Oruç ayı Ramazan'da günlerimiz nasıl geçiyor? Sabahtan akşama kadar sadece bedenimiz mi aç kalıyor yoksa, bütün azalarımız mı oruç tutuyor? Ya hiç yoktan yere çıkan tartışmalar... Nefsimize yenilip ‘ben oruçluyum’ diyeceğimiz yerde “açım, o yüzden sinirliyim” mazeretine sığınmak da neyin nesi?
Emekli Kur’an Kursu Hocası Huri Doğan, Ramazan’da hepimizde görülebilen eksi ve artıları aktarıyor…
Elhamdülillah genel olarak toplumumuz Ramazan konusunda duyarlı. Ramazan hassasiyeti var. Belediyeler güzel hazırlıklar yapıyor. İftar çadırları kuruyor, yemekler veriliyor, insanlar zekâtlarını veriyor bu aylarda. Lâkin oruç tutan insanlar oruçlarını sırf mideleri için tutma zannediyorlar. ‘Sizden birine sataşan olursa oruçluyum desin sussun’ diyen Peygamber Efendimiz’in öğüdünü tutmak zor geliyor insanlara.
Sigara içmeyen oruçlu bazı insanlar ‘zaten oruçluyum…’ diye söze başlayarak kavgacı olabiliyorlar. Evde, işyerinde, sokakta… Biraz daha orucu nefsimize de tutturma çabası gerekiyor toplumda. Hanımlar boş zamanlarını dedikodu ile geçirebiliyor. ‘Aman zaman nasıl geçecek’le başlayan konuşmalarına.
Peygamber Efendimiz’in ifadesiyle, kendilerine helal olan şeyleri yapmayarak tuttukları orucu her daim haram olan dedikodu, gıybet yaparak zarar veriyorlar oruçlarına. Herkes oruçluya yakışan bir tutum sergilemeli, kimseyle münakaşa ve mücadeleye girmemelidir.