat edilecek şeyler neler?
 
Sünnet diyoruz ya hacamat için, rahatsızlığı olmayan bir kişi sonbahar ve ilkbahar girişinde hacamat yaptırabilir. Kameri ay hesabıyla 17’si, 19’u, 21’inde, pazartesi, salı, perşembe, pazar günleri tavsiye ediliyor. Bizim uyguladığımız işlemde genel hacamat, ayın bu belli günlerinde yapılabilir. Bir hasta geldiği zaman genel hacamatı tavsiye ediyoruz. Ondan sonra rahatsız olduğu bölgeye yapıyoruz. Genel hacamatı 10 gün arayla yapıyoruz. Tedavi maksatlı hacamatlarda tavsiye edilen tarihe uyma imkanımız yok. Efendimiz’in tavsiye ettiği tarihler sağlıklı insanlar için uygun oluyor. Nöbet esnasında gelen hastaya git, sonra gel diyemiyoruz. Normal şartlarda tarihlere uyarız. Kişinin durumuna göre yönlendirme yapıyoruz.
 
 
Çocuğa da yapılıyor mu hacamat?
 
9-10 yaşlarında yapılabilir ama çocuklarda iğne korkusu olabilir. Aşırı heyacan olabilir, rahat durmayabilir. Eğer çocuk rahat durursa, korku ve heyecan olmazsa bu yaşlardan sonra yapılabilir.
 
 
Vatandaşın ilgisi nasıl hacamata?
 
Bu işin eğitimi olmadığı için insanlar duyduklarına göre biliyorlar. Daha çok hastalığına çare olarak düşünüyor. Kimi bilgi amaçlı görüşüyor. Son çare olarak deneyenler de var. Biz bilgilendiriyoruz, ister yaptırır, ister yaptırmaz. Hacamat da kısmet işi. Umumiyetle insanlar ikna olup yaptırıyorlar. Yan etkisi yok, sıkıntısı yok. Peygamber Efendimiz’in tavsiyesi. Bu tedavi usulü yeni keşfedilmedi. Geçmişinde parlak bir mazisi var elhamdülillah.
 
 
Ne kadar sürüyor?
 
Baş kısmında yapacaksak, kafadaki noktayı tıraş ediyoruz önce. Biraz vakit alıyor baştaki hacamat. Sırt, ayak ve bacaklardaki hacamat ise 20 dakikada bitiyor. Sülük seansları biraz daha fazla sürüyor.
 
 
Hangi sıklıkla yapılabilir?
 
Yılda iki kez tavsiye edilmiş, ama o  zamanlar hava, su, yenilen gıdalar temizmiş. İbn-i Sina bu asırda yaşasaydı  yılda 3 veya 4 kez hacamatı tavsiye ederdi herhalde.



Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Adınız Soyadınız 2014-03-06 10:32:38

nerelerde yapılır.

banner165