İftira haberciliğine tepki!

Hitit Üniversitesi Rektörlüğü; Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Yönetim ve...

21 Ocak 2015 Çarşamba 11:32
 İftira haberciliğine tepki!



Hitit Üniversitesi Rektörlüğü; Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Yönetim ve Organizasyon Bölümü Yerel Yönetimler Programında görevlendirilmek üzere açılan sınava birincilikle kazanan Ensar Vakfı Başkanı Halil İbrahim Aşgın, Çorum’da yayın yapan Yaylahaber adlı internet sitesi ile Oda TV’de yayınlanan Seyfettin Mete imzalı haber ve yorumların mesnetsiz iftara ve yalanlardan ibaret olduğunu iddia etti. Aşgın, açıklamasında Eğitim Sen’i de eleştirdi.





Ensar Vakfı Çorum Şubesi Başkanı Halil İbrahim Aşgın, hakkında çıkan haberlerle ilgili Hakimiyet’e değerlendirmelerde bulundu.





www.corum hakimiyet.net’te yer alan haber şöyle:





TARTIŞMASIZ ŞEKİLDE BİRİNCİ OLDU





Kamuoyunun önünde, son derece şeffaf ve objektif değerlendirmeler sonucunda gerek ön değerlendirme ve gerekse yazılı sınav sonucunda açık ara birinci bir şekilde öğretim görevlisi olarak atanmaya hak kazandığını belirten Aşgın, “Hitit Üniversitesi Rektörlüğü; Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Yönetim ve Organizasyon Bölümü Yerel Yönetimler Programında görevlendirilmek üzere 23.12.2014 tarihinde Öğretim Görevlisi kadrosu için ilana çıktı. Bu ilan başta üniversitemizin internet sitesi olmak üzere YÖK internet sitesinde ve memurlar.net gibi birçok uluslar arası sitede, şahsımı tarif eder mahiyette değil, çok genel koşullarla, "kamu yönetimi mezunu olmak ve yerel yönetimlerde yüksek lisans yapmış olmak" koşullarıyla yer aldı. Nitekim benimle birlikte birkaç kişinin daha müracaatı oldu. 09.01.2015 tarihinde birden fazla kişinin müracaatı bağımsız Jüri tarafından ALES ve Lisans not ortalamaları dikkate alınmak suretiyle ön değerlendirilmeye tabi tutuldu. Hitit Üniversitesi'nin resmi internet sitesinde ilan edilen ön değerlendirme sonucuna göre 79,74 puanla tartışmasız birinci sırada yer aldım. Benden sonraki arkadaşımızın puanı 75,54 idi. 13.1.2015 tarihinde yapılan yazılı sınava da birden fazla kişi katıldı. Nitekim yazılı sınav sonucunda ALES, lisans not ortalaması ve yazılı sınav birlikte değerlendirildi ve 80,70 puanla yine tartışmasız bir şekilde birinci olarak süreci tamamladım. Benden sonraki arkadaşımız ise 73,62 puanda kaldı. Neticede son derece açık ve şeffaf bir süreç sonucunda Hitit Üniversitesi Öğretim Görevlisi olarak atanmaya hak kazandım.” dedi.





İŞTE O RAKAMLAR





Şahsını haksız ithamlarla suçlayanların bir gün pişman olacaklarını belirten Aşgın, “İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü lisans mezunuyum. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kamu Yönetimi Bölümü Anabilim Dalı, Yerel Yönetimler Bilim Dalında "5393 Sayılı Belediye Kanunu Çerçevesinde Yerel Özerklik Açısından Belediyelerimiz" başlıklı tezimi savunarak yüksek lisansımı tamamladım. Halen Hitit Üniversitesi'nin ilk doktora öğrencisi olarak 2011 yılında başladığım doktora programının sonuna yaklaşmış bulunuyorum. İnşallah kısa süre içerisinde tezimi savunarak doktora programımı da tamamlayacağım. Lisans not ortalamam 73,78. Yüksek lisans not ortalamam 82,25. Doktora not ortalamam 93,62. ALES puanım 82,34. ÜDS (Yabancı Dil) Puanım 85,00. Bu kadroya, yerel yönetimler alandaki donanımım ve yukarıda belirttiğim puanlarımla, başka birçok aday gibi, müracaat ettiğimde takdir göreceğimi beklerken bir kısım çevrelerin haksız ve mesnetsiz iftiralarına maruz kalacağımı hiç düşünmemiştim.” dedi.





MESNETSİZ VE UYDURMA YAYINLAR





Aşgın, açıklamasında şu değerlendirmelerde bulundu: “





“12.01.2015 tarihinde  yaygın bir internet sitesinde şahsımı; haksız, hukuksuz ve mesnetsiz bir şekilde ve suçlayıcı bir üslupla gündeme taşıyan bir haber yapıldı. Sanal bir tape (Uydurma belge)oluşturmak amacıyla yapıldığını düşündüğüm haber baştan sona yalan ve iftira ihtiva etmekte ve şahsımı haksız bir şekilde itham etmektedir. Açıkçası beni tanıyan hiçbir kimsenin itibar etmeyeceği bu haberden dolayı açıklama yapmayı düşünmemiştim. Çünkü yalan ve iftira dolu bu haberi dikkate değer bulmamıştım. Ancak geçtiğimiz günlerde yerel medyaya da yansıyan Eğitim Sen Çorum Şubesi kaynaklı açıklamalar da gösterdi ki; önce sanal tape (uydurma belge)oluşturulmak, ardından da bu sanal tapeye istinaden mesnetsiz ve uydurma yayınlar yapılarak gerek şahsım ve gerekse üniversitemiz şaibe altında bırakılmak istenmektedir. Bu açıklamayı kendimi savunmak için değil Çorum kamuoyunun gerçekleri bilme hakkına saygım nedeniyle yapıyorum. Yoksa haberde geçen iddiaları, iddia edenlerin ispat etme yükümlülüğü vardır. İddialarını ispat edemeyenler için de kamuoyunun kullandığı tabirler malumdur.





BAŞVURU HERKESİN HAKKI





Ulusal bir internet sitesindeki haberde Ensar Vakfı Çorum Şubesi Başkanı ve Ak Partili olmam bir suçmuş veya bu zikredilen kurumlarla ilişkim bana üniversitede açılan kadroya müracaatımda bir avantaj sağlamış gibi yer veriliyor. Oysa bir sivil toplum örgütünün başkanı olmak ya da bir siyasi partiye mensup olmak ya da sempati duymak asla suç değildir. Hiçbir ilanda da falanca Vakfın başkanı ya da falanca siyasi partililer müracaat edemezler diye bir şart yoktur. Ben de mevzu öğretim görevliliği ilanında böyle bir şart görmedim. Bu ilanlarda koşullar açıkça belirtilir ve bu koşulları taşıyan herkes müracaat edebilir. Kaldı ki; haberde geçen mensubiyetler benim gocunduğum değil müntesibi olmaktan onur duyduğum mensubiyetlerdir. Şartları tutan her Türk vatandaşının ne kadar hakkı ise benim de o kadar hakkım olduğunu düşünerek bu ilana başvurdum.





İŞTE O SONUÇLAR





Hitit Üniversitesi Rektörlüğü; Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Yönetim ve Organizasyon Bölümü Yerel Yönetimler Programında görevlendirilmek üzere 23.12.2014 tarihinde Öğretim Görevlisi kadrosu için ilana çıktı. Bu ilan başta üniversitemizin internet sitesi olmak üzere YÖK internet sitesinde ve memurlar.net gibi birçok uluslar arası sitede, şahsımı tarif eder mahiyette değil, çok genel koşullarla, "kamu yönetimi mezunu olmak ve yerel yönetimlerde yüksek lisans yapmış olmak" koşullarıyla yer aldı. Nitekim benimle birlikte birkaç kişinin daha müracaatı oldu. 09.01.2015 tarihinde birden fazla kişinin müracaatı bağımsız Jüri tarafından ALES ve Lisans not ortalamaları dikkate alınmak suretiyle ön değerlendirilmeye tabi tutuldu. Hitit Üniversitesi'nin resmi internet sitesinde ilan edilen ön değerlendirme sonucuna göre 79,74 puanla tartışmasız birinci sırada yer aldım. Benden sonraki arkadaşımızın puanı 75,54 idi. 13.1.2015 tarihinde yapılan yazılı sınava da birden fazla kişi katıldı. Nitekim yazılı sınav sonucunda ALES, lisans not ortalaması ve yazılı sınav birlikte değerlendirildi ve 80,70 puanla yine tartışmasız bir şekilde birinci olarak süreci tamamladım. Benden sonraki arkadaşımız ise 73,62 puanda kaldı. Neticede son derece açık ve şeffaf bir süreç sonucunda Hitit Üniversitesi Öğretim Görevlisi olarak atanmaya hak kazandım.





ŞAİBE ATMOSFERİ YARATMAK





Başta yerel bir internet sitesi olmak üzere bir kısım medya daha ön değerlendirme sonucu ilan edilir edilmez, yazılı sınava girmeden sanki bir şaibe varmış gibi atmosfer yaratmak kastıyla harekete geçerek daha önceki hiçbir öğretim elemanı alımında hiçbir şekilde haber yapılmayan ön değerlendirme sonuçlarını sitelerine taşıdılar. Ardından birçok iftirayla, yalanla dolu ve yine şaibe atmosferi yaratmak ve üniversitemiz ve şahsıma zarar vermek düşüncesiyle bir yaygın internet sitesinde gerçeklik, hakkaniyet ve ahlak yoksunu bir habere imza atılarak sanal tape (uydurma belge)oluşturma düşüncesiyle hareket ettiler. Ardından bu haberi mesnet göstererek Eğitim Sen Çorum Şube Başkanı hakkımda gerçeklikten ve hakkaniyetten uzak bir basın açıklamasında bulundu. Bu açıklamada şahsımla ilgili gerçeklikle alakası olmayan bölümün aslını ve doğrusunu bilen sorumlu yerel medyamız bu habere gazetelerinde yer vermedi. Ben bu tutumları nedeniyle kendilerine teşekkür ediyorum. Bir kısmı ise muhtemelen açıklamanın içeriğine dikkat etmeden bu açıklamayı gazetelerinde aynen yayınladılar.





ŞEFFAF, OBJEKTİF DEĞERLENDİRME ve SONUÇ





Görüldüğü gibi kamuoyunun önünde, son derece şeffaf ve objektif değerlendirmeler sonucunda gerek ön değerlendirme ve gerekse yazılı sınav sonucunda açık ara birinci bir şekilde öğretim görevlisi olarak atanmaya hak kazandım. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü lisans mezunuyum. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kamu Yönetimi Bölümü Anabilim Dalı, Yerel Yönetimler Bilim Dalında "5393 Sayılı Belediye Kanunu Çerçevesinde Yerel Özerklik Açısından Belediyelerimiz" başlıklı tezimi savunarak yüksek lisansımı tamamladım. Halen Hitit Üniversitesi'nin ilk doktora öğrencisi olarak 2011 yılında başladığım doktora programının sonuna yaklaşmış bulunuyorum. İnşallah kısa süre içerisinde tezimi savunarak doktora programımı da tamamlayacağım. Lisans not ortalamam 73,78. Yüksek lisans not ortalamam 82,25. Doktora not ortalamam 93,62. ALES puanım 82,34. ÜDS (Yabancı Dil) Puanım 85,00. Bu kadroya, yerel yönetimler alandaki donanımım ve yukarıda belirttiğim puanlarımla, başka birçok aday gibi, müracaat ettiğimde takdir göreceğimi beklerken bir kısım çevrelerin haksız ve mesnetsiz iftiralarına maruz kalacağımı hiç düşünmemiştim. Bu şer odaklarını ve onların değirmenine su taşıyan işbirlikçilerini Çorum kamuoyunun vicdanına ve Allah'a havale ediyorum. Ben bundan sonraki süreçte Hitit Üniversitemizin gelişimine ve daha iyi noktalara taşınmasına, önceden Çorumlu bir birey olarak katkıda bulunmaya çalıştığım gibi, bundan sonra akademisyen olarak çaba göstereceğim. "Yaratılanı yaratandan ötürü sevme ve kim ne derse desin ve ne yaparsa yapsın herkes hakkında yalnızca iyilik düşünme" felsefem asla değişmeyecek. Beni haksız ithamlarla suçlayanlar bir gün yaptıklarından dolayı pişman olur ve özür dilerlerse Onlara Hz. Yusuf'un geçmişte kendisini kuyuya atan kardeşlerine dediği gibi "Size bugün hiçbir başa kakma ve kınama yok" diyeceğim ve hepsini affedeceğim. Bugünü sabırsızlıkla bekliyorum.





28 ŞUBAT’TA ENGEL OLDULAR, SESLERİ ÇIKMADI





Akademisyenlik benim 28 Şubat sürecinde çalınmış bir hayalimdi. Bu hayalime ulaşmanın mutluluğu içerisindeyim. Bin yıl süreceği söylenen 28 Şubat sürecinin ilk yılında İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesini henüz bitirmiş Marmara Üniversitesinde yüksek lisans yapan genç bir akademisyen adayı olarak o günkü adıyla Gazi Üniversitesi Çorum İ.İ.B.F.'ye araştırma görevliliği sınavına başvurdum. Başvurduğum kadroya 2 kişi alınacaktı, 7-8 başvuru oldu. Birinci aşama yabancı dil sınavıydı. Bu sınavdan 3-4 kişi geçtik. 2. Aşama bilim sınavıydı. Bu aşamada 2 kişi başarılı olduk ve mülakata 2 kişi kaldık ve 2 kişi alınacaktı. İsmi ben de saklı jüri başkanı mülakatta soru sormak yerine bana "yabancı dilin var, bilim sınavında iyi bir kâğıt vermişsin ancak hakkında hiçbir referans yok, kusura bakma seni alamayacağız" dedi. Ben de Çorumlu olduğumu, Çorum'da herkesin beni tanıdığını, referansımın dil sınavı, bilim sınavı ve Türkiye'nin en seçkin üniversitelerinde aldığım eğitimim olduğunu söylediysem de bu referansların hiçbiri kabul görmedi. Böylece çok arzuladığım araştırma görevliliği hayalimden mülakat aşamasında vazgeçmek zorunda bırakıldım. Ancak bu gün olmazsa bir gün mutlaka diyerek Çorum'da akademisyen olmayı hedef olarak önüme koydum. Benimle birlikte bu sınava girenler ve çok yakın çevrem ve dostlarım dışında hiç kimse yaşadığım bu haksızlık ve adaletsizliği bilmez. Ben bunun bugüne kadar hiçbir zaman lafını bile yapmadım. Bu durumdan dolayı kimseye kırılmadım, küsmedim. Bir yandan ticari faaliyetlerime devam ederken, diğer yandan ALES'lere ve yabancı dil sınavlarına girdim. Yüksek lisansımı tamamladım, şimdi doktoramı bitirmek üzereyim. Çok objektif ve şeffaf olduğuna inandığım bir süreç sonunda, 28 Şubat sürecinde benden haksız bir şekilde çalınan hayalimi gerçekleştirmenin mutluluğu içerisindeyim. O gün, uğradığım haksızlık ve hukuksuzluğa karşı, Rabbim dışında, başvuracağım hiçbir mercii, bana ve benim gibilere sahip çıkacak hiçbir medya kuruluşu vs. yoktu. Kimse "durun, bu çocuklara haksızlık yapıyorsunuz" falan da demedi, diyemedi. O gün araştırma görevlisi olarak başlayanlar bugün doçent ya da profesör oldular. Akademisyen olmak için, elimde olmayan nedenlerle maalesef biraz geç kalmış olabilirim ama geç de olsa hayalime ulaşmamın mutluluğunu yaşıyorum, Rabbime hamd ediyorum. Yaşadığım bu mağduriyeti açıkçası anlatmak istemezdim, çünkü hayatım boyunca hiçbir zaman mağduriyet edebiyatı yapmadım, yapılmasından da hoşlanmam. Elbette herkes vazifesini yapacak. Birileri birilerine zulmedecek. Ancak mazlum ve mustazaflar için sabır ve mücadele yolu yolların en güzelidir. Ben bu mağduriyetimle içime kapanıp, batsın bu dünya şarkıları dinleyip arabesk takılmak, birilerini suçlamak yerine sabır ve mücadele yolunu tercih ettim. Elhamdulillah her zaman sabredenlerle birlikte olan Allah tercih ettiğim bu yolun neticesinde akademisyen olma hedefime beni ulaştırdı. Hedefime ulaşmış olmanın mutluluğunu dostlarımla birlikte doyasıya yaşıyorum. Anlıyorum ki bu netice birilerini üzdü. Fazlasıyla hak ettiğime inandığım bu netice nedeniyle üzdüğüm insanlar için de yapacak bir şey yok. Onlara da ancak "sizi üzdüğüm için üzgünüm" diyebiliyorum.”







Son Güncelleme: 21.01.2015 11:38
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
EROL TAŞKAN 2015-01-21 12:57:11

halil i̇brahim aşgın kardeşimizin samimiyetine de dürüstlüğüne de hem şahidiz hem de kefiliz allah'ın izniyle. o'nunla ilgili iddiaları mala ile sürseler zerresi halil i̇brahim'in üzerine sıvanamaz. dedikodudan beslenip, kendilerince karanlık senaryolar yazanlar, bilsinler ki halil i̇brahim'i onlara yedirmeyiz. zaten güçleri de yetmez fakat biz yine de üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirme şansı bulduğumuz için kardeşlik adına hem mutluyuz hem de başarılarıyla gurur duyuyoruz. sen başın dik alnın açık olarak yürü kardeşim. bizim gurur duyacağımız kardeşlerimize ihtiyacımız var ve sen onların önde gidenlerindensin.

Avatar
Ömer Tanlı 2015-01-21 14:37:04

erol kardeşim sen eskiden böyle değildin. sana sonradan bişeyler oldu. diktin, aktın, paktın, kimseyi böylesi savunmazdın, bence eski haline dön. yalaka basına bir isim daha ekleme bırak bu gibi şeyleri başkaları dile getirsin )))))))

Avatar
kemal 2019-03-25 14:51:14

alaca gıda bölümünbe öndeğerlendirmede 9. sıradaki kişi alındı. öyle birinci gelen alınıyorsa alacaya 1 ,2,3,4,5,6,7,8 elenedi 9 kişi alındı.

banner165