Siyasetin ağdalı diline ve teamülüne kendini teslim edenler, maalesef bu ülkeye sadece yük oldular. Geçmişte siyaset ehlinin sadece kendisi değil; anlayışı, hayatı yorumlayış biçimi ve hatta avanesi bir türlü tekâmüle yanaşmadı. Haliyle, birkaç çeyrek asrı devlet ve millet olarak boşa geçirdik. İnsanlarımız, hayatın gailesi arasında iki dakika soluklanıp; “ülkem, şehrim ve kendi adıma güzel şeyler yapılıyor” diyebilecek bir emareyi çok zamandır görmemişti. Ta ki 2002’ye kadar…

AK Parti, memleketi ve insanı ilgilendiren her konuda, tafsilatlı ve muhafazakâr birikimi harekete geçirebilmeyi başardı. Türkiye, bir umutla yeniden yapılanma sürecine girdi. AK Parti, kuruluş aşamasında bu milletin geleneksel değerlerini ve birikimini merkezi düşüncesi yaptı. İnsani ve Mili tecrübelerimiz Türkiye’nin politik sahnesine taşındı. Şimdi ise, toplumun birçok katmanı, AK Parti’nin birikiminden faydalanabiliyor. Bir toplumu besleyen SİYASETİ üretmek hakikaten önemli bir tutum. AK Parti, kendisini sürekli dinamik tutmakla şunu söylüyor aslında; “Türkiye’ye ve meselelerine kafa yoruyorum”. Bu tutum, içinden çıktığı topluma karşı ahde vefanın bir ifadesidir.

Uzun yıllar mahkûmiyeti ve mahrumiyeti dillere pelesenk olan Çorum, samimi ve işlevsel gayretin değiştirdiği illerin başında geliyor. 13 yıldır Türkiye’nin bütününde olduğu gibi Çorum’da da ciddi yatırımlar var. Bu hakkı teslim etmekle beraber, Çorum’daki değişimin asıl sebebi, AK Parti’nin şehre ve insana dair felsefesinin derinliğini iyi anlayıp, eyleme döken Belediye Başkanı Muzaffer Külcü. Çorum, siyasetin en muğlâk ifadelerinden biri olan ‘hizmet’ kelimesinin karşılığını nihayet buldu. Memleketine ‘iyi güzel ve doğru’ işler yapabilme kaygısını tavrıyla, ufkuyla yansıtan başkan Külcü; 21. Yüzyıl politik karakterinin dışında bir siyasetçi… Popüler söylemler ve popüler eylemler yerine Gaston Bachelard’ın “Mekanın Poetikası’nda” belirttiği; “sahip olduğumuz mekânları”, “rakip şehirlere karşı savunduğumuz mekânları”, kısaca “sevdiğimiz mekânları” Çorum’a kazandırdı.

Eskilerin ifadesiyle “Şehrü’l – emin” olmak, yalnızca şehri düşünmek veya sadece şehirde yaşayanları düşünmek değildir. Her iki değeri birbiriyle meczetmenin tam karşılığıdır, şehrü’l- eminlik… Parkta çocuğuyla birlikte dinlenmek isteyen bir annenin, engelli evladının eğitimini ve sosyal hayatını düşünen bir babanın, daha nezih ortamda ticaretini gerçekleştirmek isteyen bir tüccarın, bakıma muhtaç olan yaşlı bir amca-teyzenin, elinden tutulması gereken gençlerin yaşamına değer katan hizmet sunabilmektir. Bütün bunlar bilgi-birikimle birlikte güçlü bir hassasiyet gerektiyor.

Zamanın ruhunu ve çağı iyi okuyarak insan(lar)ın taleplerini yerine getirmek, mekana ve insana karşı özel bir sorumluluk taşımak başlı başına bir meziyet… Çünkü insanın ve mekânın iyigüzeldoğru’sunu belirleyen iradenin hangi değerleri referans aldığı önemli. AK Parti iktidarına kadar insanlarımızın, şehirlerimizin, kasabalarımızın ve köylerimizin iradesini, “Temiz havaya çıkmak isteyene, soğuk algınlığından bahsedenler” yönlendirdi. Yöneticilerin bu tavrı yüzünden, soğuk alacağız korkusuyla temiz havaya çıkamadık. Pencere kıyığından gelen kalem kadar havanın, hizmet rüzgârı olarak sunulması başarıdan ziyade başarının hikâyesiydi. Külcü, bunlara tevessül etmedi. Çorum’un dört bir yanında, belediye tarafından yapılan yatırımların, muhakkak hayatımıza sağladığı bir faydasının olması bunun izi.

Bir insanın, “yorulduğun zaman, başka bir işe başla” emrine tabi olması hem şehir için hem de insanlarımız için önemsenmesi gereken bir nimet. Hülasa, belediye’nin yaptıklarını gözlerine güvenen görebilir.

Ama gözlerden önce gönlüne güvenenler ise hakikati daha net görebilir…

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner165