ANLIK DEĞİL, ASIRLIK KARARLAR VERMEK

MUSTAFA DEMİRER/HABER-YORUM

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Hüseyin Yayman’ın geçtiğimiz ay Çorum’a yaptığı ziyarette kentin acilen yeni bir müze binasına ihtiyacı olduğunu öğrenmiş olduk.

Anlatılanlara göre, Çorum, Boğazkale ve Alacahöyük müzelerinde toplam 32 bin adet tarihi eser sergileniyor. Yer sorunu nedeniyle depolarda ise halen 15 bin adet eser bekletiliyor. Gün yüzüne çıkmayı bekleyen kıymetli eserler için de haliyle yeni bir müze binası yapılması gerekiyor.

Gelişmeler üzerine yeni müze binasının mevcut müzenin genişleme alanına yapılmasının uygun olacağı düşünülüyor. İlk akla gelen yer eski müzenin bulunduğu alan oluyor. Lakin eski müze binasının yerine tapu-kadastro hizmet binası işaretlenmesi ve yakında yapım aşamasına geçileceği anlaşılıyor.

Hal böyle olunca muhteşem bir yapıya sahip olan mevcut müzenin yakınlarına yeni bir bina yapılmasının önü kapanıyor. Gelecekte müzenin genişleme alanına giren iki ayrı okulun arsasının yeni müze olarak ayrılabileceği hesap ediliyor.

Öte yandan Ankara’da bulunan ve bu topraklara ait olan Hitit medeniyetine ait eserlerin Çorum’a getirilmesinin yoğun çabası verilirken, yerelde müzeye genişleyecek bir alanı dahi henüz planlayamadığımız anlaşılıyor.

Diyeceğim odur ki, uzmanlar sağlıklı kentleşmenin şehirlerin sağlık, eğitim, konut, sanayi ve diğer sosyal donatılarının 50-100 yıllık perspektifle uzun vadeli planlanmasından geçtiğini söylüyor.

Biz de depolarda 15 bin adet tarihi eseri bekletip mevcut müzemizin genişleme alanını, yani eski müzeyi tapu kadastro binası hizmet binası olarak işaretliyoruz. Ne güzel(!) bir planlama hatası değil mi? Bu türden örnekler maalesef o kadar çok ki…

Kentin istikbaline dair planlar yapılırken anlık değil, uzun vadeli hesaplar yapılabilse, karar vericiler yerel dinamiklerle irtibatlı olabilse bu planlama hataları belki de olmayacak. Böylece de düzgün bir şehirleşmeden bahsedebileceğiz.