ELVAN YILMAZ (elvanyilmaz_19@hotmail.com)
Çorum’un havaalanı sevdası bir duruluyor, sonra tekrardan hırçın Karadeniz dalgaları gibi kayaları dövmeye başlıyor.
Son bir yıldır havaalanın güncel boğuntusuyla yaşayıp gidiyoruz.
Merzifon havaalanı sivil uçuşlara açılmadan önce, sivil trafiğe açılsın diye yazıp çizenlerle, konuşanların bir kısmı, şimdilerde Çorum’a ‘havaalanı isteruuk’ demeye başladılar.
Tatava yapıyorlar.
Suçlular suçunu örtmek için çok daha fazla bağırırlar. Huyları öyle.
E gözümün nurları, Merzifon havaalanına verdiğiniz enerjiyi o vakitlerde niye Çorum’a havaalanı yapılması yönünde vermediniz, Merzifon’a harcadınız bütün enerjinizi? Yeni mi uslarınız gövdenizin üstündeki mekanizmaya takıldı?
Şehrin valilerini, milletvekillerini, il başkanlarını, belediye başkanını, söz sahibi bürokratlarını neden Merzifon’a yönlendirip, daha sonra Çorum havaalanını günah keçisi gibi yine onların kucağına attınız?
Neyin uykusundaydınız?
O çok istediğiniz Merzifon havaalanı bumerang oldu başımızda patladı. Bu halinizle kuzuyu rapor eden, kurda benziyorsunuz.
Merzifon işi sizlerin eseridir. Tarih bilen bilir: Kral 16’ncı Louis giyotinin bıçak tasarımını yapmıştı ve aynı giyotin kralın kellesini almıştı. Merzifon da sizin kellelerinize oturdu.
Plasebo, ilaçlara farmasötik biçimlere sokulan fakat gerçekte ilaç olmayan etkisiz bir maddedir. Yani yalancı ilaç.
Merzifon havaalanı Çorum için bir Plasebo’ydu, yalandan esti, bu şehrin insanlarına plasebo’yu verdiniz şimdilerde, günah çıkarıyorsunuz.
Ortada çok sorunlu şöyle bir durum var;
Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çorum’a geldiğinde, ‘kardeşim Merzifon’u açın dediniz açtık, daha ne istiyorsunuz’ derse ne olacak?
Kimse ayıklayamaz o pirincin taşını. Lakin tarih sizi ayıklayacaktır.
Durun daha bitmedi.
İbrahim Tatlıses’in ‘İbo Şov’u yaptığı dönem programa bir profesör konuk olmuş, Tatlıses her zamanki boş konuşan tavrıyla: “profesör bey, okumuş adamsınız, bilirsiniz. Termosa soğuk su koyduğumuzda suyu soğuk tutuyor, sıcak su koyduğumuzda suyu sıcak tutuyor. Termos suyun soğuk ya da sıcak olduğunu nasıl anlıyor?” dediğinde.
Profesör cevap vermişti: “ Çok basit! Siz elinizi suya soktuğunuzda onun sıcak veya soğuk olduğunu anlamaz mısınız?”
Tatlıses: “Anlarım ama benim aklım var”
Profesör cevap vermişti: “E o kadarcık akıl termosta da var.”
Sizler Çorum’un havaalanı ihtiyacını ancak Merzifon havaalanı sivil trafiğe açılsın-a kadar anlamışsınız.
Merzifon asla Çorum’un gerçek gereksinimini karşılayamadı / karşılayamaz. Avutucu ya da oyalayıcı şeyler, gerçek gereksinimlerden uzaktır.
Gerçek gereksinimler ancak gereksinim duyulan şeylerle karşılanır, o da Çorum’a yapılacak havaalanıdır.
28 Ocak ola hayrola. Amerika’da ünlü Ford Müzesi’nde ağzı tıpalı bir deney tüpünün üstünde bir etikette şunlar yazılıymış: Edison’un Son Nefesi.
28 Ocak Çorum’un son nefesidir.
Eğer rüyalar gerçekleşmez ise, bilin ki, Çorum yerine ilk Merzifon’u işaret edenler, bu şehrin tek,‘hava alanı’ olacaktır. Yazık!
Olayın bu yönünü hiç düşünmemiştim. Belki bu yazı ben ve benim gibi düşünmeyenleri olaya bakış açımızı değiştirebilir. Doğruya doğru.
28 ocakta bu iş oldu oldu yoksa uçağı havada görmeye devam. Merzifon havaalanına fit olanlar bunun vebalinin altından zor kalkar.
Elvan, Çorum yerine Merzifon havaalanı sivil uçuşlara açılsın diye uğraşan kimdi Mehmet Yolyapar. Bugün senin yazının üzerine yazı yazıp günah çıkarmış. Yok iyi niyetli istekti Merzifon havaalanın açılmasını istemek diye falan filan.
çoruma havaalanı yapılmazzzzzzzz hiç kimse rüya görmesin
Ya alırsınız 28 Ocak’ta sözü ya da Yozgat’tan gider gelir 300 bin alacalı, sungurlulu, Merzifon’a talim artı 1 milyon Çorumlu.. osmancıklı , size kalmış, yatırımlar da rüyada artık, belediye dükkan açar o kadar
28 Ocak java alma günümüz olacak bay Elvan.