‘Üniversitemiz giderek büyüyor’

Hitit Üniversitesi'nin akademik yıl açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Reha Metin Alkan...

12 Ekim 2015 Pazartesi 18:29
 ‘Üniversitemiz giderek büyüyor’


Hitit Üniversitesi'nin akademik yıl açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Reha Metin Alkan, üniversitenin Çorum ve bölgesinin parlayan yıldızı olduğunu söyledi. Üniversitelerin teknoloji üretmesi ve bilgiye dayalı hale gelen ekonomilerin itici güçlerinden biri olmasının beklendiğini vurgulayan Alkan, hem nitelik hem de nicelik olarak büyümeye devam ettiklerini ifade etti.

Kampüs konusunda önemli mesafe kat ettiklerini belirten Alkan, Tıp fakültesi'nin de her geçen gün büyüdüğünü ifade etti. Üniversite olarak tüm paydaşlarla birlikte hareket ettiklerini vurgulayan Alkan, konuşmasında özetle şöyle dedi:

‘HİTİT PARLAYAN YILDIZ

1976 yılından bu yana yükseköğretimin içerisinde bulunan ve 2006 yılında da Hitit Üniversitesi adını alarak kurulan Üniversitemiz, önümüzdeki yıl üniversite oluşunun 10. ancak yükseköğretim kurumu olarak ise 40. yılını kutlayacaktır. Eski olmanın verdiği tecrübe ve genç olmanın sağladığı büyük enerji ve heyecan ile hareket eden Hitit Üniversitesi; eğitimde, bilimde, kültürde, sanatta ve sosyal hayatta, kısacası yaşamın her alanında marka ve bir dünya üniversitesi olma hedefiyle kısa süre içerisinde nitelik ve nicelik olarak gelişerek, büyük mesafeler kat etmiştir. Üniversitemizin temel misyonu başta bulunduğu il, sonra bölge, sonrasında ülkemiz ve nihayetinde tüm insanlığa katkı sağlayacak bir yükseköğretim kurumu olmaktır. Koyduğumuz büyük hedefler doğrultusunda, gösterdiğimiz çaba ve gayretler sonuçlarını hızlı bir şekilde vermiş olup, bugün gelinen noktada; 8 Fakültemiz, 3 Enstitümüz, 2 Yüksekokulumuz ve 7 Meslek Yüksekokulumuzda, 1,356'sı lisansüstü öğrencisi olmak üzere 16,000'e yakın öğrencimiz eğitim-öğretim faaliyetlerini başarılı bir şekilde sürdürmektedir. Bugün sayıları ll'e ulaşan Araştırma ve Uygulama Merkezlerimiz ile konusunda uzman öğretim elemanlarımızca pek çok konuda daha detaylı araştırmalar da yapılmaktadır. Tüm bu eğitim faaliyetleri Üniversitemiz bünyesinde tam zamanlı çalışan 600 öğretim elemanı tarafından yürütülmektedir. 400'e yakın idari personelimiz ile Hitit Üniversitesi 17,000 nüfuslu büyük bir güç olmuştur. Gerek yurt içinde gerekse yurt dışında gerçekleştirilen etkin tanıtım faaliyetleri ve oluşturulan farkındalık sonucu Üniversitemizin doluluk oranları her geçen yıl daha da artmaktadır. Girişimci, yenilikçi ve teknolojik gelişmeleri yakından takip eden bir üniversite olarak temel gayemiz, geleceğimizi inşa edecek olan gençlerimizi en güncel bilgi ve becerilerle donatılmış, mesleki açıdan yetkin, vizyonel bakış açısına sahip ve inovatif düşünebilen bireyler olarak mezun edebilmektir. Bu amaçla istihdam odaklı ve dünyada da rağbet gören pek çok yeni bölüm/program açılmış olup, bugün sayıları 177'ye ulaşmıştır.

‘HEM NİTELİK HEM NİCELİK OLARAK BÜYÜYORUZ’

2011 yılında öğretim elemanlarının büyük bir kısmı herhangi bir yükseköğretim kurumu kadrosunda olmayıp, akademik unvana sahip olmayan eğitimci hocalarımızdan oluşmakta iken, bugün l öğretim elemanımıza yaklaşık 25 öğrencinin düştüğü bir üniversiteye dönüştük.

Teknolojinin önde olduğu bir dünyaya doğru hızla yol alıyoruz. Artık üniversitelerden beklenen sadece en temel işlevlerini yerine getirmek değil, topluma her anlamda yol göstermek de olmuştur. Hitit Üniversitesi olarak bilgiyi uygulamaya dönüştürmek, ülkemizin 2023 ve 2071 hedeflerinde belirtilen çerçevede dünyanın en büyük ekonomileri arasında yer alabilmek adına üzerimize düşeni yapmak için yoğun gayretlerle çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Hitit Üniversitesi olarak katılımcılık ve girişimcilik esaslı bir yönetim anlayışı ile üniversitelerden beklenen en temel işlevleri yapmanın yanı sıra, topluma her anlamda katkı sağlayan, üniversite-sanayi, üniversite-STK, üniversite-şehir işbirliğini geliştirmiş bir üniversite olarak inanıyoruz ki; Üniversitemizin ürettiği bilim, teknoloji ve tecrübenin reel sektörle buluşması Corum'un ekonomik ve sosyal gelişiminin temel dinamiği olacaktır. Çünkü AR-GE, inovasyon ve girişimcilik sonucu üretilen bilgi ekonomik büyümenin itici gücünü oluşturmaktadır. Bu nedenle üniversitelerin sanayi ile işbirliği yapmaları da artık zorunluluk haline gelmiştir. Üniversiteler ve araştırma merkezlerinin tüm paydaşları ile ilişkilerini geliştirmeleri, daha çok patente konu olabilecek çalışmalarla, projelerle ve AR-GE ile bilgiyi ticarileştirmeleri gerekmektedir. çalışmalar Hitit Üniversitesinin ilimizle çok yakından kurduğu diyalog ve işbirliği ile ve oluşturulan sinerji sonucu ortaya çıkmıştır.

‘ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİNE ÖNEM VERİYORUZ’

Dünyadaki hemen herkesi, her kurumu ve kuruluşu, hatta ülkeleri köklü değişiklikler yapmaya zorlayan küreselleşme, yükseköğretim kurumlarını da yakından etkilemiştir. Bunun sonucunda eğitim-öğretim faaliyetlerinin sadece yerel düzeyde değil, uluslararası arenada ele alınması durumu ortaya çıkmıştır. 2010 yılında yaklaşık 4,1 milyon yükseköğretim öğrencisi kendi ülkesi dışındaki bir başka ülkede eğitim görmüştür. Bu sayının hızla artacağı ve 2025 yılında 8 milyona ulaşacağı öngörülmektedir. Dünyanın en çok yabancı öğrenci çeken ülkesi ABD'de 2013 yılmda 886 bin uluslararası öğrenci, ülke ekonomisine 27 milyar dolar katkı sağlayarak, hizmet sektöründeki en önemli ihraç alanlarından biri konumuna gelmiştir. Ülkemizin de bu konuma gelebilmesi için uluslararasılaşma büyük önem arz etmektedir.

Uluslararası öğrencilerin tercihinde eğitim görecekleri dilin önemli bir faktör olduğu görülmektedir. Bu kapsamda ülkemizde Türkçe eğitime ek olarak, isteyen Türk öğrencilere ve özellikle uluslararası öğrencilere dönük İngilizce dersler de müfredatta yer almalıdır. Türkçenin dünyada yaygın olarak kullanılan bir dil olduğu düşünüldüğünde, bu dilin konuşulduğu ülkelerle daha yakın irtibata geçilerek, o coğrafyalardan uluslararası öğrencilerin ülkemize gelmeleri sağlanmalıdır. Diğer yandan kültürel ve tarihi bağlarımızın güçlü olduğu Orta Asya'da yer alan Türk Cumhuriyetleri, Balkanlar, bazı Afrika ülkeleri ile Arap ülkelerinde yer alan üniversiteler ile daha yakın ilişkiler kurulmalıdır. Elbette tek potansiyel bu ülkeler ve bölgeler olmayıp, neredeyse tüm dünya ülkelerinde yer alan üniversitelerle ikili işbirlikleri yapmaya imkân sağlayan Mevlana Değişim Programı aracılığıyla kurumsal, sistematik ve sürdürülebilir işbirlikleri ile uluslararasılaşma yolunda çalışmalar yapılmalıdır.

Küreselleşme ve beraberindeki değişim, etkileşim ve rekabet sonucunda, üniversitelerde klasik bakış açıları, yerini daha farklı yönelimlere bırakmış, yeni modeller tartışılmaya başlanmış ve global yükseköğretim politikaları geliştirilmesine yönelik süreçleri gündeme getirmiştir. Bu kapsamda son 4 yıl içerisinde Üniversitemizde sadece fiziksel altyapı sorunları başta olmak. Hedefimiz, öğretim elemanı başına düşen öğrenci sayısı bakımından OECD ortalaması olan 16'ya ulaşmak ve daha nitelikli bir yükseköğretime kavuşmaktır.

‘KAMPÜSTE ÖNEMLİ MESAFE KATETTİK’

Diğer taraftan yaklaşık 40 yıllık köklü bir geçmişi olan eğitim kurumu olmamıza rağmen Üniversitemizin en önemli fiziki eksikliği olarak bilinen kampus sorunu, 2011 yılında başlayan yoğun çalışmalarımızın sonucunda çözüme kavuşturulmuştur. Geçtiğimiz hafta imzalanan arazi protokolümüz ile 2,600,000 m2 büyüklüğe ulaşan kampus arazileri edinilmiştir. Ayrıca çağın gerektirdiği eğitim-öğretim yaklaşımları göz önünde tutularak, daha kaliteli ve konforlu koşullarda eğitim faaliyetlerimize devam edebilmek adına merkez ve ilçelerimizde başlattığımız inşaat çalışmalarımız da bir yandan hızla devam etmekte olup, tamamlanacak olan akademik ve idari hizmet binalarımız ile Üniversitemiz, yepyeni bir görünüme ve modern/teknolojik bir yerleşkeye kavuşacaktır. Kampüslerimiz uluslararası standartlarda, çevre dostu, enerji tasarrufu odaklı ve deprem güvenliği açısından ülkemizdeki en sağlam yapılara örnek gösterilebilecek bir yapılaşmaya sahip olacaktır.

‘TIP FAKÜLTESİ BÜYÜYOR’

2011 yılında göreve başladığımızda kampus dışında eksikliği duyulan ve özlemi çekilen diğer bir konu da Tıp Fakültesi idi. Tıp Fakültesi'nin ilimiz ve Üniversitemiz için gerekliliğine ve önemine istinaden yürütülen yoğun çalışmalar sonucu, Sağlık Bakanlığı ve Üniversitemiz arasında imzalanan protokol yürürlüğe girmiş ve ilimizdeki Devlet Hastanesi ile afiliasyon (ortak kullanım/iş birliği) yapılarak T.C. Sağlık Bakanlığı Hitit Üniversitesi Çorum Eğitim ve Araştırma Hastanesi ismini alarak, Tıp Fakültesi ve sağlık alanında büyük ve hızlı ilerlemeler kaydedilmiştir. Artık ilimizde, hemen her türlü branşta pek çoğu ilk olan çok sayıda operasyon ve tedavi konusunda uzman Tıp Fakültesi öğretim üyelerimizle birlikte hastanemizdeki hekimlerimiz tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu hızlı gelişmeler sonucunda da, şu anda Gazi üniversitesinde yapılan Tıp Fakültesi eğitimimiz, en geç 2017 yılında, Çorum'da, Üniversitemizde verilecektir.

TÜM PAYDAŞLARLA BİRLİKTE HAREKET

Bugün, üniversitelerin içinde yer aldığı toplumlarla yakın ilişkiler kurarak, sinerji oluşturmaları ve böylece her anlamda değişim ve dönüşümün öncüsü kurumlar olmaları anlayışının hakim olması esastır.

Hitit Üniversitesi olarak katılımcılık ve girişimcilik esaslı bir yönetim anlayışı ile üniversitelerden beklenen en temel işlevleri yapmanın yanı sıra, topluma her anlamda katkı sağlayan, üniversite-sanayi, üniversite-STK, üniversite-şehir işbirliğini geliştirmiş bir üniversite olarak inanıyoruz ki; Üniversitemizin ürettiği bilim, teknoloji ve tecrübenin reel sektörle buluşması Corum'un ekonomik ve sosyal gelişiminin temel dinamiği olacaktır. Çünkü AR-GE, inovasyon ve girişimcilik sonucu üretilen bilgi ekonomik büyümenin itici gücünü oluşturmaktadır. Bu nedenle üniversitelerin sanayi ile işbirliği yapmaları da artık zorunluluk haline gelmiştir. Üniversiteler ve araştırma merkezlerinin tüm paydaşları ile ilişkilerini geliştirmeleri, daha çok patente konu olabilecek çalışmalarla, projelerle ve AR-GE ile bilgiyi ticarileştirmeleri gerekmektedir.

KÜRESELLEŞMEYE PARALEL OLARAK...

Dünyadaki hemen herkesi, her kurumu ve kuruluşu, hatta ülkeleri köklü değişiklikler yapmaya zorlayan küreselleşme, yükseköğretim kurumlarını da yakından etkilemiştir. Bunun sonucunda eğitim-öğretim faaliyetlerinin sadece yerel düzeyde değil, uluslararası arenada ele alınması durumu ortaya çıkmıştır. 2010 yılında yaklaşık 4,1 milyon yükseköğretim öğrencisi kendi ülkesi dışındaki bir başka ülkede eğitim görmüştür. Bu sayının hızla artacağı ve 2025 yılında 8 milyona ulaşacağı öngörülmektedir. Dünyanın en çok yabancı öğrenci çeken ülkesi ABD'de 2013 yılmda 886 bin uluslararası öğrenci, ülke ekonomisine 27 milyar dolar katkı sağlayarak, hizmet sektöründeki en önemli ihraç alanlarından biri konumuna gelmiştir. Ülkemizin de bu konuma gelebilmesi için uluslararasılaşma büyük önem arz etmektedir.

Uluslararası öğrencilerin tercihinde eğitim görecekleri dilin önemli bir faktör olduğu görülmektedir. Bu kapsamda ülkemizde Türkçe eğitime ek olarak, isteyen Türk öğrencilere ve özellikle uluslararası öğrencilere dönük İngilizce dersler de müfredatta yer almalıdır. Türkçenin dünyada yaygın olarak kullanılan bir dil olduğu düşünüldüğünde, bu dilin konuşulduğu ülkelerle daha yakın irtibata geçilerek, o coğrafyalardan uluslararası öğrencilerin ülkemize gelmeleri sağlanmalıdır. Diğer yandan kültürel ve tarihi bağlarımızın güçlü olduğu Orta Asya'da yer alan Türk Cumhuriyetleri, Balkanlar, bazı Afrika ülkeleri ile Arap ülkelerinde yer alan üniversiteler ile daha yakın ilişkiler kurulmalıdır. Elbette tek potansiyel bu ülkeler ve bölgeler olmayıp, neredeyse tüm dünya ülkelerinde yer alan üniversitelerle ikili işbirlikleri yapmaya imkân sağlayan Mevlana Değişim Programı aracılığıyla kurumsal, sistematik ve sürdürülebilir işbirlikleri ile uluslararasılaşma yolunda çalışmalar yapılmalıdır.

ŞEHİRLE BÜTENLEŞMİŞ ÜNİVERSİTE

Rekabetin ve değişimin hızlı bir şekilde yaşandığı günümüz akademik dünyasında, Türkiye ve dünyadaki üniversiteler arasında seçkin bir yer edinmeyi hedefleyen Üniversitemiz, her alanda gelişim ve değişim trendini yakalamış; bilimsel, sosyal, kültürel ve sportif alanlarda etkin, dinamik bir üniversite olarak yoluna devam etmektedir. Bugün Üniversitemizde yaşanan bu olumlu gelişmeler ve gerçekleştirilen başarılı çalışmalar hiç şüphesiz büyük bir öneme sahiptir. Ancak elde edilen bu başarı tablosunun, üniversite ile şehrin kaynaşması ve bütünleşmesinin en somut göstergesi olduğu unutulmamalıdır. Toplumun her kesimine hitap eden, şehirle bütünleşmiş bir üniversite olarak, Çorum'a katkı sağlayabiliyor olmaktan büyük bir gurur ve mutluluk duymaktayız. Her geçen yıl kendini geliştiren Üniversitemiz, dinamik yapısı, artan birimleri ve büyüyen hedefleriyle,   2015-2016   Eğitim-Öğretim  döneminde  de   büyük  başarılara   imza   atacaktır.”

Son Güncelleme: 12.10.2015 18:48
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner165