‘Maden emekçilerinin yanındayız’

KESK Çorum Şubeler Platformu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu’nun denetimleri...

27 Kasım 2014 Perşembe 10:34
 ‘Maden emekçilerinin yanındayız’


KESK Çorum Şubeler Platformu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu’nun denetimleri sonucunda Dodurga’da faaliyeti durdurulan maden işletmesinde incelemelerde bulundu.


KESK Dönem Sözcüsü ve SES Çorum Şube Başkanı Merter Kocatüfek, platform olarak yaptıkları inceleme sonucu gözlemlerini paylaştı. Kocatüfek’in, açıklaması şöyle;


“Yörede başka iş alanı olmaması nedeniyle emekçiler kölelik koşullarında çalışmaya mecbur bırakılmışlardır.


İşveren kendi yakınlarını ve hemşerilerini daha çok idari, denetleyici, güvenlik gibi görevlerde kullanmakta bu çalışanlarda kömürü yöresinden toprağından çıkan diğer emekçilere baskı yapmaktadır.


İşletmeci madeni ilk kiraladığı zamandan beri maliyeti fazla olması nedeniyle yer altı işletmesini çalıştırmak istememektedir.


Soma faciasından sonra çıkarılan yasa ile yer altı çalışma süresi 6 saat (4 vardiya) olmuş yemeklerin yer altında yenmesi yasaklanmış ücrette 2 asgari ücrete çıkarılmıştır. Zaten yer altı maden işletmesini çalıştırmak istemeyen -kölelik şartlarında işçi çalıştırmaya alışmış işveren için bu bardağı taşıran damla olmuştur.


Daha önce geçmişte yaşadığımız facialardan ders çıkarmak ve bir daha aynı acıları yaşamamak için ilimizdeki tüm maden işletmelerinin denetimlerinin yapılmasını isteyenlere kulak tıkanmıştı.


Geçtiğimiz hafta denetime! gelen uzmanlar madende 3-4 eksik tespit etmiştir. Çok kısa sürede ve 70 bin lira gibi bu işletme için çok cüzi bir meblağa yapılabilecek bu eksiklikler işletmeci için kurtarıcı olmuştur.


İşletmeci eksiklikleri tamamlamak yerine yer altı maden işletmesindeki tesisatını sökmeye –toplamaya başlamıştır. İşveren şu an ocakta 60 kişi çalışıyor demektedir. Bu 60 kişinin görevi ocaktaki tesisatı sökmektir. İşletmecinin yer altı maden ocağını açma gibi bir düşüncesi yoktur.


6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunun 25. Madde 6. Fıkrası gereği, iş veren işin durdurulması sebebi ile işsiz kalan çalışanlara, ücretleri ödemekle veya ücretlerinde bir düşüklük olmamak üzere meslek veya durumlarına göre başka bir iş vermekle yükümlüdür. Eksiklikleri tamamlamak üzere ocak güvenliği ile ilgili çalışmalar daimi nezaretçi ve iş güvenliği uzmanı gözetiminde en az sayıda işçi ile üretim yapılmaksızın sürdürülecektir” demektedir.


Oysa işletmeci işçiye maaşlarını ödemek madeni çalışılabilir duruma getirmek şöyle dursun yer altında çalışan 200 den fazla işçiden kurtulma yolları aramaktadır. Bunun içinde işçilere yer üstünde çalışmayı kabul etmelerini önermekte bunu kabul edecek işçilerden de büyük bir kısmını ilerde daha az bir tazminatla işten çıkarmayı planlamaktadır.(Yer üstünde çalışacak işçisinin maaşı yarı yarıya azalarak asgari ücrete düşecektir. Bu durumda işten çıkarıldığı takdirde de alacağı tazminatta yarı yarıya azalacaktır.)


İşletmeci kendi kusur ve eksikliklerini tamamlayacağı yerde acıların ölümlerin Somalar’ın, Ermenekler’in yaşanmaması, çocukların babasız büyümemesi için iş güvenliği tedbirlerinin alınmasını isteyen CHP’li il genel meclis üyelerini hedef göstererek işçilere ocak onların yüzünüzden kapandı demesi aymazlıktır, yüzsüzlüktür, gerçekleri çarpıtmaktır, vicdansızlıktır.


İşçiler yer altı maden işletmesinin bir an evvel eksikliklerin giderilerek faaliyete başlamasını istemektedirler. Sadece yer üstü maden işletilmesinin çalıştırılmasının anlaşma hükümlerine aykırı olduğunu savunmaktadırlar.


İşçiler işletmecinin yer altını açmaması durumunda sözleşmeye aykırı olacağından ruhsatının iptal edilmesini madeni kendilerinin işletebileceğini bu öz yönetim denemesini daha önce babalarının başarıyla yaptığını söylemektedirler.


Üstünlerin hukukunu değil hukukun üstün gelmesini beklemektedirler.


Gelelim 1 taşla 5 kuş avlamaya


1- Soma faciasından sonra çıkarılan yasalar ile çalışma şartlarında ve ekonomik durumlarında bir nebze olsun iyileşme beklenen maden işçilerine bu yasaların uygulanabilir olmadığını göstererek alışılageldiği üzere kölelik koşullarında çalıştırmaya devam etmek.


2- İş sağlığı ve güvenliğini savunan kişi oda sendika partileri çalışanların gözünden düşürmek yaşanan iş kayıplarından sağlıksız güvensiz olduğu için kapanan işyerlerinin sorumluluğunu yüklemek.


3- Zaten yüksek maliyetten dolayı işletmek istemediği yer altı maden ocaklarını kapatmak için bahane bulmak.


4- İşçilerin yanında yer alan sendika ve partileri provokatörlükle –ortalığı karıştırmakla suçlayarak yaşanan olumsuzluklardan sorumlu tutmak.


5- İlerleyen günlerde ‘kurtarıcı’ olarak ortaya çıkacak iktidar partisi milletvekillerini kahramanlaştırarak siyasi rant sağlanmasına destek olmak.


KESK olarak tüm emekçileri 19. yüzyılın kölece çalışma koşullarına mahkûm eden taşeronluğa ve geleceğimizi çalmayı hedefleyen emek düşmanı her türlü uygulamaya karşı mücadeleye devam edeceğimizi dün Soma’da Ermenek’te Zonguldak’ta olduğu gibi bugünde Dodurga’da emekçilerin yanında olduğumuzu ve hiçbir görev ve sorumluluktan kaçınmayacağımızı ilan ediyoruz.


Taşeron cumhuriyetine dönüştürülen bu ülkeyi emeğin, özgürlüğün ülkesine dönüştürmek için mücadelemizi azim ve kararlılıkla sürdüreceğiz."





Son Güncelleme: 27.11.2014 10:36
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner165