TOÇBİRSEN’in adı var, kendi yok

Türkiye Tarım Orman ve Gıda Hizmet Kolu Kamu Görevlileri Sendikası Şube Başkanı Necati Gül, “Tarımda TOÇBİRSEN’in adı var, kendi yok.” dedi.

09 Ekim 2019 Çarşamba 16:02
TOÇBİRSEN’in adı var, kendi yok

Türkiye Tarım Orman ve Gıda Hizmet Kolu Kamu Görevlileri Sendikası Şube Başkanı Necati Gül, “Tarımda TOÇBİRSEN’in adı var, kendi yok.” dedi.

Memur Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın toplu sözleşme görüşmelerinde kamu çalışanlarını hüsrana uğrattıktan sonra yaptığı Çorum ziyaretinde ekonomiden tek bir cümle bahsetmeyerek kılık-kıyafete değindiğini belirten Gül, açıklamasının devamında şu görüşlere yer verdi;

“Kamu çalışanları, her türlü taleplerini toplu sözleşme süreci sonucunda nihayete erdirir. 2020-2021 yıllarını kapsayan 5. Toplu sözleşme süreci; yetkili ancak etkisiz Memnun-Sen’in beceriksizliği ile kamu çalışanları açısından hüsranla sonuçlandığı herkesin malumudur.
Bu beceriksizliğinin üstünü örtmek için il il dolaşan Memnun-Sen’in Sayın Genel Başkanı 21 Eylül’de Çorum’a geldi. Kendilerince bir dizi faaliyetlerde bulunan Genel Başkan; ilimizde yaptığı konuşmalarda kamu çalışanlarının özellikle içinde bulundu ekonomik durumdan hiç bahsetmedi. Çünkü kamu çalışanlarının iki yılını kaybettirdi. Bunu kendiler de çok iyi biliyor. O yüzden de ekonomik konularda cümleyi bırakın kelime bile kurmuyor.
Peki neden bahsetti biliyor musunuz?
Kamu çalışanlarının onca problemi varken kılık kıyafet yönetmenliğinin kaldırılmasından. Sözde sivil itaatsizlik yapıp altı yıldır serbest kıyafet ile kurumlara gidiyorlarmış.
Önce şunu söyleyeyim. Devlete itaatsizlik olmaz. Daha neyi nasıl talep edeceklerini bile bilmiyorlar. Kimsenin kamu düzenini ve çalışma barışını bozmaya hakkı yok. Önce sendikacılığı öğrenin.
Gelelim konuya.
Peki serbest kıyafet uygulaması yapıyoruz derken tarım iş kolunda doğru söylüyorlar mı?
O zaman şöyle soralım.
Konfederasyonunuza bağlı ve konuşma yaparken de yanınızda bulunan TOÇBİR-Sen Şube Başkanınız ve aynı zamanda Tarım Orman İl Müdürlüğünde Şube Müdürü pozisyonunda olan kişi; her an araziye çıkma ihtimali olan personele takım elbise giyip kravat takacaksın diyor mu ? Demiyor mu?
Öğretmen, top sakalıyla, doktor, kulağındaki küpesiyle, bir başkası, yırtık bluejeans kot pantolonuyla, bir kucak kirli sakalıyla, burnundaki hızmasıyla kurumuna giderken; bu söylediğim şekilde bile değil; sadece, çalıştığımız kurumun çalışma şartlarına uygun kılık kıyafetle daireye gelmek istiyoruz. Yine arazi şartlara uygun kıyafet için; giyinme / soyunma odaları yok, elbise dolapları yok, duş alma kabinleri yok deyip; takım elbise giymesi gereken, rol model olan öğretmen mi ? Ziraat Teknikeri mi? takım elbise giymesi gereken doktor mu? veteriner hekim mi? Takım elbise giymesi gereken veri hazırlama memuru mu? Tozlu raflar arasında iş yapan anbar memuru mu? diyerek sendikacı tavrı mı gösteriyor? Yoksa; Emret komutanım tavrı mı gösteriyor? Yine hali hazırda idareci konumundaki  eski ve mevcut  şube yönetim kurulu üyeleri ve işyeri temsilcileri; her an araziye çıkma ihtimali olmasına rağmen, bu söylediğiniz serbest kıyafet kararınıza katkı sağlıyor mu? Sağlamıyor mu? Yoksa grantuvalet arz-ı endam mı ediyorlar?

Tarım İl Müdürlüğünde yaşananları biliyoruz. 28 Şubat zihniyeti! Dün başörtüsünü çıkartmaya çalışıyordu. Aynı zihniyet ne olursa olsun bugün kravat taktıracağım diye uğraşıyor. Arasında fark yok. Şunu da söyleyeyim. Sizler de çok iyi bilirsiniz ki biz takım elbise giymeyi de kravat takmayı da sever, nerede nasıl giyileceğini de iyi biliriz. Bunu cümle alem de iyi bilir. Bu konuda tevazu yok. İhtiyaç  olana da dün olduğu gibi, bugün de ders de verir, ücretini de almayız.

Ancak; gerekçeniz ve yönteminize katılmıyor olsak da, aldığınız kararın arkasında durma erdemliği içinde, sendikacılık adına, bir dik durma cesaretini gösterin. Göz önünde başka, perde arkasında başka tiyatro oynamayın. Şube başkanı dahil yönetim kurulu üyeleriniz kararın arkasında değilse, üyeleriniz ne yapsın? Biz; tarlada, bağda, bahçede, ahırda ya da ağılda; takım elbise olmaz diyoruz, siz sivil itaatsizlik diyorsunuz. Gerekçelerimiz farklı. Haydi! var mısınız?
Gerekçelerimiz farklı olsa da kamu çalışanlarının aynı noktada buluştuğu hakları için ortak hareket etmeye.

Bizim önde olma gibi bir hastalığımız yok. Her türlü ortamda ön safta siz olabilirsiniz. Gerekirse ben yaptım da diyebilirsiniz. Biz yanımda olun diyorsanız yanınızda; arkamızda ol diyorsanız arkanızdayız. Yeter ki kamu çalışanları haklarını elde etsinler. Evet diyorsanız, zaman kaybetmeden her türlü iş birliğine hazırız.

Yok deyip, emret komutanım diyecekseniz, o zaman ortalıkta sendikacıyım diye gezmeyeceksiniz. Nokta.!”

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Yazık kamusen 2019-10-09 18:34:14

Vah yazık kamusen hükümete tek laf edemeyen kamusen sadece MEMURSEN üzerinden siyaset yapıyor yazık yazık

Avatar
Okan 2019-10-09 19:40:46

Memursen kukla bunu biliyoruz fakat sizde farklı değilsiniz . Hiçbir sendika kendisini kurduran siyasi yapı aleyhine bir laf edemiyor. Bağımsız bir sendika yok . Ayrıca Elektrik doğalgaz akaryakıta yüzde elli zam gelirken Enflasyon nasıl yüzde 9 çıkar .

Avatar
Çorumlu 2019-10-09 20:24:27

Sanki diğer sendikalar bir işe yarıyor. Hangi sendika ne zaman kendi personelinin bir problemini çözdüki acaba.