Avcılar ayağa kalktı

Çorum Tüm Avcılar ve Atıcılar Derneği'nde Sürdürülebilir Av ve Yaban Hayatı konusunda seminer düzenlendi.

04 Aralık 2014 Perşembe 10:18
 Avcılar ayağa kalktı


Çorum Tüm Avcılar ve Atıcılar Derneği'nde Sürdürülebilir Av ve Yaban Hayatı konusunda seminer düzenlendi. Çok sayıda avcının ilgi gösterdiği seminerde, yaban hayatının korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması için gereken sorumluluklar sıralandı. Uzmanlar, avını tüketen avcının, kendisinin de yok olan av gibi yok olmaya mahkum olduğuna işaret etti.


Dernek Başkanı Yusuf Bayram, dernek üyeleri ve ilçelerden gelen avcıların da katıldığı seminerin açılış konuşmasını Orman ve Su İşleri Şube Müdürü Mahmut Temel yaptı. Temel konuşmasında Çorumlu avcıların kurallara uymak konusunda büyük bir hassasiyet gösterdiğini belirterek, Çorumlu avcılara teşekkür etti.


Orman ve Su İşleri Şube Müdürlüğü görevlisi Ziraat Mühendisi Yüksel Şimşir'in sunduğu seminerde Orman ve Su İşleri Şube Müdürlüğü Orman Mühendisi Hayri Kömür, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Çevre Denetimi Şube Müdürü Veysel Bulur ve Hitit Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Salur sürdürülebilir yaban hayatı ile ilgili sunum yaptı.


Yaban hayatının hızlı bir yok oluş sürecine girdiğine işaret eden konuşmacılar, avcılığın insanlık tarihi ile başlayan bir süreç olduğunu belirterek, biyolojik çeşitliliğin gelecek nesillere ulaştırılmasında, herkesin sorumluluk sahibi olduğunun farkında olması gerektiği uyarısında bulundu.


YABANCILAR KATLİAM YAPIYOR’


Çorum Tüm Avcılar ve Atıcılar Derneği'nin çeyrek asırdır başkanlığını yürüten Yusuf Bayram, Çorum'a Türkiye'nin dört bir yanından gelen yabancı avcıların adeta katliam yaptığını belirterek, "Avcılığı katliam gibi gören hiç kimseyi avcı olarak kabul etmediğimiz gibi, Çorum avlaklarında da görmek istemiyoruz." dedi.


Çorum'un zengin avlaklarının bası menfaatçiler tarafından yabancı avcılara peşkeş çekildiğini söyleyen Yusuf Bayram, Çankırı avlaklarını kurutan sözde avcıların, bu kez de gözünü Çorum avlaklarına dikerek, burada katliam yaptıklarını söyledi.


Avcılık konusundaki başarılı çalışmaları ve kuralları uygulamadaki kararlılığı ile bilinen Yusuf Bayram, endişe duyduğu konuları şu ifadelerle dile getirdi; "Atalarımızın mirası, bizden sonra gelecek nesillere gururla devredeceğimiz ata sporumuz avcılık; maalesef son bir yılda neredeyse spor olmaktan çıkartılmış, adeta bir doğa katliamına dönüşmüştür.


'Böyle giderse, av da avcı da kalmayacak'


Türkiye geneline baktığımızda ilimiz keklik, tavşan ve domuz popülasyonu olarak önde gelen iller arasındadır, bu konuda çok şanslıyız. En fazla 10-15 kilometre il dışına çıktığımızda bir iki alay kekliğe, tavşana rastlamak mümkün idi. Maalesef son bir yıl içinde bilinçsizce katlettik kıymetini bilemedik. Böyle giderse bütün av malzemelerimizi, köpekleri, tüfekleri bırakıp köşelere dağılacağız. Ne avlak kalacak ne de avcı.


'Avlaklarımızı peşkeş çektirmeyiz'


Bu zengin avlaklarımızı bazı menfaatperestler, kendi şahsi çıkarları, küçük hesapları uğruna hoyratça, bilinçsizce yabancı avcılara peşkeş çekmekteler. Böyle giderse toplumun da tepkisini alacak, doğa katliamcıları olarak adlandırılacağız. Şahsen ben böyle bir sıfatı kaldıramam. Dernek başkanından ziyade yılların avcısı olarak bu yıl benim gördüklerim ve izlenimlerim bu ve bu durumdan ben oldukça endişeliyim ve son derece rahatsızım.


'Davetin de, davete icabetin de bir terbiyesi olmalı'


Yıllardır emek verdiğimiz avlaklarımızdan hangisine gitsek, yerli avcıdan çok yabancı avcılarla karşılaşmaktayız. Bir avlakta en az 9 araç Türkiye'nin her yerinden sanki akın etmişler, tabi ki bazılarının davetlisi olarak. Davetin de, davete icabetin de bir sınırı olmalı. Bir edebi, terbiyesi olmalı. Avdan ziyade lüks araçları, tam tekmil donanımları ile güç gösterisine gelmişler ve adım atmadıkları bir karış yer yok, sınır, saygı, limit tanımadan katliam yaparcasına kökünü kazıyıp gidiyorlar. Geçen yıl Çankırı'yı kuruttular bu yılda sıra bizde. Boy boy çektikleri katliam resimlerini de internet üzerinden yayınlayıp, başka gurupların gelmelerine de sanki davetiye çıkartıyorlar. Resmen teşhir ediliyoruz.


'Ticari kazanç uğruna doğayı katlettirmeyiz'


Asıl bu yabancıların bizim avlaklarımıza gelmelerine vesile olan sözde avcılara gelince, üç kuruş ticari kazançları uğruna katlettikleri bu avları gün gelecek kendileri de bulamayacaklar. Bunun hesabını yapamayacak kadarda kuş beyinli bu adamları yaptıkları yanlıştan dönmeleri için ne gerekiyorsa yapmak zorundayız. Haydi bunlar bilinçsiz avcı, avcı demeye bile dilim varmıyor. En acı olanı da gittikleri avcı topluluklarında saygıyla ve hürmetle karşılanıyor olmaları.


'Tepkimiz ortak olmalı'


Neden sizler tepki göstermiyorsunuz, hadlerini bildirmiyorsunuz bunu da anlamış değilim. Önümüzdeki sezon yabancı avcı kotasını tamamen kapatmak mümkün olmasa bile en asgariye indirilmesi hususunu da milli parklar nezdinde yetkili birimlere aktarılmasını istiyoruz. Belki birçoğunuzun haberi yoktur bile. Ben ve milli parklar şube müdürümüz Yüksel Bey çil keklik avı açılsın diye mücadele verdik. Ankara da bölge toplantısına hepimizin adına katıldım ve çil keklik avı serbest oldu. Oldu da ne oldu yabancı avcılara buyurun biz yiyemedik siz yiyin dedik. Bunca emek bunca çaba boşa gitti.


'Bu işe çanak tutanların üyeliğine son verdim'


Bizim en büyük sorunumuz neme lazımcılık. Bana dokunmayan bin yıl yaşasın hesabı. Ben başkanınız olarak iki misafirperver avcı arkadaşımızın dernek üyeliğine son verdim. Ayrıca İlçe avcılar derneklerine de üyelikten çıkartılma nedenlerini de ayrıntılı bir birer yazı ile bildireceğim. Esefle söylüyorum. Ben bu camianın 40 yıllık üyesiyim ve 20 yıldır da kesintisiz başkanlık görevini yürütüyorum böyle bir rezalet, saygısızlık, düşüncesizlik görmedim.


'Evcil değil, yabani keklik salmalıyız'


Biraz da Çorum'da görev yapan Orman ve Su İşleri Müdürlüğü, dolayısıyla Av Koruma Ekipleri yani Milli Parklar'a içimi dökmek istiyorum. Biz avcılardan topladıkları paraları nasıl heba ettiklerinin hesabım kısaca size izah edeyim. Tanesini 20- 25 TL'den doğaya binlerce keklik salındı, bu hayvanları getiriyorlar ve doğaya büyük bir törenle devlet büyükleri huzurunda boy boy fotoğraflar çektirterek salıyorlar, bizlerde tabi ki katılımcı olarak hazır bulunuyoruz. Sonra nemi oluyor?  Doğadaki yırtıcılara, çakallara ve tilkilere yem oluyorlar. Çünkü bu hayvanlar doğaya adapte olamamış ne uçmayı ne kaçmayı bilmiyorlar. Öyle ki bunları elle bile yakalamak mümkün.


Ayrıca bu hayvanlar doğaya hastalık bırakıyorlar. Kanatlı kümes hayvanlarında görülen birçok hastalık maalesef bu hayvanlarda da görülmektedir dolayısıyla mevcut üç beş doğal hayvanda bunların getirdiği hastalık nedeniyle telef oluyor. Yani kaş yapalım derken göz çıkarıyorlar.


Bunu en iyi çözecek olan Yukarda bahsettiğim yetkililer, bağlı bulundukları üst makamlara ayrıntılı bir şekilde iletseler bu icraatın bu şekilde olmayacağını en doğrusunun Doğu illerimizde doğal ortamda yetişmiş fazla değil en çok erkek ve dişi olmak üzere 20 çift keklik temin edip bize teslim edilse ve bizde avlaklarımıza bunları salsak hem en doğrusunu en ekonomik olanını yapmış olacağız. Onca heba olan paralarla daha farklı hizmetler yapabilir belki kaçak avın önüne bile geçebiliriz.


Yanlış anlaşılmasın sitemim Milli Parklarda görevli arkadaşlarımıza değil, Onların da imkanları kısıtlı. 2 amir ve 8-10'u ormancı ve sayıca kısıtlı araç ve gereçlerle bu işi götürmeye çalışıyorlar. Onlardan isteğimim sorunlarımızı ve dileklerimizi üst makamlara bildirmeleri, boşa harcanan paraların araç, gereç ve personel alımı için özellikle av yasağı için kullanılması gerektiğini dile getirmeleri.


Bizde avcılar olarak daima onların yanında olduk ve olacağız da. Bu güne kadarda zaten dayanışma ile geldik bu günlere. Daha konuşulacak ve çözüm bekleyen bir sürü sorunlarımız var ancak sizde takdir edersiniz ki zamanımız kısıtlı. Avcı arkadaşlarıma daha insaniyetli ve daha dikkatli ve geleceğini düşünerek av yapmalarını dilerken milli parklarda görevli amir ve memurlarımıza çalışmalarında başarılar dilerim."




Son Güncelleme: 04.12.2014 10:22
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.