‘Sistem değişikliği rejim değişikliği değildir’

AK Parti İl Başkanlığı STK ve Halkla İlişkiler Başkan Yardımcılığı tarafından organize edilen Neden Başkanlık Sistemi-Neden Yeni Anayasa konulu konferans, Belediye Meclis Salonu'nda gerçekleştirildi.

30 Mayıs 2016 Pazartesi 10:03
‘Sistem değişikliği rejim değişikliği değildir’

AK Parti İl Başkanlığı STK ve Halkla İlişkiler Başkan Yardımcılığı tarafından organize edilen Neden Başkanlık Sistemi-Neden Yeni Anayasa konulu konferans, Belediye Meclis Salonu'nda gerçekleştirildi.

www.corumhakimiyet.net'te yer alan Erol Taşkan imzalı habere göre, Konferansa konuşmacı olarak katılan Uluslararası Yeryüzü Avukatlar Derneği Genel Başkanı hemşehrimiz Avukat Cavit Tatlı, sistem değişikliği yapmanın, rejim değişikliği anlamı taşımadığını söyledi.

Uluslararası Yeryüzü Avukatlar Derneği Genel Başkanı hemşehrimiz Avukat Cavit Tatlı, sistem değişikliği yapmanın, rejim değişikliği anlamı taşımadığını söyledi. Kanunların ana temeli sayılan anayasanın revizyonlarla değil, yenilenerek ihtiyaçlara cevap vereceğini bildiren Cavit Tatlı, Başkanlık sisteminin temsilde adaleti, yönetimde istikrarı esas aldığını ifade etti.

Uluslararası alanda yaşanan insan hakları ihlalleri ile ilgili başarılı mücadeleler sergileyen hemşehrimiz Avukat Cavit Tatlı, birikimlerini paylaştığı hemşehrilerine, dünyadan örnekler vererek, Türkiye'nin anayasa ve yönetim anlamında yaşadığı süreçleri kıyaslamalarıyla aktardı.

"Anayasa'nın giriş bölümüyle ilgili olarak bile ceza alanların yaşadığı bir ülkede, mevcut anayasamızın yeni bir anayasa ile değiştirilmesi gereklidir" sözleriyle konuşmasına başlayan Tatlı, konferansa ev sahipliği yapan AK Parti İl Başkanlığı'na ve emek verenlere teşekkür etti.

Tatlı konuşmasında şunları söyledi, "Elbetteki bizim mevcut anayasamızda da çok iyi maddeler var. Bu maddeler hangi ülke söz konusu olursa olsun, insan hak ve hürriyetleri bakımından vazgeçilmez esaslardır. Bir anayasa, o ülkenin tüm kanunlarının temel taşıdır. O sağlam olmadığı takdirde, üzerine bina ettiğiniz kanunlar, tam olarak insanların beklenti ve ihtiyaçlarına çözüm üretemez ve her an yeni bir krizin doğmasına da zemin hazırlar.

80 Anayasası insan onurunu düşünmeden ele alınmış ve neredeyse tamamen Fransız anayasasından iktibas edilmiştir. Osmanlı'da devleti yaşat ki insan yaşasın mantığı temelken, burada devleti yaşat, insanın ne olduğu önemli değil felsefesi hakim olmuştur.

Bizler bu toplumda özgür ve eşit haklarda yaşamak istiyoruz. Mevcut anayasa ile gidildikçe, geçmişte yaşadığımız krizlerin, ilerde de yaşanmayacağının hiç bir garantisi yok.

Fransa'dan aktardığımız anayasa metni ile Antalya'daki, Çorum'daki insanımızın, sorunlarını çözemeyiz ve onlara kendi kültürlerine ve ihtiyaçlarına uygun gelecek sunamayız.

Sistem değişikliği hiç bir zaman rejim değişikliği anlamına gelmez.

Koalisyonlarla yönetildiğimiz günlerde yaşanan siyasi krizler, bu milletin hafızasında halen tazeliğini koruyor. İyi varsa herkes sahiplenir, bir yanlışlık ve arıza varsa buna kimse sahip çıkmaz.  Tek parti hükümetleri ve güçlü iktidarlar, iyisiyle kötüsüyle her şeyi sahiplenir ve ona göre çözümler üretir.

Bizim, kendi ülkemize uygun, sorunlarımızı çözecek bir sisteme ihtiyacımız var. Adını ne koyarsanız koyun, ister başkanlık sistemi, ister başka bir şey. Başkanlık sistemi diktatörlük değildir. Seçimler sonunda, yürütme kendisini oluşturur ve yasama yürütmeden bağımsız olarak çalışma imkanı bulur. Yargı da denetim görevini sürdürür. Ülkemizde, yürütme erki olan hükümetin karşısına, yetkileri artırılmış bir cumhurbaşkanı modeli konulmasının tek sebebi, beyaz Türkler diye adlandırdığımız derin yapının işidir. Çünkü onlar, her daim cumhurbaşkanlığına, Genel Kurmay Başkanları'nın geleceğini öngördü ve o hedefle böyle bir iş yaptılar. Fakat bugün Cumhurbaşkanlığı sivilleşti ve halk seçiyor.

Başkanlık sistemini kullanan ABD'de Obama'dan başka birisinin adını kimse bilmez, parlementer sistemle yönetilen Almanya'da da herkes Başbakan Merkel'i bilir de cumhurbaşkanı kim bilmez. Bir ülkede, aynı yetkilerle donatılmış iki ayrı kurum varsa, bu durum olumsuz sonuçlar doğurur. Biz bugünü değil, 50 yıl ve daha ilerisini düşünerek, bu ülkeye doğru ve güçlü bir sistem getirmeliyiz. Hangi parti olursa olsun, güçlü olarak iktidara geliyorsa, hepimizin hakkını koruyabilir demektir. İktidarlar değişse bile, yeni anayasa kazanımlarımızın garantisi olacaktır."

 

Son Güncelleme: 30.05.2016 10:19
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.