Turizmdeki başarının kalıcılığını korumak ve elde edilen başarının sürdürülebilirliğini sağlamaya yönelik çalışmalar ve arayışlar devam ediyor ve edecek. Türkiye 2023 Turizm Strateji Belgesi ile konu bir takvime ve sistematiğe bağlanırken kitle turizmi yanında alternatif turizm alanlarında gelişme elde etmek üzere, önemli teşvikler ve destekler sunulmaya devam ediyor.

Bu çerçevede dünden bugüne tüm gelişmeleri gözlemlemek yanında alternatif turizmin kırsal kalkınmaya etkisi konusunda ilk bilimsel makalemizi kaleme alalı yaklaşık 20 yıl oldu.  Burada ekonomik önemi yanında bir niş alan olarak baharat turizminden bahsetmek istedim. Çünkü dünyadaki örneklerine baktığımızda hakikaten kayda değer bir gelir ve söz konusu alana önemli bir talep söz konusu. Yazımızı rakamlara boğmayacağım ancak 2018 yılında Uluslararası Kırsal Turizm Kongresi ve Kırsal Ağ(network) konularında düzenlenen toplantı ve kongrelere katılarak sunumlar yaptık. Yine geçtiğimiz yıllarda önemli sayıda yurt içi ve dışındaki kırsal turizmle ilgili çalışmalarda yer almak söz konusu oldu.

2016 yılında Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen ve 25 pilot ili kapsayan “Itri-Tıbbi Bitkiler ve Boya Bitkileri Yetiştiriciliğinin Geliştirilmesi Projesi”nin Temel Eğitim Programına katılmıştım.  Bu kapsamda Türkiye’nin hemen her bölgesinden gelen teknik elemanlara yönelik eğitim çalışmamızda kırsal turizmle ilgili olarak baharat turizmi (spice tourism) konusunu anlattığımızda, tıbbi ve baharat bitkilerin sadece gıda ve sağlıkta tedaviye destek  amaçlı bir üretim alanı olmadığı konusu belirginleşmiş ve katılımcıların baharat turizmi konusuna ilgilerinin arttığını izlemiştim.

Ülkemizin mevcut toprak ve su kaynakları ile biyoçeşitlilik durumu dikkate alınarak, küresel rekabet gücünü arttırmak, uluslararası piyasaların talep ettiği kalite ve özelliklerde ıtri ve tıbbi bitkiler ile boya bitkileri üretimini sağlamak ve uluslararası pazarda sahip olunan biyolojik çeşitliliği avantaja dönüştürmek için, Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü  tarafından başlatılan Tıbbi Bitkiler ile Boya Bitkileri Yetiştiriciliğinin Geliştirilmesi Projesi” önemli bir farkındalığa yol açtı. Proje kapsamında farklı illerden gelen tarımla ilgili mühendisler; tıbbi ve aromatik bitkiler yetiştiriciliği, doğadan toplama kuralları, yayım teknikleri ve çiftçi eğitim çalışmaları, gıda mevzuatı, bitkilerin tıbbi amaçlı kullanım ilkeleri, ekonomi ve pazarlama, standart ve belgelendirme gibi temel konularda eğitimler aldılar.

Eğitim programında olmamasına rağmen “Kırsal Alanda Alternatif Geçim Kaynakları ve Kırsal Turizm” başlıklı konferans kapsamında baharat turizmini de ele almamızın, önemli bir alanda yapılabilecekler konusunda katılımcılara ışık tuttuğunu söylemek mümkündür. Tabii konferansımızda; gelişmiş ülkeler dahil olmak üzere pek çok ülkede kırsal turizmin kırsal alanların kalkındırılmasında önemli bir araç olarak kullanıldığını belirterek, kırsal turizmle ilişkili olarak tıbbi ve aromatik bitkilerin de yer aldığı turizm hareketinin dünyada Spice Tourism (Baharat Turizmi) olarak ifade edildiğinden bahsettik ve Türkiye’nin biyolojik zenginlik bakımından dünyada en önde gelen ülkelerden olduğunu, bu potansiyelin kırsal alanda yaşayan insanımız için önemli geçim kaynağı alternatifleri sunduğunu, turizm sektöründe sürdürülebilir gelişimi sağlamak için deniz, kum, güneş turizmi yanında alternatif turizm olanaklarından da yararlanmak gerektiğini belirttik. Özellikle Tarım Bakanlığının yürütmekte olduğu “Itri-Tıbbi Bitkiler ve Boya Bitkileri Yetiştiriciliğinin Geliştirilmesi Projesi” ile aromatik bitki yetiştiriciliğinin ülke genelinde gelişeceği ve bu şekilde kırsal alanda yaşayan insanımıza alternatif geçim kaynağı sunacağından bahisle, söz konusu projenin pilot olarak seçilen illerde kırsal turizmin ve baharat turizminin gelişmesi için gerekli ortamın hazırlanmasına yönelik altyapının oluşturulmasına da büyük katkı sağlayacağına olan inancımızı belirtmiştik. Tabii bugün tıbbi ve aromatik bitkilerin  geliştirilmesine yönelik olarak Bakanlık 38 ili kapsama almıştır ve önümüzdeki yıllarda 81 ilin kapsama alınması söz konusudur.

Turizmin Başkenti Antalya’da Durum

Bugün Antalya’nın Türk turizmi için önemi yadsınamaz ve liderliği ytartışılamaz Ancak Türkiye 2023 Turizm Strateji Belgesi’nde de yer aldığı gibi turizmin kitle turizm dışındaki alanlarda da geliştirilmesi önemli bir çalışma alanı olarak gündemde bulunmaktadır.

Bu kapsamda pek çok alanda olabileceği gibi özellikle baharat turizmi gibi konuların bir alternatif  turizm çeşidi olarak ele alınması önemli olacaktır. Bu çerçevede Antalya’nın turizmdeki liderliğini sürdürmesinin ötesinde, Antalya Markasına değer yükleyecek, içerik ve derinlik katacak baharat turizmi gibi alanlardaki büyük potansiyeli etkin kullanarak, Türkiye’nin turizm strateji belgesinde yer alan hedeflere ulaşmasına katkı sağlamak söz konusu olacaktır.

Bu çerçevede mevcut durumda özellikle aromatik turizm potansiyeli olan bölgeler üzerinde projeli çalışmalar yapmak uygun olacaktır.

Isparta’da Baharat Turizmi Potansiyeli

Yazımıza  2-3 Mart 2016 tarihinde Isparta’da Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı(BAKA) tarafından Isparta’da düzenlenen “Aromatik Bitkiler Çalıştayı”nda dile getirdiğimiz konuyla devam edelim(http://www.sondakika32.com/haber_detay.asp?haberID=5611 ).

Isparta esas olarak baharat turizmi alnından büyük bir potansiyele sahiptir ve son yıllarda iç ve dış turizme konu haline gelmeye başlamıştır. Isparta toplam tıbbi ve aromatik bitkiler konusunda asırlık tecrübesi ve birikimiyle en önemli illerimiz arasında bulunmaktadır. Özellikle gül ve lavanta yetiştiriciliğinde başarı hikayeleri yazan Güneykent ve lavanta yetiştiriciliğinde merkez haline gelmiş bulunan Kuyucak köyünün bağlı olduğu Keçiborlu ilçelerinin yer aldığı Isparta’nın “Aromatik Turizm Bölgesi” haline getirilmesi gereklidir. Bu yöndeki çalışmalar bölgenin cazibe merkezi haline gelerek bölge ekonomisine büyük fayda sağlayacaktır. Bu nedenle  Isparta’nın Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından; Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi ve Turizm Merkezi olarak ilanı gerekmektedir. Tabii Isparta örneğinden hareketle potansiyel alanlarda benzer çalışmaların yapılması da söz konusudur.

Türkiye genelinde aromatik turizm hareketinin sürdürülebilir gelişmesini sağlamak için; kamu dışındaki kuruluşların da irade ortaya koyması ve inisiyatif geliştirmesi önemlidir. Bu bakımdan sektörde yer alan paydaşlar olarak sivil toplum, kamu ve özel sektörün Isparta merkezli bir Aromatik Turizm Tanıtım Grubu’ kurarak güç birliği içinde başarılı çalışmalar yapmaları, sektörün gelişimine önemli katkılar sağlayabilecektir.

Çorum’a  Yönelik Öneriler

Tıbbi ve aromatik bitkiler konusunda Tarım ve Orman Bakanlığı’nın ilgi alanında yer alan Çorum’a özel bir mesaj olarak özellikle uygun tıbbi ve aromatik bitki yetiştiriciliğinin geliştirilmesi üzerinde durulması yararlı olacaktır. Bu çerçevede 2010 yılında pek çok gerekçe ile birlikte  Obruk Baraj Havzasındaki içme suyu ve sulama suyunun sağlıklı muhafazası için Obruk Baraj havzasının “Organik Tarım ve Turizm Bölgesi” olarak (http://arsiv.gidatarim.com/Yazarlarimiz/10067_147_Orhan-Ozcatalbas-Organik-Tarimin-Gunesi-Nereden-Dogacak-!.html ) ilan edilmesinin ve yine 2017 yılında bölgenin  “Aromatik Turizm Gelişim Bölgesi” olarak ilan edilmesinin (https://www.habercim19.com/yasam/obruk-baraji-aromatik-turizm-bolgesi-olmali-h44486.html ) doğru olacağına yönelik görüş paylaşmıştık.

Yine aynı çerçevede tıbbi ve aromatik bitki yetiştiriciliğinin havzada yaygınlaştırılması organik tarımın gelişmesine ve  yaygınlaştırılmasına ortam hazırlayacaktır.  Tabii burada tarım yanında Obruk havzasının turizm potansiyelinin de harekete geçirilmesine yönelik olarak önemli bir değer de ortaya çıkmış olacaktır. Dolayısıyla tıbbi ve aromatik bitkilerin organik tarımla birlikte yaygınlaşması Obruk havzasının cazibesini artıracaktır.

Orta vadede Obruk havzasında özellikle kırsal, kültür ve doğa turizmi kapsamında var olan değerler üzerinden havzadaki özellikle İskilip, Oğuzlar, Dodurga ve Laçin(Şekil 1) ilçeleri “Organik Tarım Bölgesi” ve “Aromatik Turizm Gelişme Bölgesi” olacak şekilde planlanması doğru olacaktır. Burada Isparta’nın Kuyucak Köyünde son yıllarda hızla gelişen lavanta tarımı ve bununla ilişkili olarak aromatik turizm hareketinin ciddi bir örnek olarak dikkate alınması yararlı olacaktır.

Baraj havzası dışında bulunan ancak Kızılırmak havzasında yer alan Osmancık, Kargı, Bayat ve diğer ilçelerin uygun özelliklere sahip alanları da kapsama alınabilir. Buna göre belirtilen bölgede yer alan ilçelerde kalkınma için bir araç olarak kullanılabilecek olan baharat turizmi ve ilgili diğer turizm ve tarım faaliyetlerine yönelik çalışmaların planlanması yararlı olacaktır.

Obruk Aromatik Turizm Gelişim Bölgesi

Yukarıda Isparta için yaptığımız öneriyi Obruk barajı havzası için de yapmak gerekir. Buna göre Obruk havzası için 2019-2023 dönemini kapsayan bir organik tarım üretiminin geliştirilmesi, organik tarım turizmi ve aromatik(baharat) turizmin geliştirilmesini hedefleyen strateji planı hazırlanması doğru olacaktır. Söz konusu planda pek çok başlık yer alabilecek olmasına rağmen aşağıda belirtilen iki konu üzerine odaklanarak süreci yönetmek uygun olacaktır.

a.Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından organik tarım ve tıbbi-baharat bitkileri yetiştiriciliğine yönelik olarak var olan çalışmalar, söz konusu bölgede daha yoğun ve çok yönlü olarak ele alınmalıdır.

b.Kızılırmak Obruk Havzası Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından; Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi ve Turizm Merkezi olarak ilan edilmelidir. Bu yönde çalışılmalara başlanırken “Aromatik Turizm Gelişme Bölgesi” ve “Organik Tarım Turizmiyle Kırsal Turizm” üzerinde odaklanılması yararlı olacaktır.

Sonuç itibariyle unutulmamalıdır ki yukarıda yapılması önerilen bu girişimler hayata geçtiğinde; güzel Çorum’un en az gelecek 50 yılına şekil verecek nitelikli çalışmalar hayat bulacaktır. Bu ise sosyo-ekonomik kalkınmaya dolayısıyla refah artışına yol açacak ve ortaya çıkan eserler “Marka Şehir” olmak yönünde koşmakta olan Çorum için önemli gerekçeler olacaktır.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.