Hitit Akademi Derneği seminerleri sürüyor. Derneğin bu haftaki konuğu Yrd. Doç. Dr. Özlem Sir Gavaz oldu. Gavaz seminerde, ‘Gündelik Hayata Yansıyan Geleneksel İnançlarımız’ konulu bir sunum yaptı.

Hititler’den hatta onlardan çok daha önce Anadolu’da yaşayan Hattiler’den bu yana Anadolu’da halen var olan gelenek, görenek ve halk inanışlarının bu toprakların dört bin yıllık kültürel serüvenini ortaya koyduğunu belirten Gavaz, “Yağmur duasından, çiğdem bayramına, muska ve nazarlıktan, kurban seremonilerine, tanrı  kabartmalarından Hacivat ve Karagöz’e, dini ritüellerden köy seyirlik oyunlarına, mitolojideki kahramanlardan, töre ve inanışlara kadar birçok ayrıntı sadece kültürler arası etkileşimi ve sürekliliği göstermekle kalmaz aynı zamanda iç içe geçmişliği ve ayrışmazlığı gözler önüne serer.” dedi.

Dünyanın ilk sirk gösterilerinin Alacahöyük kapı girişinde bulunan ortostatlarda tasvir edildiğini de vurgulayan Gavaz, şunları söyledi; “Günümüzde halen yöreden yöreye değişen halk oyunları kıyafetlerinin Hitit tasvirlerinde var olması sadece tesadüf müdür? Kral ve kraliçenin tapınağa girmeden önce abdest alması, tapınak mekânının ve görevlilerin temizliği, ahlaki değerlere ve erdeme gönderme yapan Kaneş Kraliçesi Öyküsü, evlilik öncesi ve sonrası işlemler: kız isteme, söz kesme, nişan, evlenme, çeyiz, boşanma, levirat ve iç güveysi, hepsi Hititlerden günümüze aktarılan kültürel mirasın birer örnekleridir.

Ayrıca; Hititçe metinlerde sıklıkla geçen fal ve kehanet, lanet ve beddua gibi olguların çoğu, günümüzde halen varlığını sürdürmekte ve sadece dinsel inanışlardan ötürü şekil değiştirmektedir.”