Ensar Vakfı’nın 24 Nisan duyarlılığı

Ensar Vakfı’nın Çarşamba seminerlerinin konuğu ‘Dünyanın En Büyük Yalanı: SOYKIRIM’...

17 Nisan 2014 Perşembe 16:55
  Ensar Vakfı’nın 24 Nisan duyarlılığı


Ensar Vakfı’nın Çarşamba seminerlerinin konuğu ‘Dünyanın En Büyük Yalanı: SOYKIRIM’ kitabının yazarı Selâhattin Aydemir oldu.

Ensar Vakfı Çorum Şubesi Başkanı Halil İbrahim Aşgın, çoğunlukla din görevlilerinin iştirakiyle gerçekleştirilen Çarşamba seminerlerinin devam ettiğini, bu haftanın konusu olarak yaklaşan 24 Nisan münasebetiyle, Ermenilerin Soykırım yalanı bahsini seçtiklerini söyledi.

‘Dünyanın En Büyük Yalanı: SOYKIRIM’ kitabının yazarı Selâhattin Aydemir’i davet ettiklerini bildiren Aşgın, üyelerinin ilgiyle izlediği bu konuşmadan son derece memnun olduklarını söyledi.

Aşgın yaptığı açıklamada semineri şöyle özetledi;

“Çarşamba seminerlerimizde bu hafta Dünyanın En Büyük Yalanı: Soykırım konusu ele alınmış olup, programımıza başta din görevlilerimizden olmak üzere çok sayıda katılımcı iştirak etmiştir.  İlk bölümde Ermeni yalanları hakkında bilgi veren hocamız, ikinci bölümde sorulara cevap vermiştir.

Kitabın adının neden ‘DÜNYANIN EN BÜYÜK YALANI:SOYKIRIM’ olduğunu açıklarken; hissî veya hamasî (kahramanlık-yiğitlik duyguları ile) değil, bunun somut bir gerçek olduğu için böyle isim koydum demiştir. Osmanlı Devlet arşivleri dâhil, Fransız, İngiliz ve Rus arşivlerinde Ermeni nüfusunun 1.100.000-1210.000- 1280.000 gibi olduğunu dolayısıyla 1,5 milyon Ermeni’nin ölmesinin mümkün olmadığını belgeler ortaya koymaktadır.

Ayrıca o tarihlerde Osmanlı Devleti çok ciddi ekonomik dar boğazdadır. Çağdaş silahlanmayı yapamamıştır. Müslim tebaa savaşlarda ölen erkek nüfus yüzünden bağını bahçesini ekemez, dikemez, tarlasını sürümez durumdadır. 16 yaşına gelen her Türk genci askere gitmekte ve gidenlerin yarıdan çoğu bir daha dönmemektedir. Savaşlar 10-15 yıl sürmektedir. 1,5 milyon Ermeni öldürülmesi için güçlü kuvvetli ve iyi donanımlı bir silahlı gücünüz olması gerekir. Hâlbuki Osmanlı Devletinin elinde çağın gerisinde kalmış ilkel silahlar vardır. Yani o silahlar ile altı ayda 1,5 milyon insan öldürülmesi mümkün değildir. Daha birçok sebepler vardır ki Ermenilere soykırım yapılması mümkün değildir. Bu yüzden Ermenilerin iddiası dünyanın en büyük yalanıdır.


TEHCİR’E GELİNCE:

Böyle bir sıkıntılı ortamda patlak veren I.Dünya Savaşında ne yazık ki Ermeni kardeşlerimiz, işgalci düşman ordularına katılarak bin yıllık komşusu, arkadaşı ve kardeşi Türk Milletine ihanet etmiştir. Devlet-i Muazzama (Büyük Devletler) dokuz cepheden saldırırken, 450 gemi ile Çanakkale Boğazına dayanmışken, 20-25 vilayette birden isyan ve ihanet çıkaran Ermenilere karşı o tarih itibariyle yapılabilecek tek tedbir Tehcirdir. Zira o dönemde 3000-5000 kişilik büyük hapishaneler yoktur. Ermeniler, Rusların ve Avrupa’nın

“Osmanlıya ihanet et, isyan et, bizden yana ol ve Osmanlıyı yıkalım; siz de doğu Anadolu’da bir Ermenistan kurun-” demiştir.

Maalesef Ermeni tebaa ve bilhassa genç Ermeniler, ırkçı duygularla bu vaatlere kanmış ve 1000 yıldır Osmanlı içinde rahat ve huzur ile yaşadıkları güzel hayatı kendileri mahvetmiştir.

Türklerle birlik olup işgalci düşman ordusu ile bu vatanı korumak yerine; düşman ordusuna katılmışlardır.

Düşman askerlerine lojistik ve istihbarî destek veren Ermenileri,  savaş mahallinden uzak bir bölgeye sevk etmeye mecbur kalınmıştır.” 

Diye bilgi veren Aydemir konuşmasının sonunda;

24 Nisan 2015 e doğru giderken tüm Türk milletinden bir ricam var diyen AYDEMİR;

“Gerçekte soykırım yapan, Ermenilerdir. Tarihini inkâr eden, tarihi ile yüzleşmekten korkan, arşivlerini dünyaya açmayan Ermenilerdir. 24 Nisan uydurma bir tarihtir. Hiçbir tarihî önemi yoktur, Soykırım suçlusu Ermenilerdir. Özür dilemesi gereken Ermenilerdir” diye,  başta ABD başkanı olmak üzere bütün dünya liderlerine her ay ama her ay binlerce mail- mektup veya faks göndermelerini istemiştir     

Konuşmanın sonunda, katılımcılara haydi bakalım, ilk tepkinizi gösterin diyerek, Başkan Obama’ya yazılmış İngilizce mektup vermiştir.

Eğer 2015 yılına bu günden çalışmaya başlamazsak, çok çalışan ama gerçekten çok çalışan Ermenilerin 3000 derneğinin dünya kamuoyunu aleyhimize çevirmesi hiç de zor olmayacaktır. Bizim, üç veya dört derneğimizle 3000 derneğe karşı işimiz zor. Bu yüzden, bütün parti, dernek, vakıf ve sendikalara, hatta iş adamlarımıza iş düşmektedir. 8 Mart Kadınlar gününe, 17 Nisan Köy Enstitülerine, 1 Mayıs İşçi Bayramına gösterdiğimiz hassasiyeti soykırım yalanı ile mücadeleyi göstersek dünya bizim haklılığımızı anlar.






Son Güncelleme: 17.04.2014 16:58
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.