Diyanet Sen Çorum Şubesi, Türkiye’ye yönelik ekonomik operasyonu tel’in etmek amacıyla basın açıklaması eylemi yaptı.
Hürriyet Meydanı’nda Cuma namazı sonrası gerçekleştirilen tepki eylemine Belediye Başkanı Zeki Gül, Başkan Yardımcıları Alper Zahir ve Ahmet Yabacıoğlu, bazı AK parti yöneticilerinin yanı sıra Memur Sen’e bağlı sendika başkanları, bazı işçi sendikalarının temsilcileri, üyeler ve vatandaşların katıldığı eylemde, ‘küresel dayatmalara hayır, AB değil İslam birliği, İslam ortak pazarı, verirsen papazı alırsın papazı, vatanımın yanındayım, haydut devlet Amerika’ dövizleri taşındı, ABD karşıtı sloganlar atıldı.
Diyanet Sen Başkanı Ali Yıldız, basın açıklamasında 15 temmuz darbe girişiminin püskürtülmesinden Fırat Kalkanı ve Kudüs’e kadar bir çok konuda hatırlatmalarda bulunduktan sonra şöyle dedi; “Sizleri İlimizde görev yapan 1700 din gönüllüsü adına,15 Temmuz gecesi okudukları salalarla hain Fetö’cüleri bozguna uğratan, ülkemizin her köşesinde; mihrabında , minberinde, kürsüsünde, Kur’an kursunda ve idari birimlerinde görev yapan kahramanlar adına saygıyla selamlıyorum.
Dün şehit olan kardeşlerimize ve onların şahsında tüm şehitlerimize rahmet diliyoruz. 19 yıl önce bugün 17 Ağustos 1999 depreminde hayatını kaybeden yaklaşık 18000 kardeşimize rahmet diliyoruz. Amerika tarafından ülkemize karşı başlatılan ekonomi alanındaki saldırılar başarılı olamayacak. Biz bunun başarısız darbe girişiminden sonra ortaya konulan ikinci bir tuzak olduğunu biliyoruz. Silahla yapılamayanların ekonomiyle elde edilmeye çalışıldığı aşikârdır. Ülkemizi kendilerince dize getirme gayreti karşısında kenetlendiğimizi tüm dünyaya ilan ediyoruz. Diyanet camiası 15 Temmuz’da nasıl ki darbeleri salalarla püskürtmüşse, bugün de canımızla, malımızla, devletimize kendimizi vakfettiğimizi ilan ediyoruz.
Biz bu vatanın bir parçasıyız. Bize ait olan devletimizindir. Şahsi varlığımızı, vatanımız uğruna gözümüzü kırpmadan vereceğimiz bilinmelidir. Dünyanın hiç bir yerinde, canıyla, malıyla, evlatlarıyla kendisini vatanına adayan başka bir millet yoktur. Bugün başlatılan savaşın, oynanan oyunun farkındayız. Biliyoruz ki biz bu savaştan galip çıkacağız. Amerika’ya ihtiyacımız, onların bize ihtiyaç duyduğu kadardır. Karşılıksız, tek taraflı tehditkar bir üslubu, bu milletin evlatları kabul etmeyecektir.
Üç yüz yıllık devlet olan ABD, Selçuklu’nun, Osmanlı’nın torunlarına ayar veremeyecektir. Türkiye eski Türkiye değildir. Başkomutanımız dirayetini geniş ve cesur tarihinden ve milletinin üstün desteğinden almaktadır. Siyasi anlamda devlet çıkarlarını gözeterek açıklamalarda bulunan bütün partilerimizi tebrik ediyor, günün gün kurtarmak değil, ekonomik bağımsızlığı elde etme günü olduğunu dile getiriyoruz. Bugün yaşanılmış bu olayı Türkiye açısından bir fırsata çevire biliriz. Ekonomik yaptırımların askeri ortaklığa bir hançer vurduğu bellidir. Türkiye askeri manada ülkemiz içerisindeki ABD üstlerini derhal kapatmalı, müttefik arayışını hızlandırmalıdır.
Devlet geleneği olmayan, siyasi tecrübesi bulunmayan ABD Başkanı Trump, Trump Tower’ı yönetir gibi ABD’yi yönetmektedir. Bu durum ABD için kaçınılmaz bir sondur. ABD halkının çılgın, kuralsız yönetimle uçurumun dibine sürüklendiği bellidir. Bugün ABD’nin başına geçip şovmenliğe soyunanlar sayısız ABD askerini kilometrelerce ötelere götürüp adeta öldürmektedir. Üç bin km ötede ABD’nin çıkarlarını gözetiyoruz bahaneleriyle mazlum insanları katletmek, askerini bile bile ölümle karşı karşıya getirmek, tabiri caizse halkına, insanına acımadan kıymaktır. Bizler ABD başkanının yönettiği her hangi bir iş yeri değiliz. Bizler geleneği olmayan, hukuku olmayan bir devlet değiliz.
Bugün 15 Temmuz gecesinde ülkemizi devletimizden çaldığı silahlarla bombalayan terör örgütünün ele başı olan Fetullah Gülen’i ABD’den istediğimizde bizim önümüze ABD hukuku adres gösterilmektedir. Alenen bir Papaz’ dan daha fazlası olan casuslarını ise hukukumuzu, adaletimizi gözetmeden hemen gönderin denilmektedir. Sizdeki hukuk hukuksa bizde ki hukuk değil midir? ABD bu politikalarla kendisini yalnızlığa itmekte, geçmişten bu yana Devlet adamlarımızın deyimiyle müttefiki olduğu Türkiye’yi kaybetmektedir. Bundan sonrasını ABD düşünsün. 15 Temmuz’da karşımızda olan, Fırat Kalkanında, Afrin operasyonunda karşımızda olan, Mısır’da, Kudüs’te karşımızda yer alan ve ülkemizin mevcut sınırlarını meclisinde oylayıp hala tanımayan haydut devlet ABD bizim müttefikimiz olamaz, stratejik ortağımız ve dostumuz hiç olamaz.
