AK Parti Çorum Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Salim Uslu, TRT Haber’de ‘Neden Böyle’ programında  Mücahit Küçükyılmaz ve Murat Yılmaz’ın canlı yayın konuğu oldu.

Uslu, taşeron işçiler konusunda değerlendirmelerde bulunarak, “900 bin çalışanımızı ilgilendiren Merkezi yönetimde genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri, özel bütçe kapsamındaki idareler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar ile sosyal güvenlik kurumlarında alt işveren işçisi olarak çalışan kardeşlerimiz, sürekli işçi kadrosuna alınacak. Özel sözleşmeli, geçici, bir yıllık, üç yıllık değil, sürekli işçi kadrosuna geçiriyoruz. Yaş sınırı, eğitim şartı, asıl iş, yardımcı iş ayrımı olmayacak. Taşeron işçisi kardeşlerimiz bundan sonra kadrolu işçi olacaklar. Kamudaki 450 bin ile belediyelerdeki 400 bin işçimiz çalıştıkları yerlerdeki belediye iktisadi teşekküllerine istihdam edilecekler.  4/C kapsamında çalışan işçilerimiz 4/B kadrosuna alınacak.  Yeni düzenlemenin, 4/C’li kardeşlerimize de hayırlı olmasını diliyorum. 23 bin kişi olan mevsimlik işçi kardeşlerimizin 5 ay 29 gün olan çalışma süreleri 9 ay 29 güne kadar çıkartılabilecek. Taşeron işçilerimizin geçiş esnasında yaş sınırı olmayacak, eğitim şartı aranmayacak, asıl iş, yardımcı iş ayrımı olmayacak. AK Parti hükümetleri olarak 2002’den bu yana, ne yaptıysak, en çok da çalışanlarımız için yaptık, engelli kardeşlerimiz için, hanım kardeşlerimiz için, gençlerimiz, emeklilerimiz, yaşlılarımız için yaptık. Bu konuda önemli katkıları olan başta Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanımız Sn. Binali Yıldırım, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız Sn. Jülide Sarıeroğlu ve tüm bakanlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.

KILIÇDAROĞLU’NUN İDDİALARINA CEVAP

ABD’nin Ambargo Davası ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun iddia Eettiği belgelerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Uslu, şöyle devam etti; Amerika Birleşik Devletleri çok ciddi açmazın içinde ekonomisini ayakta tutmaya çalışıyor. Nitekim bazı ülkelere ambargo uygulayacağım diye korku salıp bir tür şantaj uygulayarak haraç alıyor. Bir şeyler satarak kendi ekonomisini ayakta tutmaya çalışıyor.  ABD burada iç hukukunu uluslararası hukuka aykırıda olsa Birleşmiş Milletler Konseyinden de geçmemiş de olsa emrivaki ile herkese uygulamaya çalışıyor. ABD’deki davada bir tiyatro sergileniyor. Ortada çok komik bir trajedi var. Bu modern çağda hukuku yok saymak sureti ile bir ülkenin kendisini Dünyanın Jandarması ilan ediyor olması hem tuhaf hem de gülünç bir duruma düşürüyor. ABD’nin uygulamaya çalıştığı ambargo Türkiye’yi yalnızlaştırmak sureti le Türkiye’deki ekonomik, siyasal yükselişi durdurmuş olacak. Onlar için bunlar çok büyük bir avantaj. Türkiye’nin bölge ülkeler üzerinde rol-model ülke olmasını engellemiş olacak. Bunun için bir kısım yerli ve milli olmayan unsurları kullanmak suretiyle içeriden de bazılarını taşeron olarak kullanmak suretiyle Türkiye’yi uluslararası alanda mahkum etmek istiyor. ABD kimi legal, illegal örgütleri ya da kişileri taşeron olarak kullanmaktan vazgeçmedi. Biz taşeron yasası çıkartıyoruz. Uluslararası alanda ise taşeron hala kalkmadı” dedi. 

YALANLA PEYNİR GEMİSİ YÜRÜMEZ

Kılıçdaroğlu’nun iddia ettiği sözde Belgelerin CHP’li milletvekillerinde dahi olmadığını söyleyen Uslu, Belgeleri ne basına ne de Milletvekillerine verdiler. Siyasi pozisyon almak için bunu bir fırsat olarak değerlendiriyorlar. Bu doğru değil. Bu kadar insanı kandırmanın, aldatmanın bir bedeli olması gerekir. Bunun siyasi bedeli de inanıyorum ki sandıkta olacaktır. Sayın Kılıçdaroğlu’nu SGK da olduğu dönemleri iyi biliyorum. Bu dönemde yaptıklarına bakıyorum. Sayın Kılıçdaroğlu kendi konumuna, durumuna, anlayışına uygun davranıyor. Ama yalanla peynir gemisi dünyanın hiçbir yerinde yürümemiştir. Şimdi yine yürümeyecektir. Burada açıkça bir yalan vardır. Cumhurbaşkanımıza yönelik sürdürülen bir kampanya vardır. Bu kampanyayla ancak ve ancak yabancıların Türkiye’ye diz çöktürmek isteyenlerin değirmenlerine su taşımış olursunuz ”