ELVAN YILMAZ
Ülkemizde gerçek anlamda gazetecilik yapmanın büyük tehlikeli sonuçları vardır.
Soru soran, arayan, kovalayan gazeteciyi bekleyen maalesef sadece acıdır. Hakikate tutkuyla bağlı, dürüstlüğünden taviz vermeyen gazeteci; bizim ülkemizde kötülüklere mahkum edilir…
Büyük gazeteciler yaşı büyük olanlar değil, her zaman en yürekli olanlardır. Büyük gazeteciler düşüncelerinden dolayı kimseye hesap vermeyenlerdir; bedeli ne olursa olsun.
Yakın bir zamanda eski bir dostla hasbıhal ediyoruz. Kendisi siyasetçidir. Bazı gazetecilerin birileri hakkında elinde bazı aleyhte haber olduğunu, bu haberin yayınlanmamasının ise bir bedelinin olduğunu ifade ederek kendilerinden para istendiğini söyledi.
(Bu eski dostun söylediklerinin bir kısmını burada pas geçtiğimi de hemen belirteyim)
Biz bunu biliyor idik. Elbette içimize sızmış gazeteci kılıklıları tehdit ve şantajcıları da biliyoruz. Bunun dışında nasıl başka şekilde insanları dolandırdıklarını da biliyoruz.
Bu adam-lar gazeteci olsa…
BİR: Elinde ne bilgi varsa yazar… Elindeki haber donesinde iftira, karalama yoksa eğer.
İKİ: Namuslu gazeteci tehdit etmez, şantaja başvurmaz (namus sadece bacak arasında değildir.)
ÜÇ: Kişinin özel hayatı ailevi hayatı kendini ilgilendirir. Ta ki, kamusal alana zarar verene kadar…
Yangına su taşıyan karınca vardı bilirsiniz, işte o su döküldü, karınca da öldü.
Şunu da biliyoruz…
Bir insanın onuru varsa her yerde vardır, yoksa hiçbir yerde yoktur.
Demirin tuncuna, insanın p..ne kaldık ise, bu yine bizim acizliğimizden, çaresizliğimizdendir. Çok laga luga yapmamak lazım. Aczimiz, cellâdımızdır…
Nihai konumuza gelelim…
Gazetecilik hobi değildir. Biz birilerini sevmediğimiz ya da onlardan nefret ettiğimiz için bu işi yapıyor değiliz. Bu bizim mesleğimiz olduğu için gazeteciyiz. Bu mesleğim etik kodları ve sorumlulukları var.
Hiçbir haber gazeteciye sebepsiz yere verilmez. Biri size bir haber ulaştırdığında, haberin kimin çıkarına hizmet ettiğini, kimin karşısında olduğunu iyi tahlil ettikten sonra yayınlanmalı. Ne için kullanıldığınız bilinmeli.
Siz verdikçe, o-nlar daha fazlasını isteyecektir. Biatın sınırı yoktur, köleliğin sınırı yoktur.
Malcolm X’in şöyle alengirli sözü var; “Eğer, dikkatli olmazsanız, gazeteler, mazlumlardan nefret etmenizi, zalimleri ise çok sevmenizi sağlar.”
Oysa sorun çok basittir…
İsa çarmıha gerilip öldükten üç gün sonra tekrar dirilir ve dirildiği günün akşamında onbir havarisine görünür. Havarilerine selam veren İsa onlara söyle seslenir; “Alın, işte size kutsal ruh! Bağışlayacağınız günahlar bağışlanmış olacak, bırakacağınız günahlar ise kalacak.”
Ancak Hz. İsa’nın 12 havarisinden birisi aralarında yoktur. O da Didimos adıyla anılan Thomas’tır. Şüpheci Thomas diğer havarilerin yanına geldiğinde ona anlatılanlara inanmaz. Şüpheci Thomas diğer havarilere şöyle der; “Ellerinde çivi izlerini görmedikçe, çivilerin yerine parmağımı değmedikçe ve böğrüne elimi dokunmadıkça size inanmayacağım” der. Ta ki, İsa vücudundaki yaraları Thomas’a dokundurana kadar.
Gazeteci Hz. İsa’nın havarilerinden kuşkucu Thomas gibi olmalı…
Şüphe varsa, şüphe yoktur!
Kuşkusuz…
Kişileri, kurumları eleştirirken, kendi patronunuzu ne kadar eleştirebildiğinizle sınırlı tutun. Kendi patronunuza soramadığınızı başkalarının patronuna da sormayın. Patronunuzun köpeği olmayın.
Çünkü; yaşamdaki en yüce sanat, insanın kendisi olarak kalabilmesidir. Zor olan ruhsal esarettir; fiziksel tutsaklık geçicidir.
Bilirim ki; irade kişiliğin temel taşıdır; iradesi başkasının elinde- hakimiyetinde olanlar saf değiştirmeyi meslek edinmiş, acınası ahlaksızlardır.
Son sözüm şudur: Bu şehirde şeytani bir huzursuzluk var…
Bakınız burası çokomelli…
EDİT: Bundan önceki yazıda, ‘Kimin neresinden yalarsanız, orası sizin kimliğiniz olur’ demiştim. Ancak şu cümleyi unutmuştum: Yalayanın mumu, sonsuza kadar yanar…
Enik gazeteciler ve emik gazeteciler etik gazeteciler diye üçe ayrilirlar.Enikler zaten belli eder kendini.Emik gazeteciler emerler yalarlar.Yalamak için yaratılmıştır. Enik ler havlarlar, ulurlar, ısırmaya çalışırlar.Emikler genelde bagirmazlar nazik kibar şekilde emer ve yalarlar.Bir de etik gazeteciler vardır.İnceler gercekcidirler. 2
Sayfa haberi yoktur.Gerçek insana değer katan genel geçerli işler yaparlar. Her zaman saygı ve sevgi görürler.
Güzel olmuş ama bi konuya değinmemişsiniz. Gelişen teknoloji ile birlikte erişebilirlik sınırların azalması herkezi haberci yapmıştır. Falanca partini gazetesi,X belediye başkanının gazetesi ve tv si, Y müteahhitin gazetesi sitesi,Z cemmatinin gazetesi ve dergisi,T hükümetin ajansı diye giden bir süreç içerisinde ekmek parası için çalışan kendi kişiliğinden feragat etmiş insaların yaptığı bir iş haline gelmiştir habercilik.
Hangi internet sitesi kimin tetikçisi/ yalakası belli...Gazeteciyim diye geçinen komik adamlar var.
Biz biliriz o gaze -tecileri mesala menfaat için el altından onun bunun enikliğini yapan gaze -tecilleri nasıl mı enikliklik yapar. Kemik veren siyah -setçi ve para-cani abisinin menfaatleri için bir anda canavar bir kemik yallayicisi olur.Ona verilen komut ısliktır.Duyar duymaz koşa koşa kemigini kemirmek için salyasini sağ sola akıtır. Üç kuruş için kurşun asker olur.Bazen sağdan bazen soldan ısırır.Dün havladigina bugün patisini verir.Mesala abisinin ahlaksızca kurduğu kumpas ve ahlaksiliklarini, hirsizliklarini görmez. Namuslu, şerefli insanlara havlar.Korkaktirlar karşı sına çıktığın zaman hoşt it dediğin zaman enikler.Eğer bu enikleri bulmak isterseniz haysiyet yoksunu kisilerin çöplüğünde kemik yalarken görebilirsiniz.Bu enikler çok sabahatkar değillerdir.Kimin kemiğinde et çoksa onun kemiğine koşarlar.Kiş kişlendiği zaman hemen havlar.Sonra aç susuz şekilde onun bunun masasında konsluk yapar.Bu enikler herkesle yatar.Çakal sırtlan, çıyan yaladiklari abileri işi bitince bunları sokağa atar.Sonra bu eniklerin güdüsü kemiktir.Bazen bunlara taş yenince enik hakları var enikler zulüm görüyor derler.Bir kaç enik sever çakal kınama yayınlar.Bu enikler aç kalınca cesaretlenir.Ben şöyle havlarim, ben şöyle ısırırım, bak buna havladim, bak bunu ısırdım diye övünür. Bir kemik için yapmayacağı enikliklik yoktur.Amma taşı yiyince enikliyerek kaçar.Sonra uzaktan uzaktan havlar bu enikler insan olanlardan korkarlar.Genelde çakalları çok severler.Bu enikler gelir geçerdir.Bu enikler çok yaşamazlar ya bir kamyon çarpar ya uyuz olur, yada her gören taşlar bunları.enikliklik böyle bir şey.
gazetecilik eğitim,bilgi,birikim,ve kalem gücü gerektirdiği kadar,cesaret doğruluk ve karekterde gerektirir. bunların hepsi birarada olan ise nadir bulunur.ancak çorum şartlarında bunu yapan bu şartları sağlamaya calışan sayısı ise yok denecek kadar azdır.bunlardan birkaçı da babercim 19 da vardır.
Sayın Yılmaz, keşke şu gazetecileri açıklasan bizde bilsek.
Hatta keşke Zeki Gül'de birilerini işe alırken bunları yazsaydın.
Burası çokomelli zamanında Külcü'ye de övgüler dizen gazeteciler vardı kimdi onlar !!!
Eş dost gazetecinin hatrına sen hiç haber yapmadı öylemi? Aldığın haberi araştırmadan yazmadın yani hiç? Laf çokta lafa bakıyom adama bakıyom yazmaya değmez sana bu kadar yeter. İsadan başka örnek bulamayan adam tc de çorumda gazeteci işte napalım.
Bazı yorumcular Elvan’ın yazısını anlamamış olacak eleştirmiş. Tekrar okuyun. Zeka testine girmiş olursunuz. Size iyi gelecektir eminin. Habercim19 dan düzgün bu işi yapan kaç site var. Ben Ankaradan Çorum’u bu siteden takip ediyorum. Bazıları haber diye gazeteci diye bizlere yutturulmaya çalışılıyor.