‘Nutuk atmakla sorun çözülmüyor’

Türk Büro Sen Şube Başkanı Sami Çam, Adli Yıl açılışı nedeniyle yaptığı açıklamada, ‘Adalet çalışanları unutulmasın.” dedi.

01 Eylül 2014 Pazartesi 16:56
 ‘Nutuk atmakla sorun çözülmüyor’


Türk Büro Sen Şube Başkanı Sami Çam, Adli Yıl açılışı nedeniyle yaptığı açıklamada, ‘Adalet çalışanları unutulmasın.” dedi.


Türkiye’de 20 Temmuz-31 Ağustos tarihlerinin  Adli Tatil olduğunu hatırlatan Çam, 1 Eylül  Adli Yıl açılışında tüm Adalet Bakanlığı çalışanlarına ne yazık ki,  hayırlı olması temennisinde bulunamadıklarını ifade etti.


Her Adli yıl açılışında devletin üst kademe yöneticilerinin güzel nutuklar atarak adalet teşkilatının sorunlarını ve hukuk kavramı ile ilgili kulaklara hoş gelen söylemlerde bulunduklarını, kurumun sadece  hakim ve savcılardan oluştuğunun düşünüldüğünü belirten Çam, açıklamasında şöyle dedi; “Her sene Adli Yıl açılışlarında hakim ve savcıların sorunları konuşulmakta, işin mutfağında çalışan adalet personelleri unutulmaktadır.


İşte bu sebeple Biz Türk büro sen olarak çalışanların sorunlarını gündeme getirmek sendika olarak adli yıl açılışının personelin sorunlarını dile getirmek ve çözüm üretmek amacındayız.

Adalet sisteminde yargı bağımsızlığı başta olmak üzere; eleman yetersizliği, cezaevi koşulları ve doluluk oranları, uzun tutukluluk süreleri gibi pek çok önemli sorun bulunmaktadır.


Adli Yıl Açılışlarında Dahi Unutulan Adalet Çalışanları Oluyor

Adaletin işleyişinin olmazsa olmaz unsuru, iş yükünün büyük bir kısmını omuzlayan, Hakim ve Savcıların mesai arkadaşları olan Adalet çalışanları, Adli Yıl Açılış Törenlerinde unutulmakta, sorunları dile getirilmemekte, adeta yok sayılmaktadırlar.


Mesai mefhumu gözetmeden, tozlu arşivler, dosya yığınları arasında, düşük ücretlere rağmen iş yükünün büyük bir kısmını omuzlayan Zabıt Katipleri, Mübaşirler, Yazı İşleri Müdürleri ve Teknik Hizmetler Sınıfı çalışanları, Adalet Bakanlığınca bugüne dek bir kez bile hatırlanmanın sevincini yaşayamamıştır.


‘Büyük adliye binası adil olmak değildir’


Yeni Adalet Sarayları içerisinde cariyeleri ve Sultanlarını barındır haline gelmiştir.


Adalet Bakanlığı, yargı sisteminin sorunlarını tamamıyla ele almalı, tüm kesimler için iyileştirme ve düzenlemeler yapmalıdır. Sürekli belirli bir kesimin taleplerinin karşılanması halinde aksaklıklar giderilemez ve gittikçe büyüyen sorunlar çözümsüz kalmaya mahkum olur.

‘Adalet çalışanlarının sorunları göz ardı ediliyor'

Türk Büro-Sen olarak, kurulduğumuz 1992 yılından bu yana adalet çalışanlarının  sorunlarını, gerek toplu pazarlık masalarında, gerek kurum idari kurullarında, gerekse alanlarda; kısacası tüm platformlarda dile getirmekteyiz. Bu sorunların çözümü için örgütlü gücümüzle demokratik mücadelemizi sürdürmekteyiz. Bu konuda 14 - 16 Eylül 2012 tarihleri arasında 81 ilimizden adalet çalışanlarının katılımıyla "Adalet Çalışanlarının Sorunları ve Çözüm Önerileri" konulu çalıştay düzenledik. Çalıştay sonuçlarını kitapçık haline getirerek başta Cumhurbaşkanı olmak üzere, Başbakan, Adalet Bakanı, Adalet Bakanlığı bürokratları, Cumhuriyet Başsavcılar ve tüm Bakanlıklara ilettik. Aşağıda da belirttiğimiz başlıca sorunlara tüm girişimlerimize rağmen, ne yazık ki Adalet Bakanı ve Bakanlık bürokratları kayıtsız kalarak, Adalet çalışanlarını yine görmezden geldi.

Sendikamız, tespit edilen sorunların çözüme kavuşması için Adalet Bakan Yardımcısı, Adalet Bakanlığı Müsteşarı ve Adalet Bakanlığı Genel Müdürleri ile defalarca görüşmelerde bulunmuştur. Diğer taraftan ise Sendikamız konunun ısrarla takipçisi olmuş, Adalet çalışanlarının sorunlarının çözüme kavuşması noktasında konuyla ilgili TBMM nezdinde kanun teklifleri, soru önergeleri verdirmek suretiyle girişimlerde bulunmuştur.

Adalet çalışanlarının çözüm bekleyen sorunlarının bazıları;


657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 36. Maddesinde düzenleme yapılarak, adalet personeli için Adalet Hizmetleri sınıfının oluşturulması,

Adalet personelinin tamamına fazla mesai ücreti ödenmesi

Ulaşım ödeneğinin, tüm adliye çalışanlarına ödenmesi,

Yardımcı Hizmetler sınıfında çalışan personele de ek gösterge verilmesi,

Mübaşirler ve Yardımcı Hizmetler Sınıfında çalışan personelin, Genel İdari Hizmetler Sınıfına alınması,

Adalet çalışanlarına fiili hizmet zammı getirilmesi,

Adli Yıl açılış ayında tüm yargı çalışanlarına 1 maaş tutarında ikramiye verilmesi,

Adalet Bakanlığı merkez ve taşra teşkilatı ile yüksek yargı organlarının tüm personeline, Hakim ve Savcılarda olduğu gibi brüt maaşlarının %10'u tutarında yargı ödeneği ödenmesi,

Nöbet görevi verilen Adalet çalışanlarının, nöbet ücreti ve izinlerinde komisyonlar arasındaki uygulama farklılıklarının giderilmesi,

Yemek, Lojman ve kreş sorunlarının çözüme kavuşturulması,

Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüklerinde çalışan personelin sorunlarının çözülmesi,

Adalet çalışanlarının, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkındaki Kanun kapsamına alınması,

Adalet Bakanlığında çalışan 4/C'li personele kadro verilmesi,

Sosyal tesislerden tüm personelin faydalandırılması,

Adalet personelinin gerek adliye içinde gerekse adliye dışında can güvenliğinin sağlanması,
Bir Pakette Adalet Personeli İçin Çıkarılmalı

Adalet çalışanlarının, Görevde Yükselme, ücret adaletsizliği, sağlığı tehdit eden çalışma ortam ve koşullarının iyileştirilmesi, can güvenliğinin sağlanması gibi bir çok sorunu çözüm beklemektedir.  Bugüne kadar çıkartılan yargı paketlerinde adalet çalışanları için bir iyileştirme yapılmaması on binlerce adalet çalışanını üzmüş ve Adalet Bakanlığına küstürmüştür. Adalet çalışanları, Bakanlıktan personeli içinde bir Yargı Paketi çıkartılmasını beklemektedir.


Devasa adliye binaları yaparak, hukuksuzluklar engellenemez.

Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'nün faaliyet raporuna göre, Haziran 2014 itibariyle cezaevindeki tutuklu ve hükümlülerin sayısı 151 bin 47 kişiye ulaşmıştır. Bu rakamla cezaevleri, Cumhuriyet tarihinin en büyük doluluk oranına ulaşmış durumda. Araştırma şirketlerinin 2013 yılında yapmış olduğu anketlere göre vatandaşlarımız Türkiye'nin en büyük sorunlarının işsizlik, asayişsizlik, eğitim, hukuksuzluk ve yolsuzluk olduğunu söylemiştir. Hazırlanan raporlar ve anketler dikkate alınacak olursa, ülkemizde hukuk sistemimizin AKP iktidarı döneminde çöktüğünü söylemek yanlış olmaz. Unutulmamalıdır ki, devasa adliye binaları yapılarak hukuksuzlukların önüne geçilemez.

Hukuk Siyasi İktidarın Oyuncağı Olmamalı

Hepinizin malumu olduğu üzere, AKP hükümeti son dönemlerde "paralel yapı" avı adı altında, hukukun üstünlüğünü ayaklar altına aldı. HSYK, Danıştay, Yargıtay gibi bir çok kuruma müdahale etti. Anayasa'yı çiğnedi, hukuku elinde adeta bir oyuncağa çevirdi. Yargı bağımsızlığı ilkesi yok sayıldı. Bu da vatandaşlarımızın hukuka olan güvenini temelden sarstı. Bu durum uluslararası arenada da ülkemizin prestijini sarsmaktadır. Vatandaşın yeniden yargıya güveninin sağlanabilmesi için siyasi iktidar elini yargıdan çekmeli, hukuku daha fazla katletmemelidir.

Son olarak, adalet çalışanlarına, hakim ve savcılarımıza ve ülkemize; sorunların çözüldüğü, çalışanların mutlu olduğu, yargı bağımsızlığının korunduğu, başarılı bir adli yıl geçirmelerini diliyoruz.” 



Son Güncelleme: 01.09.2014 17:00
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner165