‘AKP’nin gezi paranoyası devam ediyor’

Büro Emekçileri Sendikası (BES) Çorum Şube Başkanı Ertuğrul Alper, KESK’in kararı gereği...

28 Mayıs 2015 Perşembe 15:45
 ‘AKP’nin gezi paranoyası devam ediyor’


Büro Emekçileri Sendikası (BES) Çorum Şube Başkanı Ertuğrul Alper, KESK’in kararı gereği 5 Haziran 2013 tarihinde yapılan greve katılan bazı isimler hakkında verilen kararı eleştirdi.


“AKP’nin gezi paranoyası devam ediyor.” diyen Alper, konuya ilişkin şu açıklamalarda bulundu; “5 Haziran 2013 tarihinde konfederasyonumuz KESK'in kararı gereği yapılan greve katılan İzmir Şube Başkanımız Selma Şen, üye ve işyeri temsilcilerimiz Öznur Öztürk, Bülent Okulmuş, Şaziye Ezgi İnan, Uğur Demirtaş ve Yetiş Kaya hakkında disiplin soruşturması başlatılmıştır. Soruşturma sonucunda muhakkik tarafından üyelerimiz hakkında uyarma cezası verilmesi önerilirken, Adli Yargı Adalet Komisyonu tarafından yapılan grev ideolojik olarak değerlendirilerek üyelerimiz "Devlet Memurluğundan Çıkarma Cezası" talebi ile 24 Ocak 2014 tarihi itibariyle Adalet Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk edilmişlerdir.


Üyelerimizin 24 Ocak 2014 tarihinden bu yana bekletilen dosyalarının 28 Mayıs 2015 Perşembe günü Kurulda görüşüleceği, 25 Mayıs 2015 tarihinde sendikamıza yazı ile bildirilmiştir. Konfederasyonumuzun grev hazırlıkları sürerken ortaya çıkan gezi isyanının özgürlük taleplerini de içine alan grevimiz, kamu emekçilerinin insanca yaşam, güvenceli iş, güvenli gelecek talepleri doğrultusunda gerçekleşmiştir.


19 Aralık 2013 tarihinde Konfederasyonumuz bütünlüğünde, 15 Temmuz 2014 ve 13 Mayıs 2015 tarihlerinde işkolu düzeyinde yapmış olduğumuz grevler sonucunda, hakkında idari veya adli işlem başlatılan herhangi bir üyemiz bulunmamaktadır. 5 Haziran 2013 yılında yapılan bir grevle ilgili bugün yapılacak bir yargılama, başlı başına bir çelişki olmakla beraber, yargılanan yargı emekçilerinin talepleri olacaktır.


5 Haziran 2013 tarihinde yapmış olduğumuz grevde ortaya koyduğumuz talepler, tüm yargı emekçilerinin talepleridir. Bu güne kadar taleplerimiz karşılanmadığı gibi, AKP iktidarının ve Adalet Bakanlığı'nın uygulamaları çalışma yaşamında her geçen gün yeni sorunlar yaratmış, yargı emekçileri üzerindeki iş yükü ve mobbing uygulamaları çalışma hayatını adeta bir kâbusa dönüştürmüştür. 


Kamu emekçilerinin grev hakkı Türkiye tarafından imzalanan uluslar arası sözleşmelere dayanırken, greve katılan kamu emekçileri hakkında onlarca lehte yargı kararları varken Adalet Bakanlığı gibi adalet hizmeti vermesi gereken bir kurumda yaşanan bu adaletsizlik başlı başına bir çelişki olmakla birlikte, süreç açısından kaygı vericidir.


Bugün burada yargılanacak olan, üyelerimiz nezdinde sendikal faaliyetlerimiz olacaktır. Büro emekçilerinin 666 Sayılı KHK ile gasp edilen haklarına, 2013 yılında imzalanan satış sözleşmesinden kaynaklı gelir kayıplarına karşı verdiği mücadele, büro emekçilerinin eşitlik, adalet ve insanca yaşam talepleri yargılanacaktır.


Yargı emekçilerinin taleplerini görmeyenler, kendi elleriyle yarattıkları sahte sendikaları Adalet Bakanlığı'nda yetkili kılanlar, yargı emekçilerinin mücadelesini boğmaya çalışmaktadırlar. 5 Haziran 2013 tarihinde yaptığımız greve onbinlerce kamu emekçisi katılmış, hakkında idari ve adli soruşturma yürütülüp de ceza alan bir tane kamu emekçisi yok iken üyelerimiz üzerinden tüm kamu emekçilerine, özellikle yargı emekçilerine gözdağı verilmek istenmektedir.


Bizzat hükümet sözcüleri tarafından yargıya olan güvenin azaldığının ifade edildiği bir süreçte, bir yandan adalet sarayları büyürken adalet küçülmekte, yargı bağımsızlığından bahsetmek mümkün olamamaktadır.


Üyelerimiz hakkında hazırlanan raporda; 5 Haziran Grevi kastedilerek KESK'in sendikal faaliyetler adı altında ideolojik faaliyetler yürüttüğü ve yapılan eylemin belli bir siyasi partiye ve hükümete yönelik eylemler olduğu ifade edilmektedir. Kamu emekçileri talepleri için mücadele ederken 2002 yılından bu yana ülkeyi yöneten AKP'ye karşı değil de muhalefet partilerine karşımı eylem yapacaklar sorusu akla gelmekte kamu emekçilerinden AKP'ye biat etmesi istenmektedir.


‘ADALET BAKANLIĞI’NI UYARIYORUZ!’


Daha dün 18 Mayıs'ta Adalet Bakanlığı önünde 150 yargı emekçisinin bakanlıktan başka birimlere sürgün edilmesi, yargıda ayrımcı politikalara ve yargı bağımsızlığını ortadan kaldıran uygulamalara son verilmesi talebi ile basın açıklaması yapan sendikamız, bugün de Adalet Bakanlığı önünde ve tüm illerde yaptığı eylem ve etkinliklerle, üyelerimizle dayanışma içerisinde olurken mücadele kararlılığını da ortaya koymaktadır.


Tüm Yargı Sen'den BES'e yargı emekçilerinin onurlu sesi ve mücadele örgütü olan sendikamız bu saldırıyı da boşa çıkarmayı başaracaktır.


BES olarak üyelerimiz nezdinde sendikal faaliyetlerimizin yargılanmasına izin vermeyeceğiz, her düzeyde üyelerimizle dayanışma içinde olarak üyelerimize sahip çıkacağız. Özelde yargı emekçilerinin genelde büro emekçilerinin sözünü daha gür söyleyecek, büro emekçilerinin onurlu sesi olmaya devam edeceğiz.”



Son Güncelleme: 28.05.2015 15:46
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.