Ceritoğlu çölyak hastalarına umut oldu

Çölyak hastaları için yeni formül geliştiriliyor. Yurtdışından ithal ettiğimiz...

21 Temmuz 2015 Salı 18:31
 Ceritoğlu çölyak hastalarına umut oldu


Çölyak hastaları için yeni formül geliştiriliyor. Yurtdışından ithal ettiğimiz ürünler artık Türkiye'de geliştirilecek. AK Parti Çorum Milletvekili Lütfiye İlksen Ceritoğlu Kurt, çölyak hastaları için karabuğday formülünü buldu. Dünyada biri biz olmak üzere iki yerde yetişen Karabuğday için çalışmalara başlandı.

AK Parti'nin eczacı kökenli Çorum Milletvekili Lütfiye İlksen Ceritoğlu Kurt, çölyak hastaları için geliştirecekleri yeni formülü Yeni Şafak'a açıkladı. Çölyak hastalığı için geniş bir araştırmak yaptıklarını söyleyen Kurt, "Son 10 yılda farkındalığı artan bir hastalık. Yüzde 10 nüfusta görülüyor. Teşhis edilemezse kansere kadar da götürüyor" diye konuştu.

KARA BUĞDAY FORMÜLÜ

Çölyak için karabuğday formülü üzerinde bir araştırma yaptıklarını hatırlatan Kurt, "Bizim çalışmalarımız sonucunda adı kara buğday olarak bilinen ama kendi karabuğday olmayan bir ürünümüz var. Türkiye dışında bir de Rusya'da görünüyor bu ürün. Bir Rusya bir de biz tanıyoruz bu ürünü.  Karabuğdayın bu sektördeki varlığını tespit ettik. Kullanmamız gerektiğini belirledik. Hitit Üniversitesi Gıda Mühendisliği'nde çalışma bir çalışma yapıyoruz" diye konuştu.

YAPILACAK EKMEĞİN LEZZETLİ OLMASI

Karabuğdayın lezzetsiz bir  ekmek kıvamına getirilmesinin de zor olduğunu anlatan Kurt, "Gıda mühendisleri ile yaptığımız çalışma sonuçlanmak üzere. Biz yapılacak ekmeğin lezzetli olmasını, Türk damak zevkine uygun olması (İtal gelen ekmeklerin çoğu bizim damak tadımıza da uygun değil) uzun ömürlü olması, kurumaması ve normal ekmekte buluna  B12 vitamininden doğan bağırsak hareketliliğini sağlayan özelliği var ekmeğin. Doğal meyve suyu firmalarının kalan atıklarından posa yaparak hem atıkların değerlendirildiği ve tatlanması için o tip bir çalışmamız var" dedi.

DÜŞÜK MALİYET

Kurt, tüm bu çalışmaları yaparken maliyete de dikkat ettiklerini belirterek, "Kimyasal kullanılmadan, doğal ürünlerden geçerek yapalım ki uzun ömürlü olsun  maliyeti düşük olsun. Devlet çölyak hastalarına raporunu ibraz ettiği sürece 70 lira ödüyor. 8 dilim ekmek 17.30 lira. 35 lira ital unun kilosu. Bunun çok altında olacak maliyeti" dedi.

YURTİÇİ PİYASASINA SUNULACAK

Yapacakları ekmeğin Eylül ayında sofralarda olmasını planladıklarına vurgu yapan Kurt, "formül çıktıktan sonra sıkıntı yok herkes yapabilir. Formülü biz veremeyiz üniversitenin tekelinde ama o bir firmayla anlaşıp üretim yaptırabilir. Çorum'da da ekmek ve un bir faaliyet. Yöresel bir sektör olup yurtiçi piyasasına sunulmasını da planlıyoruz" diye konuştu.

ÇÖLYAK ÜRÜNLERİ YURT DIŞINDAN İTHAL EDİLİYOR

Çölyak ile ilgili araştırmaların sonucunda bu ürünleri yurt dışından ithalatına başlandığını söyleyen Kurt, "Ekmek, makarna, bulgur türevlerinin. Özellikle Polonya ve İtalya'dan geliyor. Bu ürünlerin imalatını bizim sanayimiz açısından şöyle bir zorluğu var. Buğdaydaki guluten uçan bir element olduğu için toz gibi görünemeden çarpraz bulaşma dediğimiz bulaşmayı oluşturuyor. Normal ekmek ürettiğiniz bantta gulutensiz ekmek üretemiyorsunuz. Gulutensiz madde de kulkansanız bir önceki tozundan etkileniyor. Çölyak  hastası ise anne çocuklarına kek yaparken ona biz maske kullanmasını öneriyoruz çünkü uçan toz onu tetikliyor. İthal ürünler de  maliyetli ve nişasta kökenli. Dünyada üretilen buğdayın, pirincin nişastasından üretiliyor. Nişasta da bir şekilde şeker... Birçok hastamızda hem diyabet olabiliyor hem çölyak hastalığı olabiliyor. O yüzden bu hastaların da nişastalı ürünü kullanması da gene zor."

ÇÖLYAK EN ÇOK NEREDE GÖRÜLÜYOR

Kurt, çölyak hastaları için sebebi arpa ve buğdayda bulunan glutenin bünyede alerji yaptığını belirterek şunları söyledi:

"Sürekli ishaller, mide  rahatsızlıklar, kansızlı,  kontrol edilemeyen büyüme geriliklerinden tutun da kısırlığa kadar götürebiliyor. Alerji olduğı için hangi bünyede nasıl tezahür edeceğini bilemiyoruz. Vücudun neresinin direnci düşerse oradan vuruyor. İç Anadolu ve Doğuanadolu'da görülen bir hastalık. Beslenme düzeninden dolayı. Mesela Karadeniz'de çok az görülüyor.  Glıten alerjisi taşıyan bir Karadenizli ömrünün sonuna kadar çölyak hastası olmadan yaşayabiliyor çünkü, mısır ağırlıklı beslendiği için. Son 10 yılda farkındalığı artan bir hastalık. Yüzde 10 nüfusumuz etkiliyor. Yüzde 10 nüfusta görülüyor. Teşhis edilemezse kansere kadar da  götürüyor. Alerjisi vakitlice tespit edildiği takdirde de nasıl besleneceğini öğrenerek, hayatını devam ettiriyor. Nasıl ki bir diyabet hastası şekerli ürünlerden, tansiyon hastası tuzlu ürünlerden kaçınıp kendini koruyorsa, çölyak hastaları da gulutensiz ürünlerle beslendiği sürece hem yaşam kalitesi artıyor, bu tip şikayetleri bitmiş oluyor.

ARILAR DA KARABUĞDAYI SEVİYOR

Kurt, karabuğdayın faydasını ise şöyle anlatıyor:

"Karabuğday eken çiftçimizin üçlü bir katkısı sağlayacak. Karabuğdayın ekildiği yerlerde arıcılık daha fazla oluyor. Arılar karabuğdayı seviyorlar. Dalında iken kara buğday arıcılığa faydasını. Topladığımız takdirde ürün çıkaracağız gulutensiz ( alerji yapma riski yok, çarpraz bulaşma riski yok, şekeri yok), posası da hayvancılıkta hayvan besini olarak kullanılıyor."



Son Güncelleme: 21.07.2015 18:34
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.