‘Uygur Türkleri için umutluyuz’

Yağmur Damlası Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Çorum İl Temsilcisi Ahmet Sözüdoğru...

27 Ocak 2015 Salı 14:38
 ‘Uygur Türkleri için umutluyuz’

Yağmur Damlası Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Çorum İl Temsilcisi Ahmet Sözüdoğru, Taylan’a sığınan Uygur Türkleri’nin durumlarının giderek ağırlaştığını bildirdi.

Sözüdoğru, yaptığı açıklamada, yaklaşık bir yıldır Tayland hapishanelerinde tutuklu bulunan, tek suçları Türk olmak olan ve halen çok zor şartlar altında yaşam mücadelesi veren  soydaşlarımızdan  alınan haberlerin iç açıcı olmadığını,  her geçen gün ağırlaşan yaşam şartları sebebiyle hayatını kaybedenlerin olduğunu, Çin e iade edilme korkusu içerisinde yaşamaya çalıştıklarını belirterek, şöyle dedi:  “Yıllardır Doğu Türkistan’da uyguladığı asimile faaliyetlerini sürdüren kızıl Çin yönetiminin 35 milyon civarı Uygur Türk’ünü katlettiği veya kimliklerini değiştirerek varlıklarına son verdiği biliniyor. Çin işgal yönetiminin 2014 yılında Doğu Türkistan genelinde çeşitli iddia ve suçlamalar ileri sürerek tutukladığı Müslüman Uygur sayısının 27 bin kişi olduğu açıklandı.

Zulme dayanamayarak insan tacirleri vasıtası ile vatanlarını terk eden ve  kızıl Çin zulmünden kaçarak, Myanmar, Vietnam, Laos, Kamboçya üzerinden Tayland, Endonezya ve Malezya’ya giden ve buradan Türkiye’ye ulaşmaya çalışırlarken, Tayland’ta yakalanıp  hapse atılan soydaşlarımızın ülkemize gelmelerine müsaade edilmesi ve girişimde bulunulması adına Yağmur Damlası Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Temsilciliği olarak gerçekleştirdiğimiz ve 5 Ocak tarihinde PTT kanalı ile Başbakanlığa göndermiş olduğumuz mektubumuza Dışişleri Bakanlığı ve BİMER ‘den iki ayrı cevap geldi. Ekte sunduğum cevabın konuyu geçiştirmekten ibaret kalmayacağı ve samimi bir şekilde değerlendirileceği yönünde umudumuzu korumak istiyoruz.

Son günlerde yurdumuzun bir çok bölgesinde yapılan etkinliklerle gündemde tutulmaya çalışılan Uygur Türkleri konusunda öncü olabilmenin mutluluğu ve çözüme bir damlacık katkı verebilmenin huzuru ile yapılan dua ve taleplerin Allah  indinde karşılık bulmasını diliyorum.”

Öte yandan Yağmur Damlası Derneği’ne Dışişleri Bakanlığı ve Başbakanlık İletişim Merkezi’nden (BİMER) Tayland’ta bulunan dindaş ve soydaşlarımız için veriler cevaplar şöyle:

Sayın Ahmet Sözüdoğru,

Soydaşlarımıza kardeşlik, tarihi ve kültürel bağlarımız çerçevesinde her türlü yardım ve destek verilmektedir. Türkiye'ye gelmek isteyen Uygur soydaşlarımıza kapımız her zaman açık olmuştur. Bu çerçevede, Uygur soydaşlarımızın istemedikleri bir ülkeye gönderilmemeleri için gerek Tayland makamları gerek BM Mülteciler Yüksek Komiserliği nezdinde girişimlerimiz sürdürülmektedir. Bilgi edinmeniz rica olunur.

En iyi dileklerimizle,

Dışişleri Bakanlığı;

BİMER’İN CECABI

Sayın Abdullah Koç, 7 Ocak 2015 tarihli mesajınız alınmıştır. Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde yaşayan soydaşlarımızın yaşam koşulları ve bölgede meydana gelen ve toplumsal huzur ve barışı olumsuz etkileyen olaylar her düzeydeki yetkililerimiz ve kurumlarımız tarafından hassasiyetle takip edilmektedir. Uygur soydaşlarımızın kendi anavatanları olan Çin’de huzur, refah, güvenlik ve istikrar içinde yaşamaları ülkemizin en büyük beklentisidir. Çin makamlarıyla temaslarımızda bu husus sürekli olarak gündeme getirilmektedir. Öte yandan, son zamanlarda basına da yansıyan, bazı Güneydoğu Asya ülkelerinde bulunan Uygurlar ile ilgili gelişmeler hükümetimiz ve makamlarımız tarafından başından beri yakından takip edilmekte ve soydaşlarımızın iyiliği ve selameti için sorunun en kısa sürede ve olumlu şekilde sonuçlandırılmasına yönelik her türlü çaba gösterilmektedir. 2014 yılının Mart ayında Tayland’da yakalanan soydaşlarımızı ülkemize kabul etmeye hazır olduğumuz Tayland makamlarına iletilmiştir. Öte yandan, sözkonusu Uygur soydaşlarımızın durumu, ilgili uluslararası kuruluşların da içinde bulunduğu çok taraflı bir mesele haline gelmiştir. Uygur soydaşlarımızın istemedikleri bir ülkeye gönderilmemeleri için gerek Tayland makamları gerek BM Mülteciler Yüksek Komiserliği nezdinde ısrarlı girişimlerimiz sürdürülmektedir. Hassasiyet arz eden birçok boyutu olan bu insani meselenin sosyal medyada ve basında eksik ve yanlış bilgilerle ele alınması her şeyden önce, Sincan Uygur Özerk Bölgesinde ve bazı Güneydoğu Asya ülkelerinde bulunan Uygur soydaşlarımızın durumunu olumsuz etkileyebilmektedir. Bu nedenle, makamlarımızca titizlikle yürütülen çalışmalara itimat edilmesi önem taşımaktadır. Ülkemiz, Uygur soydaşların duygu, inanç ve beklentileri istismar edilmek suretiyle insan kaçakçılığı şebekelerinin kurbanı olmamaları, kendi anavatanlarında huzur ve güvenlik ortamında yaşamlarını sürdürmeleri amacıyla her türlü çabayı sarf etmeye devam edecektir. Konuya göstermiş olduğunuz ilgiye teşekkür eder, bilgi edinmenizi rica ederim.




Son Güncelleme: 27.01.2015 14:47
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.