Arter Reklam Başkanı hemşehrimiz Cevat Olçok, TRT Haber’in konuğu oldu.
‘Neden Böyle’de Mücahit Küçükyılmaz ve Murat Yılmaz’ın sorularını cevaplandıran Cevat Olçok, ‘Siyasal İletişim ve 15 Temmuz’la ilgili değerlendirmelerde bulundu.
İLETİŞİMİN ARAÇLARI
İnsanların konuşarak anlaştıklarını belirten Olçok, kontrol edilemeyen kaynaklar olduğu gibi kontrol edilebilir iletişim kaynaklarının da anlaşma araçlarından birisi olduğunu ifade etti.
İYİKİ İLETİŞİM KANALLARI AÇIKTI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 15 Temmuz darbe girişimi sırasında açık iletişim kaynağı olan Facetıme’dan halkı meydanlara davet ederek darbeyi milletle birlikte engellediğini vurgulayan Olçok, darbecilerin ise ihanetin sızmasını önlemek için açık kaynak iletişim araçlarını kullanmadıklarını ifade etti.
Darbe girişiminin yaşandığı gece iletişim kanallarının açık olmasının çok önemli olduğunu belirten Olçok, söz konusu araçların iyi yönde kullanılmasının gerekliliğine dikkat çekti.
Gezi olayları sürecinin 2013 yılında yaşandığını hatırlatan Olçok, ağaçla başlayan şeyin başka yerlere evrildiğini, o dönemde muhafazakar camiada sosyal medyaya önem verilmediğini, hatta bugünkü kadar sık kullanılmadığını, yaşanan gelişmelerin sosyal medyanın farkındalığını artırdığını dile getirdi.
BİZİM CENAH SOSYAL MEDYAYI KAVRADI
Olçok, belli bir neslin haberleri gazete, televizyon, radyo gibi iletişim araçlarından öğrendiğini, ancak yeni neslin internet ve sosyal medya kanallarını takip ettiğini anlatarak, “Gezi olaylarında sosyal medya bizim cenahta daha iyi kavrandı. Mecrayı nasıl kullandığınız önemli. Sosyal medyada iyi bir şey de kötü bir şey de çok hızlı yayılıyor. Ama kötü olan zamanla sönüyor. Dijital medyanın dilini iyi kullanıp iletmeniz gerekiyor. Sanalda bir kimlik oluşturuluyor. Sosyal medyayı takip ettiğinizde bu kimliğe inanabiliyorsunuz. Fakat bir süre sonra yanıldığınızı anlayabiliyorsunuz. Günümüzde dijital medya daha hızlı gelişiyor.” dedi.
AK PARTİ VE MUHALEFET
AK Parti ve muhalefetin durumunu siyasal iletişim açısından değerlendiren Olçok, “2019 yılında üç seçim var. Türkiye’de sistem değişikliği olacak. Cumhurbaşkanımızın siyasi sezgileri yüksek. Üç yıl partiden uzak kaldı. Onun dönüşüyle birlikte AK Parti’de yeniden değişim ve dönüşüm başladı. 2019 yılı beklenmeden teşkilatlar, belediyelerde değişim başladı. Olaylara bilimsel bakılıyor. Sahayı iyi okuyor. Aksayan yerler değiştiriliyor. 2019 yepyeni bir dönem olacak. Değişime direnen kaybeder. Cumhurbaşkanımız değişimi okuyan bir lider. Bugüne kadar tüm seçimleri kazandı.” diye konuştu.
DİNLE-OKU-HAREKET ET
Olçok, İletişimde dinlemenin önemine işaret ederek, “Biz önce dinleyip sonra konuşmalıyız. Çok konuşup dinlemeyi sevmiyoruz. Örneğin TEOG’ta sistem değişikliği kamuoyuna daha iyi anlatılabilirdi. Dinleyip, okuyup harekete geçmeliyiz. AK Parti sürekli iletişim halinde. Sahayı iyi takip ediyor. Sürekli aynı ajansla çalışıyor. Partinin ruhunu daha iyi anlayabiliyorsunuz.” şeklinde konuştu.
MUHALEFETTE ERDOĞAN KOMPLEKSİ VAR
Siyasal iletişim açısından muhalefetin durumuna da değinen Olçok, “Muhalefet doğruya doğru, iyiye iyi demeli. Yanlışı derecelendirmeli. Muhalefetin 15 Temmuz’da külliyeye gitmesi, Yenikapı mitingine katılması doğruydu. Ama daha sonra muhalefete bir şeyler oluyor, ülkeye zarar verici farklı bir dil kullanmaya başlıyor. Muhalefette Recep Tayyip Erdoğan kompleksi var. Ayarları bozuluyor. Muhalefet daha sakin olmalı. Adil olmalı. Gereksiz suçlama ve ithamlarda bulunmamalı. Sahayi iyi okumalı, gerektiğinde özür dilemesini bilmeli.” dedi.
Olçok, 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili de, “MİT krizi, Gezi Olayları, 17-25 Aralık ve 15 Temmuz FETÖ’nün organize olup vites yükselterek gittiğini gösterdi. Bunlara karşı çok iyi mücadele edilmeli.” ifadelerini kullandı.
