Diyanet Sen Çorum Şubesi tarafından organize edilen "Yeni Türkiye'nin Kodları" konulu konferans önceki akşam gerçekleştirildi.

Devlet Tiyatro Salonunda yapılan ve ilginin yüksek olduğu konferansa konuşmacı olarak Prof. Dr. Mehmet Çelik katıldı.

Diyanet Sen Kargı İlçe Başkanı Yüksel Dikçi'nin Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan konferansın açış konuşmasını Diyanet Sen Çorum Şube Başkanı Ali Yıldız yaptı.

Memur Sen ve Diyanet Sen olarak misyon sendikacılığı yaptıklarını belirten Ali Yıldız, ümmet coğrafyası ile Türkiye'de meydana gelen olaylara da seyirci kalmadıklarını söyledi. Memur Sen İl Başkanı Ahmet Saatcı da yaptığı konuşmada konferansın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.

15 Temmuz darbesinin diğer darbelerden çok farklı olduğunu kaydeden Prof. Dr. Mehmet Çelik darbenin adeta canlı yayınlandığını ve gençlerin darbenin ne olduğunu çok iyi gördüklerini belirterek sözlerine başladı.

Sevr Anlaşmasının uygulanmadığı yönünde ki bilgilerin doğru olmadığını vurgulayan Mehmet Çelik, "Sevr Anlaşması yüzde 100 uygulanmıştır ama bize anlatılan şekliyle değil. Ortalıkta gezen Sevr haritası da sahtedir. Sevr Anlaşması Osmanlı İmparatorluğu parçalanarak zaten hayata geçirilmiştir" dedi.

BİR GARİP SEÇİM; AÇIK OY GİZLİ SAYIM

Türkiye'nin seçim serüveninden bahsederek sözlerine devam eden Çelik, 1946'da yapılan tek dereceli seçimlerde açık oy, gizli sayım yöntemi ve oy pusulalarının sonuçların açıklanmadan önce yakılması uygulamasının CHP iktidarının seçim sonuçlarını istediği gibi belirlemek için seçim kanunda yaptığı değişikliğin ürünü olduğunu belirtti.

'İLK DEMOKRATİK SEÇİM 1950'DE YAPILDI'

Türkiye'de demokratik ilk seçimin 1950 yılında yapıldığını ondan önce gerçekleştirilen seçimlerin ise tamamen tiyatro olduğunu kaydeden Çelik, "1950 seçimlerinde oyların yüzde 55'ini alarak Başbakan olan Adnan Menderes Türkiye'de demir çelik sanayinin gelişmesini istiyordu. Bunun içinde demir çelik fabrikası kurmaya karar verdi ve ABD'den kredi istedi. Ancak ABD buna sıcak bakmadı. Menderes, daha sonra Rusya'dan kredi istedi ve Ruslar hemen 'veririz' dediler. Ardından ise darbe yapıldı ve Menderes idam edildi. Menderes'in idamın tek nedeni budur" şeklinde kaydetti.

BATI'NIN İKİ ELDİVENİ: ILIMLI VE RADİKAL İSLAM PROJELERİ

Batı'nın günümüzde kendi çıkarları açısında doğru hareket ettiğini dile getiren Çelik, "Batı'nın iki eldiveni var. Birisi radikal İslam diğeri de ılımlı İslam projesidir. Radikal İslam eldivenini kullanacağı zaman DAEŞ, El Kaide, Boko Haram ve Taliban örgütlerini öne sürüyor. Ilımlı İslam eldivenini kullanacağı zaman ise Türkiye'de FETÖ'yü, Irak'ta Kesnizani tarikatını Pakistan'da ise Muhammed Tahir Ül-Kadiri'nin tarikatını kullandı.  Bu üç cemaat veya tarikatta hem kuruluşları hemde uyguladıkları sistem açısından birbirlerinin kopyasıdır. Irak'ta ordu başta olmak üzere tüm resmi kurumları ele geçiren Kesnizani tarikatı ABD Irak'ı işgal ettiğinde hiçbir karşılık vermeden ülkeyi ABD'ye teslim etti. Muhammed Tahir Ül-Kadiri'de Pakistan'da denedi ama başarısız oldu" dedi.

Batı'nın maşası olan DAEŞ gibi örgütlerin kullandığı çocukların bu coğrafyanın çocukları olduğunun altını çizen Çelik, "Bunu önlemek için Kur'an, sahih sünnet ve akıl merkezli bir din eğitimi yapılmalı. Bu da devlet kontrolü altında olmalıdır" şeklinde kaydetti.

Batı dünyasının Türkiye'ye karşı tavrının Recep Tayyip Erdoğan meselesinden kaynaklanmadığını anlatan Çelik, "Mesele Tayyip Erdoğan meselesi değildir. Türkiye raydan çıktı ve İslam dünyasını etkilemeye başladı. Kolları budanarak küçük bir dere haline getirilen Türkiye artık yeniden nehir olup eski yatağına doğru akmaya başladı. Ülkemizin başına gelenlerin tek nedeni budur" ifadelerini kullandı.

Çelik, 15 Temmuz darbe girişimi ve FETÖ ile ilgili değerlendirmesini yapmak üzere Çorum'a bir daha geleceğini ifade ederek sözlerini tamamladı.

Program sonunda ise İl Müftüsü Dr. Ahmet Akın   Prof. Dr. Mehmet Çelik'e konferansa katılımından dolayı teşekkür plaketi takdim etti.

Kaynak:www.corumhakimiyet.net