Bakan ‘efsane’ dedi, Karaman araştırdı

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk 'ülke efsanesi' dedi. İlahiyatçı yazar hemşehrimiz Hayrettin Karaman araştırdı, sordu ve köşesine taşıdı

04 Temmuz 2019 Perşembe 12:38
Bakan ‘efsane’ dedi, Karaman araştırdı

İlahiyatçı yazar hemşehrimiz Hayrettin Karaman, İsmet İnönünün Cumhurbaşkanlığı döneminde imzalanan Fulbright Eğitim Komisyonu ile ilgili bitmek bilmeyen iddialarla ilgili ulaştığı bilgileri köşesinde yazdı.

İsmet İnönü döneminde 1949 yılında Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri arasında imzalanan ikili anlaşma gereği kurulan Fulbright Eğitim Komisyonu tartışması devam ediyor.

"Eğitim politikalarını ABD belirliyor" iddiası

Bir kısmı halen yürürlükte olan bu sözleşme gereği TC milli eğitiminin ABD’ye teslim edildiğini, sözleşmede yer alan ABD heyetinin kabul etmediği hiçbir programın ve müfredatın bu ülkede uygulanamayacağını iddiası yıllar boyu konuşuldu.

Bu çarpıcı iddia Yeni Şafak'ın ilahiyatçı yazarı Hayrettin Karaman'ın da gündeminde. Sözleşmenin maddelerine yazısında veren Karaman, "Benim bu maddelerden anladığım karşılıklı bilgi, tecrübe ve araştırmacı mübadelesinden ibaret." ifadelerine yer verdi.

"Tamamen hür çalışıyoruz"

Eğitime ambargo iddiasını Milli Eğitim Bakanlığında üst düzey bir isme soran Karaman, aldığı cevabı köşesinde paylaştı: “Ben yıllardır bu dairede program, müfredat, kitap konularıyla meşgulüm, bizim üstümüzde böyle bir sözleşmenin gölgesi mevcut değildir, tamamen hür olarak çalışıyoruz.”

Ziya Selçuk: Gerçekten bir şey yapıyorsak bunu biz yapıyoruz

Karaman ayrıca Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ziya Selçuk’un Fulbright Komisyonu hakkında gelen soruya verdiği cevabı köşesinde aktardı:

“Bir tek soruyla yol haritamızı anlayabiliyorsanız… Şimdi bakın Ful ve Bright ne güzel isim değil mi? Koyarken düşünmüşler. Fulbright Komisyonu şehir efsanesi değil, bu ülke efsanesidir. Gerçekten bir şey yapıyorsak bunu biz yapıyoruz. Ben Ankaralı bir ülkenin evladıyım. Bunu Ankaralılar yapıyor emin olun, bunu yapmayan da biziz. Bunu Erzurumlular, İzmirliler yapıyor. Elbette bazı dışsal faktörler harekete geçmek isteyecektir. Bu dışsal faktörler bizi etkilemek isteyecektir, ben onların kendi vazifeleri ile meşgul olduklarını düşünüyorum. Bizim milli vazifemiz var, bu ülkeye borcumuz var. Bizim defterimizde böyle bir şey yazmıyor.”

Kaynak: İnternethaber

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Ahmet 2019-07-04 13:16:05

Fulbright komisyonu efsanesi bir kenara dursun bu program kapsamında üniversitelere gelen akademisyen olmayan ama akademisyen diye yutturulan ajanları görmek lazım. Hatırlıyorum ki Reha hocamız ilk fulbrightçılar geldiğinde kendilerinin üniversitenin İngilizce yayınlarının imlalarını düzelteceğini söylemişti. İyi ama gelenler İngilizce öğretmeni değil ki imla düzeltsin. Peki ne yapıyorlar? Üniversitede gerçekleşen bilimsel gelişmeleri anında Amerika'ya raporluyorlar. ODTÜ ingilizce öğretmenliği mezunu yerli hocalarımız İngilizce öğretmeni olmayan Amerikalılardan çok daha hakimler ingilizcenin dilbilgisine. Buraya da bir değinilse hoş olur.

Avatar
Eğitimci 2019-07-04 18:39:58

Bu eğitim sistemini biz yapıyorsak keşke Amerikalılar yapsa diyesim geliyor

Avatar
Karşı Köyün Delisi 2019-07-05 05:38:00

Aman aman 'Eğitimci' kullanıcı isimli kardeşim. Sen de Rahmetli Kadir Mısırlıoğlu hoca gibi yanlış anlaşılabilirsin. Mesela o da dedi ki 'yunanlılar galip gelseydi ancak bu kadar zarar verebilirlerdi' ama ne anladılar 'keşke yunanlılar galip gelseydi' anladılar. Bir de H. Karaman Hoca Memlekette her konuda birşey deyip görüş belirtmek zorunda mı yav, Vakıf toplantılarından vakit bulabiliyorsa demek.