Bir gün hepimiz yaşlanacağız

Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü 18-24 Mart tarihleri arasında kutlanan Yaşlılar Haftası nedeniyle...

17 Mart 2014 Pazartesi 10:55
Bir gün hepimiz yaşlanacağız


Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü 18-24 Mart tarihleri arasında kutlanan Yaşlılar Haftası nedeniyle bir dizi istatistiki bilgiler verdi, yaşlılığın fiziksel ve sosyal sorunlarına dikkat çekti. Bir gün hepimizin yaşlanacağını hesap edip büyüklerimize karşı hal, hareket ve davranışlarımızı ona göre şekillendirmekte fayda var;


İşte Ali Dinçer’in o yazısı;

İstatistiklere göre dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 10’unu oluşturan yaşlılara, sevgi ve saygıyı dile getirmek için, 1982 yılında WHO (Dünya Sağlık Örgütü) tarafından 18-24 Mart tarihleri arası “Yaşlılara Saygı Haftası” olarak ilan edilmiştir. Ülkemizde de her yıl 18- 24 Mart tarihleri arası “Yaşlılara Saygı Haftası” olarak kutlanmaktadır.

Yaşlılarımız; geçmişimizin tecrübelerini bugünlere aktaran, milli kültür ve değerlerimizi yarınlara taşımamızı sağlayan toplumsal hayatımızın en kıymetli hazineleridir. Yaşlılara bugün gösterilecek sevgi ve saygı, gelecek kaygılarımızı azaltacak, hangi yaşta olursa olsun, tüm bireylerin yaşama güvenle bakmalarını sağlayacaktır.

Unutmamalıyız ki, kendi varlığımız ve çocuklarımızın geleceği ne kadar önemliyse, yaşlılarımız da bizim için o kadar önemlidir. Onların geniş ufukları, tecrübeyle kesinlik kazanmış bilgi ve birikimleri, her zaman yararlanmamız gereken, geçmişe ve bugüne olduğu kadar geleceğe de ışık tutan birer kaynaktır. Bir ömrün büyük kısmını topluma ve ülkeye hizmetle geçirmiş insanların, yaşlandıkları ve bakıma muhtaç oldukları dönemde ömürlerinin sonuna kadar insan onuruna yakışır bir şekilde bakım talep etme hakları vardır.

Ailelerinden ve çocuklarından bu hizmeti çeşitli nedenlerle alamayanlara bu hizmet imkânlar ölçüsünde devletimiz tarafından verilmektedir.

Herhangi bir sebeple ailesi tarafından bu hizmeti almayan yaşlılar için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü olmak üzere birçok vakıf, dernek ve belediyeler tarafından bakım hizmeti verilmektedir. Huzurevlerine kabul edilen yaşlıların her türlü ihtiyaçları karşılanmaktadır. Yaşlılık, yaşam sürecinin; çocukluk, gençlik, erişkinlik gibi doğal ve zorunlu bir çağıdır. Yaşamın bu döneminde de psikolojik, fizyolojik ve sosyal sorunlar yaşanmaktadır. Yaşlılıkta yaşanabilecek sorunlar şu şekilde açıklanabilir:


YAŞLILIKTA GÖRÜLEN FİZİKSEL SORUNLAR

Yaşın ilerlemesi ile vücut fonksiyonlarında zayıflama olduğu herkes tarafından bilinen bir gerçektir. Bütün canlılarda tespit edilen böyle bir değişim doğal ve fizyolojik bir olaydır. Fakat sıklıkla takvim yaşıyla paralel bir hız eğilimi göstermez. Aynı yaşlarda bireyler arasında gözlenen fiziksel kapasite farklıdır. Yaşlanmaya bağlı olarak demans, işitme bozukluğu, sinir kas sisteminde zayıflama, hipokinetik hastalıklar kalp dolaşım sistemi değişiklikleri gibi rahatsızlıkların görülme sıklığı artmaktadır.


YAŞLILIKTA GÖRÜLEN PSİKOLOJİK SORUNLAR

Aile içindeki rollerin ve ilişkilerin değişmesi yakın çevrede kayıpların (arkadaş, eş kaybı gibi) yaşanması bu dönemde bazı ruhsal sıkıntıların ortaya çıkmasını kolaylaştırır. Bu dönemde depresyon, anksiyete, öğrenme ve hatırlama güçlüğü, kişilik değişimi ve alınganlık sıklıkla görülmektedir.

Zihinsel değişikliklere paralel olarak, kişilikte de değişiklikler oluşabilir. Yaşlı yeni durumlara uyun sağlayabilme ve yeni yeni düşünceleri kabul etmede güçlük yaşayabilir. Çevreye karşı daha az ilgili, kendi bedenine ve kendine karşı daha ilgili olup, ilişkilerde daha derin ve seçici olabilirler. Yeniliklerden irkebilirler ve eski yaşamlarını özleyerek genç nesille aralarındaki uzaklık artmaya başlayabilir.

Yaşlılıkla birlikte fiziksel yakınmalarda artar. Sağlıklarına aşırı önem verme, her gün bir hastalıktan söz edip sık sık doktora başvurmalar artabilir. Ayrıca aşırı tutumluluk, kişisel eşyalarına karşı bağımlılık geliştirebilirler.

Yaşlılık bireyin geçmişini de daha sıklıkla sorguladığı bir dönemdir. Kişi geçmişinde kendisine doyum veren bir hayat yaşamışa, hedeflerine, isteklerine, ideallerine yaklaşabilmişse, yaşlılığı kolay kabullenir.


YAŞLILIKTA GÖRÜLEN SOSYAL SORUNLAR

Yaşlanma; biyolojik bir süreçtir. Yaşam biçimi, yapılan iş, beslenme alışkanlıkları, kronik hastalıklar, bireyin kişiliği ve çevresiyle karşılıklı ilişkileri nedeniyle her insanın yaşlılığı farklı seyreder. Aile ve nüfus yapısındaki değişim, coğrafi hareketlilik, sağlık ve sosyal güvenlik alanındaki gelişmeler, gelenek, kültür ve değerlerdeki farklılaşma, eğitim düzeyinin yükselmesi, ortalama insan ömrünün uzaması nedeniyle artan yaşlı nüfus vb. nedenlerle yaşlılık sosyal bir sorun olmaktadır.

Bu dönemde yaşlıların bilgi, birikim ve tecrübe gibi olumlu özelliklerin bir tarafa bırakılarak toplumsal ilişkilerin zayıflaması, üretkenliğin kaybedilmesi gibi olumsuz özelliklerin ön plana çıkması yaşlıların kendilerini işe yaramaz hissetmesine neden olmaktadır.

Bireyin kişilik yapısı, dünya görüşü ve yaşam beklentisi bireyin yaşlılığa bakışım ve kabullenmesinde farklılıklar yaratır. Bireyin bu döneme özgü krizlere karşı direnç geliştirerek yaşam kalitesini arttırması gerekir. Bunun için sağlığı korumak, olası kayıplara hazır olmak, dönemin getirisi olumsuzluklarla baş etme becerileri geliştirmek, yeni roller üstlenebilmek, kuşaklar arası dayanışmayı güçlendirmek, toplumdan kopmamak, aile-arkadaş-toplum ilişkilerini sürdürmek, toplumsal çalışmalara katılmak oldukça önemlidir.

Yaşlılarımız milletimizin onurudur. Onlara sahip çıkmak ve onlarla ilgilenmek tüm toplum bireylerinin vatandaşlık görevidir. Yaşlılarımızın sorunlarını çözmek, toplumda hak ettikleri yeri almalarım sağlamak tek başına devletimizin değil, toplum olarak hepimizin sorumluluğudur.

Atatürk’ün de dediği gibi “Bir milletin yaşlı vatandaşlarına ve emeklilerine karşı tutumu; o milletin yaşama kudretinin en önemli kıstasıdır. Geçmişte çok güçlüyken, tüm gücüyle çalışmış olanlara karşı minnet hissi duymayan bir milletin, geleceğe güvenle bakmaya hakkı yoktur.”

Yaşlıların toplumdaki yeri ve önemini bir kez daha hatırlayarak, onların sadece yılın bir haftası değil, toplumumuza sağladıkları katkılarla her zaman hatırlanmaları gerekmektedir.

Tüm büyüklerimizin Yaşlılara Saygı Haftasını kutluyor, nice sağlıklı ve mutlu günler diliyor, sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz.”






Son Güncelleme: 17.03.2014 11:00
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.