İYİ Parti İl Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada Muzaffer Külcü’nün neden istifa ettirildiğinin açıklanması gerektiği bildirildi.

Açıklamada, bir şehrin belediye başkanının istifasının istenmesinin tüm kamuoyunu ilgilendirdiği hatırlatılarak, “Diğer illerde yaşanmış tecrübelerden biliyoruz ki; şu soru cevaplan(a)mayacaktır: NEDEN!? Bu eylemin etken ve edilgen tarafının, “temel soru”nun tatmin edici cevabını kamuoyuna vermenin (en azından) siyasal bir görev olduğu, bir sorumluluk olduğu zaruretini hissetmeyişleri ciddi bir sorun olarak durmaktadır. “Ben şunları yaptım, bunları yaptım, şöyle iyi çalıştım, böyle iyi işler yaptım… istifa ediyorum.” Bu çelişki, aklı kemiren, vicdanı tırmalayan bir sorun olarak bir köşede duracaktır. Kamuoyu bunun farkındadır.” denildi.

Açıklamanın devamında, AK Parti’nin ilkelerle oynadığı ve ölçüleri bozduğu ileri sürülerek, şu görüşlere yer verildi: “Liyakat/ehliyet”i bozdunuz (sizden önce mükemmel uygulanıyordu demiyoruz); 15 Temmuz vahşetini yaşadık. Ve siz hala adam değiştiriyorsunuz. Adam değiştirmekle sorunun giderilemediğini en azından “15 Temmuz”da görmediniz mi!  Yapılması gereken iyileştirici nitelikte sistemsel bir dönüşüm iken; fırsattan istifade, OHAL şartlarında, içine “çerezler” de koyarak bir paket koydunuz milletin önüne… Oysa siz daha önce büsbütün yeni bir anayasa vadetmiştiniz. Koskoca bir seçim de bunun üzerinden gitmişti. Fakat çıka çıka, eşitsiz koşullarda ve OHAL şartlarında yapılmış bir referandumla, “kuvvetler ayrılığı ilkesi”ni bozan bir sistem çıktı. Adına da dili yormak pahasına “başkanlık” da diyemediniz, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” dediniz. “Sandıkla gelen sandıkla gider” dediğinizde de alkışlayan bir kitleniz var, seçilmişliğini unutup azil de etmeksizin “çekil kardeş” dediğinizde ve muhatabı (o da seçilmişliğini yok sayıp) “hay hay, emredersiniz” dediğinde de alkışlayan bir kitleniz var. Ve siz buna demokrasi diyorsunuz.”