Prof. Dr. Çağlar’ın kaleminden Çanakkale

Çorum Türk Ocağı Başkanı Prof. Dr. İrfan Çağlar, ‘18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehadet Kavramı’ üzerine bir yazı kaleme aldı.

16 Mart 2015 Pazartesi 17:32
 Prof. Dr. Çağlar’ın kaleminden Çanakkale


Çorum Türk Ocağı Başkanı Prof. Dr. İrfan Çağlar, ‘18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehadet Kavramı’ üzerine bir yazı kaleme aldı.


İşte o yazı:


Şehadet; Allah rızası için ve yüce değerler adına insanoğlunun kendisini feda etmesi ve gerçek dünyayı seçmesi olgusudur. Şehadet aynı zamanda, düz bir mantıkla anlaşılamayacak ve dünyevi ölçütler üzerinden içselleştirilemeyecek kadar zor bir adanma davranışıdır. Şehadet olgusunun bir imani ve birde kültürel boyutu vardır. Bu bağlamda Türk insanının ve Türk toplumunun zengin bir şehadet arka planının olduğu söylenebilir. Tarihimiz şehadet konusunda yiğitlik örnekleri ile doludur. Çünkü Cenabı Allah bu yüce millete kendini feda etme misyonu yüklemiştir. Tarih boyunca bu millet misyonuna sahip çıkmış ve şehadet şerbetini içmede yarış içinde olmuştur. İşte Yemen Muharebesi, Çanakkale savaşı ve Baş Komutanlık Meydan Muharebeleri şehitlerin şehadet için sıraya girdikleri tipik örneklerdir.


Çanakkale zaferi binlerce gencin ve entelektüel aydının kendisini vatanının kurtuluşu için feda ettiği bir savaştır. Bu özelliğinden dolayı bazı yazarlar Çanakkale Zaferini, aydın soykırımı olarak ta değerlendirirler. Aslında bu argüman doğru bir tespit ya da bir gerçeğin teslimidir. Burada şunu da ifade etmek gerekir ki; Türk milleti Balkanlarda ağaç köklerini kemirerek aç ve bi ilaç şekilde,  Bulgar ve Sırp cellatları ile savaşmış, Birinci Dünya Savaşında farklı cephelerde dünyaya kafa tutmuş ve Kurtuluş Savaşında da Emperyalistlere dersini vererek, bedelini de şehadet şerbeti içerek ödemiştir. Bütün bunlar,  aynı zamanda asil Türk Milletinin planlı bir şekilde soy kırım ve jenoside tabi tutulduğunun ifadesidir. Kimse bu millete hak etmediği soy kırım faturasını yüklemeye çalışmasın. Çünkü tarih mazlum ve mağdur milletin Türk milleti olduğunun ispatı ile doludur.


Çanakkale önemli bir tarihsel dönemeçtir.  Bu savaşla emperyalist güçler, Türk Milleti ile oyun oynanamayacağının farkına varmış ve Kurtuluş savaşıyla da bu kaderi fiilen yaşamışlardır. Emperyalist güçlerin bu savaşlar üzerinden çok geç farkında oldukları husus, Türk Milletinin şehadet olgusunu çok kolay içselleştirebildiğidir. Ölmeyi göze almış toplumlarla mücadele etmek zordur. Çünkü şehadet duygusunun ürettiği güce hiçbir silahın ulaşması mümkün değildir. Türk Milleti, ”Allah yolunda ölenlere ölüler demeyin, çünkü onlar diridirler fakat siz bilemezsiniz” düsturuna inanan ve bu düsturu hayatının merkezine yerleştiren bir millettir. Bu imandan dolayıdır ki milletimiz, savaş meydanlarında en kötü şartlarda bile teslim olmayı hiç düşünmemiştir.


Savaşlarda yüksek ruh hali ve toplumsal asalet duygusu Türk Milletinin şehadeti içselleştirmesini kolaylaştırmıştır. “Ezan Dinmez, Bayrak İnmez, , Şehitler Ölmez ve Vatan Bölünmez” derken bu değerler için gerekirse millet olarak canımızı feda edebileceğimizi ortaya koymaktayız. Şehit cenazelerindeki tekbirlerle de bu olgunun kutsallığını hem bil fiil yaşamış ve hem de paylaşmış oluyoruz. Şehadet gerçekliğine hiçbir toplumun ritüel, duygu ve sembol bağlamında böylesine adapte olabileceğine ihtimal vermek mümkün değildir. Bizi biz yapan da sanırım bu özelliğimizdir.


Rabbim bize yeniden Çanakkale ve Kurtuluş Savaşları verme misyonunu yüklemez ve düşman zulmü ile terbiye etmez. Şehit kanları ile sulanmış bu vatan topraklarının bölünmesine toplumsal irade ile dur demenin zamanı geldi de geçiyor. Silkinelim ve asil bir duruş sergileyerek tarihin bize yüklediği bağımsızlık olgusunu yeniden güçlendirelim.


Bu temenni ile bütün şehitlerimize rahmet diliyor ve Türk Milletinin ebediyen payidar olmasını Yüce Allahtan niyaz ediyoruz. Saygılarımla.



Son Güncelleme: 16.03.2015 17:36
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner165