Saatci, “Cahiliye dönemlerinde bile kutsal aylarda kan dökülmemiştir. Masum insanların kanının dökülmesine seyirci kalınması asla kabul edilemez. Bütün dünyayı yaşanan vahşete 'dur' demeye davet ediyoruz.” dedi.

Mısır'da yapılan darbeyi kınayan Saatci, açıklamasında şu görüşlere yer verdi; “Şehitlere Allah’tan rahmet diliyoruz. Artık dünyanın, BM'nin, Avrupa'nın, Amerika'nın, insan hakları kurum ve kuruluşlarının bu dramı, vahşeti ve katliamı görmesi gerekmektedir. Darbeye, darbe demeyenler, akan kana seyirci kalanlar da en az Mısır'daki askeri darbenin sorumlusu Genelkurmay Başkanı Abdulfettah El Sisi kadar kirlidir. Darbe değil demokrasi isteyen masum insanları öldürmek nasıl bir caniliktir. Kendi halkını katleden darbecilere, dünyanın, BM'nin, Avrupa'nın, Amerika'nın, insan hakları kurum ve kuruluşlarının 'dur' demesi lazım. Yaşanan bu dramı, vahşeti ve katliamı görmezden  gelmek mümkün değildir.

Hürriyet ve Adalet Partisi başından itibaren şiddete hiç bulaşmadı. Şimdi General Sisi, onları iç savaş çıkarmak için kışkırtıyor. Bu oyuna gelmemeleri lazım. Yani darbeciler, yaptıkları darbeye karşılık bulamadığı için, 'Tahrir  Meydan'ında darbe olsun' diyenlerin büyük çoğunluğunun da artık Tahrir Meydanı'nı terk etmesine dayanamadıkları için şimdi yeniden Tahrir Meydanı'nı doldurmaya ve iç savaş çıkarmaya çalışıyor. İhvan'ın sağduyulu olması lazım, halkı sağduyuya çağırması lazım. Bu oyuna gelmemesi lazım. Burada Sisi'nin ve Sisi'ye destek veren uluslararası güçlerin, Mısırda halkı birbirine düşürerek bir savaş çıkarma ve şiddet oyunu girişimi var. Memur-Sen olarak Mısır'da yapılan darbeyi kınıyor, şehitlere Allahtan rahmet geride kalan yakınlarına başsağlığı, sabır ve sükûnet diliyoruz. Bu vesileyle bir daha, bütün dünya Müslümanlarını birliğe, beraberliğe, sağduyuya ve yardıma, Müslümanları katledenleri de insanlığa ve insafa davet ediyoruz. İnanıyor ve biliyoruz ki zafer inananlarındır.”