‘Belediye Başkanı Külcü beraat ederse ne olacak?’ başlıklı yorumumuzun ardından, Külcü hakkındaki suçlamalardan beraat etti.
Bugünü net analiz edebilmek ve gelecekte neler olabileceğini kestirebilmek için geçmişi şöyle bir hatırlamak gerekiyor.
Baştan başlayalım: Külcü işbaşına geldikten kısa bir süre sonra birçok mevzuda dedikodular, söylentiler, rivayetler ve iddialar ortaya atıldı.
Şehir efsanesi şeklinde belirli çevrelerde konuşulan iddiaların ortaya çıkışında, yayılma hızında, gündemde tüm sıcaklığıyla zinde tutulmasında parti içi muhalefetin hamlelerinin yanı sıra, Külcü’nün şeffaf olmaması, kişilik özellikleri, vs. başkaca nedenlerin etkisi olabilir.
İddialardan bir kaçının yargıya taşınmasından sonra dedikodular bir anda kesiliverdi, ancak şehirle başkanı arasında güven problemi had safhaya ulaştı. Peki tüm bunlar yaşanırken Külcü elini kolunu bağlayıp oturdu mu? Elbetteki hayır.
Tedbir aldı
Milletvekilliği döneminden gelen siyaset ve bürokrasi bağlantılarını Belediye Başkanlığı ile tekrardan güncelleyen Külcü, makamının sağladığı nüfuz ve imkânı en iyi şekilde değerlendirdi. İddiaların yükseldiği dönemlerde gerek dış, gerekse parti içi muhalefete karşı tedbirlerini geliştirdi. Partisinin il teşkilatı ile arasında sorun yaşarken, merkez ilçe ve kadın kollarında farklı durum yaşandı. İlçe ve belde belediye başkanları, ilçe teşkilatlarını tarafına çekmeye yönelik çalışmalar yaptı. Kısmen de başarılı oldu diyebiliriz.
Külcü yerelde bunları yaparken genelde de boş durmadı.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve Bekir Bozdağ ile geçmişte var olan ilişkilerini sürdürdü. Her ne kadar parti genel merkezinin kararı olsa da, Dil Edebiyat Derneği’ni kurdu, aktif çalışmalara imza atılmasına zemin hazırladı, derneğe ivme kazandırdı. AK Parti Teşkilat Başkanı Ekrem Erdem ile teşriki mesaisini artırdı. Teşkilâtla aralarında olup bitenlerin tek taraflı, yanlı olarak aktarıldığını iddia etti, kendisini yine kendi penceresinden izah etme fırsatı buldu. AK Parti Grup Başkan Vekilleri ile bizzat görüşerek yaşanan gelişmeleri anlattı, izah etti, hatta ikna ettiği söylendi.
Faruk Özkader bağlantısı
Sön dönemde kadim dostu Faruk Özkader vasıtasıyla AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ile de diyalog kurdu. Kurtulmuş’un son Çorum ziyareti Özkader’in yaptığı aracılığın yansıması olarak yorumlandı. Külcü, partisinin anket yaptırdığı şirketlerle anlaşarak kendisini sorgulattı. Projelerini hızlandırdı, icraatlarını somutlaştırdı, kararlı bir yönetim anlayışına sahip olduğu izlenimini verdi, yaptıklarını fasılalı olarak kamuoyuna anlatmaya özen gösterdi. Yerel basını kendi lehine dizayn etme gayretini sürdürürken, milletvekillerini de kazanmaya gayret etti.
Son dönemece girerken ciddi yaralar alan, aldığı darbelerin oluşturduğu travmaları pansuman etmeye gayret eden Külcü, en nihayet yargılandığı davalardan beraatle çıktı. Bundan sonra da muhtemelen karşısındaki cepheye karşı yeni stratejiler geliştiriyordur.
Murat Yıldırım’ın durumu
AK Parti’de yerel seçimler için adaylık başvurularının 1 Ekim-1 Kasım arasında yapılacağı deklare edildi. Hem Başkan Külcü’nün yeniden adaylığı hem de yeni isimlerin ortaya çıkabilmesi AK Parti Teşkilat Başkan Yardımcısı Çorum Milletvekili Murat Yıldırım’ın siyasi geleceğinin netleşmesine bağlıydı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 3 dönem vekillik yapanları belediye başkanlıklarına düşündüğünü açıkladı, ancak sayıyı sınırlı tuttu. Bilhassa mevcut bakanlardan bazı isimlerin bazı önemli şehirlere aday gösterileceği ifade edildi.
Kulislerden en son Başbakan’ın üç dönemi tamamlayan tüm vekillere her şeyin belediye başkanlığı veya milletvekilliği olmadığı, süreci sona eren vekillerin bundan sonra sivil toplum kuruluşlarında aktif görev almaları mesajını verdiği bilgisi geliyor. Gelişmeler Yıldırım’ın belediye başkan adayı olmayacağının kesinleştiği anlamını taşıyor. Zor bir ihtimal olsa da, Başbakan mevcut aday adayları arasında hiçbirini uygun bulmazsa, belki Murat Yıldırım’ı işaret edebilir.
Yıldırım’ın izleyeceği yöntem
Murat Yıldırım’ın bundan sonraki süreçte izleyeceği yöntem, geçmişte öğrencisi olan, bir zamanlar siyasette aynı çizgide hareket ettiği Külcü’nün yeniden başkan adayı olmasını doğrudan etkileyecek. Yıldırım’ın özel sohbetlerinde partisinin genel-geçer ilkeleri açısından Külcü’nün tekrar aday yapılmaması için makûl gerekçelerinin olduğunu konuştuğu biliniyor.
Külcü’ye kapıları tamamen kapatan Yıldırım’ın, başkan adaylığı için yeni, alternatif isimlerin ortaya çıkmasını arzu ettiği söyleniyor. Hatta Çorum’dan iki, Ankara’dan iki bürokrat ve bir kaç ismin Yıldırım’ın yanı sıra adaylık sürecinde belirleyici olan bazı isimlerle görüştükleri söyleniyor.
İl Teşkilatı
AK Parti İl Teşkilatı’nın Külcü ile arasında yaşanan ayrışma herkes tarafından malum. Taraflar dışarıya kavgalı görüntü vermemek için siyaseten birliktelik tablosu çizse de, seçimler yaklaştıkça içten içe kılıçların çekildiği, manevraların sürat kazandığı, mücadelenin had safhaya ulaştığı gözleniyor.
AK Parti İl Başkanı Ahmet Sami Ceylan’ın, ufak tefek itirazları olsa da, siyasi istikbali için genellikle Murat Yıldırım’ın görüş ve düşüncelerini benimsediği anlaşılıyor. Yıldırım’ın dönemi tamamlandığında Ceylan da eski gücünü kaybedeceğini biliyor. Ceylan, Belediye Başkan adaylığını düşünse de, kendisini milletvekilliğine hazırladığından, yeni dönemde şahsına muhalefet değil, destek verecek bir ismin belediye başkan adayı olmasını tercih ediyor.
Faruk Özkader unsuru
Belediye Başkanı Muzaffer Külcü ile başkan adaylığı yarışında araları bozulan, daha sonra yeniden sulh yaparak aynı zeminde buluşan AK Parti eski İl Başkanı Ekonomi İşleri Başkan Yardımcısı Faruk Özkader de siyasetin renkli aktörlerinden birisi elbette.
Külcü’nün, yakın arkadaşı Özkader’den başkan adaylığına destek vermesini istediği, durumunun riske girdiği takdirde, Murat Yıldırım’ın hamlelerine karşı Özkader’in başkan adayı olarak çıkmasını istediği konuşuluyor.
Yıldırım hep karşılarında
Külcü-Özkader ikilisinin manevralarını istedikleri gibi yapmaları beklenemez. Murat Yıldırım’ın Külcü gibi Özkader’e de soğuk baktığı, hatta yıllarca destek vererek siyasette bir yerlere taşıdığını düşündüğü her iki öğrencisinin vefasızlığından yakındığı dilden dile dolaşıyor. Yani hem Külcü hem Özkader, atacakları her adımda hocaları Murat Yıldırım’ın çıkışlarını gözetmeleri, onun enselerinde olduğunu bilmeleri gerekiyor.
Bu arada Külcü’nün ilk dönem adaylığında etkili olduğu söylenen isimlerden Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’tan, yeni dönemde aynı ölçüde destek bulamayacağı, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın ise katkılarının süreceği iddiaları var.
Kafkas’ın pozisyonu
Külcü’nün ilk dönem başkan adaylığında etken olduğu bilinen isimlerden bir diğeri AK Parti Çorum eski Milletvekili Sağlık Bakan Yardımcısı Agâh Kafkas.
Kafkas’ın o dönemde, Faruk Özkader ile Muzaffer Külcü arasında tercih yaptığı, Çorum’un ağabeyi sıfatıyla Külcü’nün adaylığına onay vermeden önce, hem propaganda döneminde hem de başkan seçildikten sonra partisinin ilkelerine halel getirecek hiçbir olumsuzluğa zemin hazırlamaması uyarısında bulunduğu belirtiliyor.
Kafkas bu dönem için de belirleyici bir güç. Ancak Külcü’nün başkan seçildikten sonra uyarıların bir çoğuna kulak asmadığı, hakkında çıkan iddialardan sonra da Kafkas’ın sert tepkisine maruz kaldığı öne sürülüyor. Velhasıl Kafkas’ın da Külcü’nün yeniden aday olmasına AK Parti’nin duruşuna arızalar çıkardığı gerekçesiyle sıcak bakmadığı dillendiriliyor.
Başbakan isterse…
Bu arada Kafkas’ın, belediye başkan adaylığı gibi bir düşüncesinin olmadığı rahatlıkla söylenebilir. Kafkas’ı Çorum’a aday yaptırabilecek tek güç, Başbakan’ın ‘aday ol’ talimatı olabilir.
Görüşleri sorulacak olan isimler arasında yer alan AK Parti Çorum Milletvekili Cahit Bağcı’nın da Külcü’nün tekrar aday olması hususunda olumsuz olmasa bile, olumlu bir görüş belirtmesi ihtimal dışı.
Uslu’nun tavrı belirsiz
Geriye önemli bir güç olan TBMM İdare Amiri Çorum Milletvekili Salim Uslu kalıyor. Uslu’nun başından bu yana Külcü’ye olumlu baktığı, ancak mesafeli bir duruş sergilediği, çetrefilli mevzularda ölçülü hareket ettiği hissediliyor.
Uslu’nun önümüzdeki süreçte Külcü’ye karşı gelişen cepheye ne kadar direnç göstereceği, yeniden aday olması için hangi ölçüde destek verip ısrarlı olacağı muallak.
Netice?
Sonuç olarak, Çorum’un AK Parti siyasetinde yer alan aktörleri üç aşağı beş yukarı bildik simalar. Memleketin kaderini etkileyecek ehliyetli, donanımlı, hakka, hukuka, ilkelere, adalete, iş yapma yeteneğine sahip yeni yüzlerin, yeni isimlerin, etkin ve yetkin isimlerin icazeti olmadan, bir çemberle kuşatılan iktidar siyasetinin içine girebilmesi çok zor görünüyor. Çorum’un yönetiminde söz sahibi olan veya olacak isimleri belirleyen güçlerin de bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da böyle bir gayretin içinde oldukları maalesef söylenemez. Çünkü güç sahipleri, kendilerine sonsuz itaat eden, muhalefet yapmayacak, sözlerinden çıkmayacak, yönlendirebilecekleri aktörler istiyor. Ne de olsa memleketin geleceği sonraki(!) iş…
habercim19.com
Son Güncelleme: 03.10.2013 15:34
analiz mükemmel olmuş.son derece kibarca anlatılmış.yazılanlardan çok ders çıkarması gerekenler var.ister tekrar aday olsun ister başka bir aday olsun ilk önce dürüst olsun.özelliklede imar komisyonuna gelenler dürüst ilkeli ve çalışkan olsun.
bu yorumu kim yazdı bilmiyoruz ama tesbitlerden anlaşılıyorki çorum siyasetini iyi bilen biri.elinize sağlık.siyasi çıkar çatışmalarından kaybeden çorum oluyor.artık farklı yüzler farklı karakterler görmek istiyoruz.hakkında bukadarşaibe olan bir belediye başkanını akparti umarım tekrar aday göstermez.çorumda dürüt adı hiç şaibeye karışmamış adammı yokki illa muzaffer külcü!!yeni yüzlere fırsat verilmeli.murat yıldırım yeterince siyasetin zirvesinde kaldı.artık işlerinin başına geçsin.my kolejleri onu bekliyor
çorumluya bu kadar haksızlık olmaz hep aynı kişiler etrafında dönüyor siyaset her köşeyi kapmışlar 10 yıldır aynı kişiler allahını seven parti üyeleri lütfen dürüst ve çalışkan insanları işaret ediniz.kendi rantı için eşinin dostunun yerini imara sokmak için kimseyi getirmeyin.kat artışı yapmak için gelmeyin lütfen
a.sami ceylan ve faruk özkader dışında tüm bu isimler siyasetin imkanlarından faydalanmış kişiler. kimsenin benim sıram doldu yeter artık diyecek doygunluğa ulaşmayacagı aşikar üstelik siyasetin tek bir kapısının oldugu o da giriş yönü oldugu değişmez gerçek.üst taraf kazanan takım bozulmaz mantıgını güdecektir haklı olarak o yüzdende yeni isimlerin girmesi ihtimal dışı,çünkü çorum her seçimde üst oy grubunda.şimdiki başkanın adı şaibeye karışmış diyorlar ama tek bir ispatı bile yok mahkemelerce,hep söylentiden ibaret acaba meyve veren agac taslanıyormu sorusuda var?çorumda tek gerçek ak partiden kim adaysa başkan o olacagı gerisi hikaye.
harika bir yazı olmuş tespitler mükemmel hakikaten yeni yüzler yeni yüzler yeni yüzler bunu halk kaç kere daha söylemeli yeni yüzler tabii ama çorum için çalışacak donanımlı kişilerin artık çorum siyasetinde adını duymak istiyoruz
siyasette dün dost olanların bugün birbirlerinin kuyusunu nasılda kazdığını hep birlike izliyoruz..çıkarları aynı doğrultuda olanlar dost(sahte).dün çok samimi olan farukla muzaffer bey aynı yere göz dikince(belediye başkanlığına)nasılda ayrıştılar.dostluk filan kalmadı.ama bugün bitti sanılan faruk özkader siyasette yer bulunca muzafferle birbirlerini sevmeselerde dost oluverdiler.çünkü birbirlerinin desteklerine ihtiyaçları var.yazık çorumun kaderi bunların elinde
basiret mi desek feraset mi ne lazım şu ana kadar yorum yapanlara????? adamlar oturmuşlar afedersiniz eşek üzerinden kuru sıkı atıyolar. belediye hizmetleri açısından çorum hizmette geri kaldı diyene söylenecek hiçbir şey yok. 1980den bu tarafa yaşı yetenler objektif bir değerlendirme yaparsa bundan 10-15 yıl sonra hatırlanacak isimler t kılıççı ve m külcü olur kanaatiindeyim. son 5 yılda yapılan belediye hizmetlerini çorumlu görmüyorsa bile benim şehir dışından gelen misafirlerim takdir ediyor. teşekkürler sayın külcü, yolun açık olsun
yorumcuya bir soru sormak istiyorum. "kafkasın sert tepkisine maruz kaldığı öne sürülüyor."denilmekte ve tepkiden bahsedilmemekte,tepki neye yapılmıştır