Habercim19 Yazarı Av. Ömer Kılıç, ‘Yol Ayrımı’ başlıklı köşe yazısında, AK Parti’nin ruhunu teşkil eden İslamcılar’ın bu partinin ruhu olduğunu belirtti.
Yazısında ANAP-AK Parti mukayesesi yapan Kılıç, 31 Mart yerel seçimlerine gidilirken belediye başkan adayları konusunda tabanın sesine kulak verildiğinin görülmesinin AK Parti’ye kırgınlığın kızgınlığa dönüştüğünün fark edilmesinden kaynaklandığını ifade etti.
İşte o yazı:
Rahmetli Turgut Özal’ın Anavatan Partisi, temelde sağcı bir parti olmakla birlikte, solun ve İslamcıların da dâhil olduğu dört siyasal eğilimi de içinde barındırdığı için ülkenin bütün renklerini bir araya getirdiğini iddia ederdi. Hakikaten de o güne kadar birbirlerine hasım olan birçok kesimi bir araya getirmesini başaran Özal, bunu özellikle miting otobüslerinin üstünde kalabalıkları selamlarken iki elini başının üstünde kenetleyerek gösterirdi.
Anavatan Partisinde dört eğilimden sağ liberal diyebileceğimiz kanat ağır basardı ama Turgut Özal'ın dini hassasiyetleri batıcı çevreleri rahatsız ederdi. Hele cumhurbaşkanlığı döneminde o güne kadar laik cumhuriyetin simgesi sayılan Çankaya Köşkünde iftar davetleri vermesi, teravih namazı kılınması gibi uygulamaları, bir meydan okuma gibi görülerek, aynı çevrelerde kendisinin gizli İslamcı olduğu yönünde kaygı uyandırırdı. Ancak eş ve çocuklarının yaşam tarzları bu kaygıları giderdiği için uzunca sayılabilecek bir dönem Türkiye’nin siyasi tarihine damgasını vurmuştur.
Benzer şekilde Ak-Parti’nin de ana omurgasını Milli Görüş geleneğinden gelen başta Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere Abdullah Gül, Bülent Arınç gibi İslamcıların oluşturduğu bir siyasi hareket olarak, ANAP kadar değilse bile birden fazla siyasi eğilimi aynı çatı altında bir araya getirdiği bir gerçektir. Zaten bu nedenle girdiği her seçimde oyunu arttırarak her iki seçmenden birinin oyunu almayı bilmiştir.
Ak Parti de Özal’ın partisi gibi henüz devlete tam hâkimiyet kuramadığı yıllarda benzer baskıları göğüslemek zorunda kalmış, birçok darbe girişimini kıl payı atlatmış, hatta kapatılmanın eşiğinden dönmüştür. Kendisini muhafazakâr demokrat olarak tanımlayan Ak Parti, bahsettiğimiz kurucu liderlerin düşünsel kimliklerinden ve yaşam tarzlarından dolayı kendileri dışında herkes tarafından İslamcı bir parti olarak bilindi.
Ancak Fazilet Partisinden ayrılan ve yenilikçiler kanadı olarak bilinen kurucu kadro, sadece Milli Görüş çizgisinden gelenlerin oyları ile iktidar olmayı mümkün görmedikleri için daha geniş kesimleri kucaklama, daha özgürlükçü bir perspektifi ifade etme kastıyla siyasi arenaya o meşhur gömlek çıkartma metaforunu kullanarak girdi.
Milli Görüş çizgisinden gelenlerle daha sağcı, milliyetçi - muhafazakâr ya da liberal geçmişi olanlar arasında alttan alta hep bir çekişmenin yaşandığı Ak Parti’de, büyümenin durağanlaştığı, hatta oy kayıplarının yaşandığı son yıllarda söz konusu çekişme daha fazla açığa çıkmıştır. Milliyetçi muhafazakârının da, İslamcısının da Tayyip Erdoğan olmasa partinin kısa süre içinde buharlaşacağını çok iyi bildiği için sesini çıkartamadığı, ama her bir siyasi eğilimin parti içindeki iktidar alanını genişletmeye çalıştığı bilinen bir gerçektir. Bilinen bir başka gerçek ise, her geçen gün Milli Görüş çizgisinden gelenlerin mevzi kaybettiği, bu mevzilerin Ak-Parti’nin ilk günden itibaren kavga ederek, vuruşarak gerilettiği bürokratik oligarşi nezdinde meşruiyet kaygısı taşımayan milliyetçi-devletçi unsurlar tarafından doldurulduğudur.
Bu nedenle bir süredir hayal kırıklığı içinde olan İslamcı kanat, kırk yıldır adeta tırnakları ile kazıyarak geldikleri bu noktada, partilerinin ellerinin arasından kaydığını görüyor ve bir şey de yapamamanın sancısı içinde kıvranıyorlar. İktidara çok uzak oldukları yıllardaki samimiyeti, fedakârlığı, hasbiliği görememekten büyük üzüntü duyuyor, parti içinde mantar gibi türemiş, hiçbir ahlaki kaygı taşımayan siyaset tacirlerinin pervasız davranışları karşısında ne yapacağını bilemiyor.
Geçmişteki o zor günlerde her türlü darbe tehdidini birlikte göğüsleyerek partiyi bugünlere taşıyanların terk ettiği yerleri dolduran bu asalaklara baktığında işlerin iyi gitmediğini görüyor. Bu güne kadar T. Erdoğan bu partinin başında olduğu için önüne konulan her sandığa mühür yerine yüreğini basan bu samimi kitle, son yıllarda parti içinde “kakılmış” muamelesi görmekten dolayı bir hayli kırgın.
Neyse ki 31 Mart yerel seçimlerine gidilirken bu kırgınlığın kızgınlığa dönüşmeye başladığı ve artık patlamaya doğru gittiği fark edilmiş olmalı ki, belediye başkan adayları konusunda tabanın sesine kulak verilmiş gibi görülüyor. Yaşadığımız şehir dâhil bilgisine ulaşabildiğimiz bazı yerlerdeki son dakika değişikliklerinin böyle bir hassasiyetle yapıldığını ümit etmek istiyoruz,
Çünkü oy oranı olarak Ak Parti’nin ister yüzde beşini teşkil etsin ister yüzde onunu, büyük çoğunluğunu Milli Görüşçülerin teşkil ettiği İslamcılar bu partinin ruhudur. Ak Partinin omurgası mesabesinde olan o ruh gittiğinde geriye kalacak olan sadece cesettir. O ceset de bir süre sonra kokuşmaya başlar ki, bir süredir sağdan soldan gelen pis kokuların nedeni işte o ruhun azalmış olmasındandır.Omerkilic91@hotmail.com
Ruhi 5 Yıl Önce
Nasıl saçma sapan bir söz o milli görüşçülerin temsil ettiği yüzde beş yüzde on bu partinin ruhudur bunlar olmazsa parti cesettir kokuşur” tarzındaki sözler.bu partiye oy veren geri kalan yüzde kırk beş sürü mü laikçiler kesimin dediği gibi. Yoksa piyon konu mankeni felan mı . Ömer efendi diyorlar ki ak parti de bu yüzde beş ne derse o olsun onların dediği olmadığından bu bozulma oluyor. Zina ve para ile adı çıkan tüm mv ve belediye başkanları milli görüşten gelme en son örnekte olduğu gibi eşşeğin üstünde tabanca atmayı bırak. Geri kalan yüzde kırkbeşbin bir hükmü yoksa iktidar olun onlar olmadan görelim.
Emrullah 5 Yıl Önce
partinin içerisinde bulunan yüzde 5lik kısmın bundan sonra kral gibi yaşaması gerektiğini düşünmüşsün. Külcü milli görüş geleneğinden geliyordu zaten sonra yerine bakan Zeki Gülde öyle. Şimdi Halil İbrahim de öyle. Bu yazıyı buraya koymadan önce ”ilkeler” nedir onu düşünseydin. İslamcı yazar Dilipakdan bir kaç makale okusaydın. Neyse sizin grupta iyiki Mustafa Demirer gibi birisi var yoksa bu siteye girilmezdi.
Mustafa 5 Yıl Önce
Ruhi Bey cevap; İnsan bedeninde ruh'un gram boyutunda ağırlığı sıfırdır. Yİne insan bedenin de beynin ağırlığı 1300- 1800 gramdır. Kalbin ağırlığı ise 250-400 gramdır. Daha detay anlatmama ihtiyaç yoktur sanırım.
Murat 5 Yıl Önce
Her şeyin özü vardır. Her şeyin aslı vardır. AK Partinin aslı milletin bütünüdür, kendisidir. Bu milletin özü Müslüman olmaktır. Yazı tek kelime ile ; MUHTEŞEM
#eyt 5 Yıl Önce
#eyt çözüm Yoksa Oy da Yokkkkk...
Yiğit 5 Yıl Önce
Ömer Bey’in yazısı son derece kötü ve zarar verici olmuş. Partiden gelen kötü kokuların müsebbibleri hangi görüşten?
aynen 5 Yıl Önce
ruhi kardeş aynen katılıyorum düşüncelerine kibir kokuşmuşları asıl kimler görülüyor makam mevki peşindeki entrikacılar kimler kamuoyu iyi biliyor yazık be bu bu partiye zarar vermekten başkaca işi olmayanlara iyiki varsın REİSS
Ruhi 5 Yıl Önce
Mustafa bey milli görüşün vücudun kalbi beyni olduğunu ima etmişsin gram üzerinden giderek gramı daha düşük bir organ daha var apandist gibi kör bağırsak denen için iltihap toplayınca patlayan. Son gelişmelere bakarsak apandist uzvunu da değerlendirmeye alsanız diyorum
ümit 5 Yıl Önce
bu yazıyı kabul ettim. benimsedim, doğrudur. Eleştirenler de kabul edip ömer bey'in yazdıklarını farklı kelimelerle ifade ediyor. Muhtemelen ön yargılarımızı yıkamıyoruz. Selam ve muhabbetlerimle
Emre 5 Yıl Önce
Yazıyı sığ olmakla tanımlayan Emrullah Bey; sığ bir yazı için yarım parağraf yazı yazılır mı? Senin yazdıklarınla Ömer Bey'in yazdıkları arasında fark var mı? Kelimelerin değişikliği farklı anlamda cümle kurmuş olmuyorsun.Ömer Bey'in de kendi yazını da bir daha oku. Fark görebiliyor musun?
Haydar 5 Yıl Önce
Ömer Beyi eleştirenler; Y.N.ÖZTÜRK, İ. ÖZKES, M.BEKAROĞLU, A.ŞENER CHPden milletvekili olunca CHP değişti mi? CHP kararlarını bunlar mı aldı? Unlar mı yönetiyor? Akillı, gözlemci ve stratejik düşünün muhterem Çorumlular...
Bektaş 5 Yıl Önce
Genel olarak söyleyeceğim; AK Parti milletvekili olan geçmişte erbakan çizgisine bir tane oy vermeyen vekillerin varlığı tartışılmaz. Dengeler değiştiği için AK Partili olanlara güvenerek parti teslim edilemez, edilmemelidir.
Halil 5 Yıl Önce
Halil; Dost demektir. Dostlarım ömer beyin yorumuna yaptığınız itirazın bir kaç cümlesini alın ve itiraz gerekçesini açıklayın. Genel ve delilsiz eleştirmeyin. Teşekkür ederim. Başarılar
Buhari 5 Yıl Önce
Yorumlara bakıldığında kokuşmanın çok daha ileri boyutta olduğu görülüyor. Milli görüşçü, islamcı, radikal, merkezci, yandaş bir birine kaynadı artık. Külcü de Gül de rant peşinde. Aşgın da 2 yıla kokar-kokuturlar.
davut ahmetoğlu 5 Yıl Önce
Yazının tamamının altına ben de imzamı değil yüreğimi basıyorum. Yaşananlar ancak ve ancak bu kadar net ve özlü olarak anlatılabilirdi. İnşaAllah vekillerimiz de Başkan Adayımız AŞGIN da bu şuur ile hareket ederler. Genel Merkez ve Taşra teşkilatları yapmaları gereken temizlikleri bir an önce yapmalıdır. Seçim sonuçları sürprizlere açık. Temizlik yapılmadan gidilecek seçim sonucunda çıkabilecek sonuçlara hazır olunmalı ya da değişimi ve temizliği hemen yapmalıdır. Eline kalemine sağlık TEŞEKKÜRLER. Ömer KILIÇ.
Ömer KILIÇ 5 Yıl Önce
Hırsızın, namussuzun İslamcısı da olmaz, sağcısı, solcusu, ulusalcısı da. Yaptığım genel bir değerlendirme. Bütün milli görüşçüler dürüst ve ahlaklı, diğerleri sahtekar ve ahlaksız demedim. İstisnası olmayan kural olmaz. Bir kaç çürük elmadan yola çıkarak yazıyı çarpıtanlar önyargılı ve insafsızlar. Ruh varsa cesetten değil bedenden bahsedilir ki, bu durumda beden de ruh kadar değerlidir. Ruh kalmayınca beden cesede dönüşür ve kokar.
Aydın Koçak 5 Yıl Önce
Imza- Aydın Koçak, tam isabet
erbain 5 Yıl Önce
çok güzel bir yazı olmuş, son seçimde sandık başında verdiğim kararla oy vermiştim ak partiye, en çok ta akpliler yüzünden. bu seçimde de kokuşmuşluk sebebiyle chp ye oy vermeyi düşündüm. bu sitede de açıklanan 2 adayın tamamen süfli düşkünlüklerden dolayı adaylıkları genel merkezden onaylanmamıştır.
Uluçınar 5 Yıl Önce
AK partiyi ayakta tutan Erdoğan sevgisidir ne islamcılar ve muhafazakârlar ne milliyetçiler ne milli görüş hiçbirisi tek başına bu partinin ne ruhu Ne bedeni ne de sahibidir hepsinin ortak paydası Erdoğan sevgisi ve ona güvendir kimse kimseye aba altından sopa gösterip kerameti kendinden bilmesine gerek yoktur ne seçilmiş milletvekilleri ne belediye başkanları ne de aday adayları Kendi başlarına bu milletin oyunu almış değillerdir hele hele Çorum'da yaşanan aday adaylık süreci kamuoyu tarafından ilgi ile izlenmiş ortaya çıkan durum Çorum halkını derinden üzmüş Parti kadrolarına olan güvenini sarsmış durumdadır daha önceki belediye Başkanı görevden alınma süreci ve hiçbir açıklamanın kamuoyuna yapılmaması çıkan dedikodular bilinen gerçekler insanların oy verme alışkanlığında bir değişiklik yapmasına sebep olacaktır ve bu tür yazılar ile kendilerini bu partinin Tek Sahibi gören veya görmek isteyen kesimlerin seslerinin yükselmesi partinin içinin nasıl kemirdiğini Erdoğan'ın nasıl yalnızlaştığını kendisine doğru kanallardan bilgi aktarılmadığının örnekleri olarak görülmektedir kendilerini milletin çoğunluğundan ayrı bir yerde daha Müslüman daha imanlı daha takvalı görme kibrine kapılmış bazı kesimlerin Parti içinde söz sahibi olma kavgasından başka bir şey değildir bu yazının bunu itiraf ettiği apaçık ortada
Yiğit 5 Yıl Önce
O zaman biz “ruhsuzlar” ait olduğumuz yere “ mezara” mı gidelim??
EYT 5 Yıl Önce
Önce EYT
sukut 5 Yıl Önce
Rahmetli erbakan sürüden ayrılanı kurt yer demişti bunlar biz koyunmuyuz diye cevap verdiler erbakan onlara beni bir de hanstan önce siz anlasanız diye tekrar cevap verdi yine anlamadılar yani kısacası milli görüş gömleğini üslerinden atıp gidenler milli görüş ilke ve prensiplerini zaten terketmişlerdi kısacası erbakanın dediği gibi biz milli görüşçüleri akp nin günahlarına ortak etmeyiniz
emir 5 Yıl Önce
ak partide milli görüşçü yoktur rahmetli erbakan beni ak partinin günahlarına ortak etmeyin demişti olsa olsa ak partide davasını terketmiş prensiplerini hiçe saymış yüzde 5 vardır
selamet 5 Yıl Önce
milli görüş bir elmastır ve elmasın curufları vardır curuflar ayrılınca elmas her zaman parlar ak partiye gidenler elmas değil curuflardır onları milli görüş ölçüsüyle ölçemessiniz milli görüş belediyelerinin kapısında rüşvet alan da veren de melundur yazıyordu ben bunu ak partiye belediyeciliğinde hiç görmedim