Denizli’den THY’de leblebili tanıtım

Kuruyemiş sektörünün önemli aktörlerinden Denizlili Altıntop, yaklaşık 3 yıl önce girdiği perakendede de mağaza sayısını iki yıl içinde 30’a çıkaracak.

28 Temmuz 2013 Pazar 14:40
 Denizli’den THY’de leblebili tanıtım

Amtıntop’a göre, Türkiye’de leblebi denilince akla her ne kadar Çorum gelse de bu işin üretim üssü Denizli. Bugün dünya leblebi ihtiyacının yüzde 70’ini Türkiye karşılıyor. Türkiye leblebi ihtiyacının yüzde 70-80’ini de Denizli karşılıyor. Veli Tefenlili, kuruyemiş sektöründe 400’ün üzerinde üretici firma olduğunu, bunun çoğunluğunun ise leblebi olduğunu söylüyor. Denizli Ticaret Borsası’nın tescilli ‘Denizli leblebisini’ önümüzdeki günlerde THY uçaklarında dağıtmak için çalışma başlattığını da paylaşıyor.

Yıl 1962... Yer Denizli Kızılca... Veli Tefenlili, evinin altında, zahmetli bir iş olan sarı leblebi üretmeye başlar. İşte o öykü günümüzde kuruyemiş sektörünün önemli bir aktörüne dönüşür. Altıntop, bugün Türkiye kuruyemiş sektörünün ilk 5 firmasından biri. Yaklaşık 3 yıl önce girdiği perakende mağazacılık sektöründe de atağa kalkan firma, 2015’e kadar, 12 olan şube sayısını 30’a çıkarmayı planlıyor. Üçüncü kuşak temsilcisi olan ve aynı zamanda ‘Altıntop’ markasını kuran dedesiyle aynı ismi taşıyan yönetim kurulu üyesi Veli Tefenlili, kuruluş öykülerini şöyle anlatıyor:

“Kuruluşumuz 1962’ye dayanıyor. Kızılca’da dedem, evin altında nohuttan leblebi yapıyormuş. Nohut, 45 günlük sürecin ardından leblebi oluyor. Çok meşakkatli bir süreç. Daha sonra 1966-67’lerde Denizli merkeze geliyorlar. Kaleiçi’nde küçük bir dükkanda leblebi satmaya başlıyorlar. Zamanla ürün çeşitliliği artıyor ve 70-80 metrekarelik bir imalathane kuruyorlar. 1989’da da bugün faaliyet gösterdiğimiz 3 bin metrekarelik kapalı alana sahip yere geçiliyor. Bugün ise burası 12 bin metrekarelik kapalı alanı olan bir tesis. Günlük 150 tonluk üretim kapasitemiz var.”

Yabancı onları buluyor

İlk başta Denizli’de başlayan bu öykü, zamanla Ege’ye, ardından da tüm Türkiye’ye yayılmış. 2000’den sonra ise ihracat başlamış. Bugün 6-7 ülkeye düzenli ihracat yapılıyor. Üretimin yüzde 10’u ihraç pazarlarına ayrılmış durumda. Türk nüfusunun fazla olduğu Avrupa ülkeleri ve Ortadoğu ihracatta ilk sırada yer alan bölgeler olarak dikkat çekiyor. Özellikle Ortadoğu’dan Türkiye’ye karşı büyük bir sevgi olduğuna değinen Veli Tefenlili, “Eskiden çantamızı alıp pazar pazar dolaşırdık. Ama şimdi durum farklı. Özellikle Ortadoğu’dan fabrikaya kadar gelip bizden ürün isteyenler var” diyor.

MAĞAZA SAYISI 2015’TE 30 OLACAK

2-3 yıl önce perakende sektörüne ‘Altıntop Naturel’le adım atan markanın, Denizli ve Antalya’da 6’şar mağazası bulunuyor. Şimdi bu sayıyı artırmak istiyorlar. Bu kapsamda 2015’e kadar Ege’de 20-30 şube açma hedefi bulunuyor. Veli Tefenlili, bunların tamamının kendilerine bağlı olacağını ve Ege’de elde edilen sonuç doğrultusunda ülke genelinde zincir oluşturma hedeflerinin bulunduğunu paylaşıyor. Altıntop Naturel’in konsepti, kuruyemiş ana konu. Bunun yanında lokum, çikolata ve şifalı otlar yer alıyor. 8 bin 500 tedarikçisiyle sıkıntı yaşamamak adına Altıntop, perakende için ayrı bir şirket kurmuş. Müşteriye ne ise o şirkete da aynı tarife mantığıyla çalışıyor.

ÜRÜN İÇİN 1.5 AY SAHADA

Ana ürün grubunda 14-15 çeşidi bulunan Altıntop’un Türkiye kuruyemiş pazarının ilk 5 firmasından biri olduğunu söyleyen Veli Tefenlili, “Ege’de ise birinci sıradayız. Hem dökme hem de paketli ürünlerimiz var. Birkaç marka için fason üretim de yapıyoruz. Altıntop’un yanında ‘Atılım’ diye bir markamız daha var. Bütün ürünlerimizi direkt üreticiden alıyoruz. Burada da bir amcam 1.5 ay sezonunda sahada olur. En iyi ürün neredeyse oradan alır” diyor.

SAĞLIKLI EĞLENCELİKLER

ürkiye’de kuruyemiş sektörünün kaptanı İzmir tarzıyla ‘çiğdem’miş. Yılda yaklaşık 90 bin ton çekirdek tüketiliyor. Veli Tefenlili, kuruyemiş pazarının çok hızlı büyüdüğüne dikkat çekiyor. 3 milyar dolarlık bir pazarın varlığından söz eden Tefenlili, “Son dönemde sağlıklı bir besin kaynağı algısı da bu büyümede önemli aktör oldu. Eğlencelik denince ayçekirdeğinde e vitamini var. Fındık kolesterolü düşürüyor. Kabak çekirdeği prostata iyi geliyor. Böyle olunca da tüketim ve pazar sürekli büyüyor. Artık aileler, ‘cips yiyeceğine kuruyemiş yesin’ der oldu. Biz de kantinlere enerji versin diye özel karışımlar koyuyoruz. Bazen de sosyal sorumluluk mantığıyla biz dağıtıyoruz. Son gelişmelerin ardından sloganımızı ona göre belirledik. ‘Sağlıklı eğlencelikler’ diye yol alıyoruz. Her yıl yüzde 10-15 arasında büyüyoruz” diyor.

ÇORUM DEĞİL DENİZLİ

Türkiye’de leblebi denilince akla her ne kadar Çorum gelse de bu işin üretim üssü Denizli. Bugün dünya leblebi ihtiyacının yüzde 70’ini Türkiye karşılıyor. Türkiye leblebi ihtiyacının yüzde 70-80’ini de Denizli karşılıyor. Veli Tefenlili, kuruyemiş sektöründe 400’ün üzerinde üretici firma olduğunu, bunun çoğunluğunun ise leblebi olduğunu söylüyor. Denizli Ticaret Borsası’nın tescili ‘Denizli leblebisini’ önümüzdeki günlerde THY uçaklarında dağıtmak için çalışma başlattığını da paylaşıyor.

İKİ KUŞAK BİR ARADA

Bugün şirketi ikinci ve üçüncü kuşak birlikte yönetiyor. Üç kardeş ve üç kuzen yönetimde. Zaman zaman kuşak çatışmalarının yaşandığını aktaran Veli Tefenlili, “Biz bazen daha baskın çıkıyoruz. Tabii onların tecrübesiyle bizim gençliğimizi birleştirerek bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Bazen biz hızlı gittiğimizde onlar frenliyor. Ya da tam tersi oluyor” diyor.

AKRABALARDAN FARKLI OLSUN

Leblebiyi çağrıştıran Altıntop markasının ortaya çıkış öyküsü de hayli ilginç. Bu isim 1980’lerden sonra ortaya çıkıyor. Veli Tefenlili, o dönem leblebi üreten çok akrabalarının olduğunu, birçoğunun da isim olarak ‘Tefenlili’yi kullandığını, dolayısıyla farklılık yaratmak adına ‘Altıntop’un ortaya çıktığını söylüyor. Tabii neyin esin kaynağı alındığı bilinmiyor

(Hürriyet)





Son Güncelleme: 28.07.2013 14:44
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.