Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Mehmet Akif Aras, Aşure Günü ve Kerbela Şehitleri ile ilgili mesaj yayınladı.
‘Hz. Hüseyin bütün müslümanlar için her zaman bir iman ve cesaret timsali olmuştur’ diyen Aras, mesajında şu ifadelere yer verdi;
“İçerisinde bulunduğumuz şu günlerde İslam alemi için kutsal, bir o kadar da hüzünlü bir ay olan Muharrem ayını idrak ediyoruz. Muharrem ayı, Hz.Hüseyin ve ashabının Kerbela'da katledildiği aydır. Bu yüzden bu ayın 10.günü, İslam tarihi ve insanlık tarihi için büyük bir matem günüdür.
Hz.Hüseyin bütün müslümanlar için her zaman bir iman ve cesaret timsali olmuştur. Hz. Hüseyin tüm mazlumların tercümanı, tüm masum gönüllerin efendisiydi. Saltanatı red ederek, büyük bir iman ve inançla zulme ve haksızlığa karşı direnmesi bütün müslümanlar için birer örnek teşkil eder. Hz.Muhammed(s.a.v.) "Hüseyin bendendir, ben Hüseyin'denim" demiştir. "Hasan ve Hüseyin cennet gençlerinin efendileridir" diyerek örnek göstermiştir.
Hz. Hüseyin ve Ehlibeyt’in aziz büyüklerinin 10 Muharrem 61’de şehit edilmelerinden beri İslam âleminin gözyaşları eksik olmamış, acı ve kayıplarında azalma görülmemiştir. Yaşadığımız şu günlerde, müslümanların çektiği acılarda ve dökülen kanlarda, o günlerden alınmamış ibretlik dersler vardır.
Kerbela'da İslam'a, efendimizin torununa, ailesine ve ashabına kılıç çekenler, kin kusanlar, amansız düşmanlık edenler bügünlerde yaşadığımız kaos ve kargaşanın da mimarlarıdır.
Coğrafyamız yalan, riya, şirk, fitne, haksızlık ve zulüm saltanatların baskısındadır. Dün Kerbela'da müslümanı gırtlaklayan saltanat ve zulüm bugün yine etrafımızı sarmış durumdadır. Hakla batılın mücadelesi yüzyıllar geçse de hala sürmektedir. 1336 yıl önce yaşanan bir adaletsizliğe, haksızlığa ve zulme karşı tepkisini günümüze kadar taşıyıp sürdüren bir İslam alemi, bu inançla kendi bütünlüğünü de sağlamalıdır. Bir zamanlar Dünyaya yön ve nizam veren İslam alemi, şimdiler de düştüğü şiddet, cinayet ve tahammülsüzlük girdabından çıkabilmek için çare ve yollar aramaktadır.
Yezitler her dönemde olacaktır ve olmuştur. Mesele Yezid’i lanetlerken, Hz. Hüseyin’i anlayabilmek, onun ve ashabının tarafında yer alabilmek, tefrika ve fitnelere kapalı durmaktır. Kerbela’yı anlamak için, Hz. Hüseyin’i tanımak, özümsemek ve idrak etmek lazımdır. Ve uğruna şehit olduğu adalet ve fazileti doğru kavramak gerekmektedir.
Bundan böyle ya Hüseyni ahlak ve asalet hâkim olacak, ya da Yezidi arsızlık ve alçaklık etki ve tesir alanını genişletmeyi sürdürecektir. Yeni Kerbelaların olmaması, yeni acıların doğmaması Müslümanım diyen herkesin hem ödevi, hem de boynunun borcudur.
Zulme, adaletsizliğe, sömürüye ve katliamlara karşı bütün müslümanların birer Hz.Hüseyin olmaları ve İslam topraklarının birlik ve bütünlüğünün sağlanması duygu ve düşünceleriyle, Hz.Hüseyin ve Kerbela Şehitleri'ni rahmet, minnet ve dua ile anıyorum. Cenab-ı Allah onları sevenlerden ve sevdiklerinden olmayı bizlere nasip etsin diyorum.”
Son Güncelleme: 11.10.2016 13:45
