MUSTAFA DEMİRER
Yeni emniyet müdürümüz atandı. Bir hafta, 10 güne kadar görevine başlayacağı bilgisi geldi.
Emniyet Müdürü değişikliği, sükuneti seven, gürültüyü-patırtıyı hazzetmeyen, ezici çoğunluğu devletine, kanunlara saygılı küçük bir Anadolu şehri olan Çorum’da güven ve huzurun daha kuvvetli tesis edilmesi beklentisini artırdı.
Malum, şehirde son yıllarda asayiş olaylarında hızlı tırmanış yaşanıyor. Ankara’nın değerlendirme kriterleri belki bu iddiayı çürütüyor olabilir. Ancak yıllardır sahada olan ve tecrübelerine itibar ettiğim asayiş muhabirlerinin konuya dair ne/neler düşündüklerini, önerilerini merak ettim ve sordum…
İşte asayiş muhabirlerinin penceresinden o notlar:
* Çorum, asayiş birimi ekiplerinin çok etkin olmasına rağmen kendi ölçeğindeki çevre illere göre asayiş olaylarında ilk sıralarda. (Narkotik suçlarla mücadelede başarılı)
* Suça ve suçluya karşı cezalar caydırıcı düzeyde değil.
* Suç makinesi haline gelenlerle (Rehabilitesi için bir şeyler yapılmalı) istemeden suça bulaşmış, yaşadıklarından ders alarak normal hayatına yeniden dönen bireylerin ayırt edilerek onlara bir fırsat verilmesi elzem.
* Çorum’a ilçelerle birlikte bakıldığında polis sayısının artırılması şart.
* Polis merkezlerinin iş yükü yoğun. Yabancı uyruklulara da işlem yapıldığından bu durum sahayı etkileyebiliyor.
* Saha tecrübesi olan emniyet müdürleri ve polis memurlarının varlığı çok önemli.
* Motorize ve yaya devriyesi ekiplerinin sayısı artırılmalı.
* Alkol kullanımında ve pompalı tüfeklerin ediniminde artış var.
* Kent valisinin suç ve suçluyla mücadeleye karşı yönetim anlayışı ve metotları önemli.
* Şehrin yönetiminde söz sahibi olan siyasetin aktörlerinin durdurdukları nokta da bu konuda etkili.
Ezcümle; Çorum’da şükür terör olayı yok. Genel sorun asayiş. Elbette salt güvenlik tedbirleri ile problemi ortadan kaldırmak çözümün sadece bir ayağı.
Aile, çevre, eğitim, yasalar, ilgili resmi kurumlar, sivil toplum ve sokaktaki vatandaş dahil daha bir çok unsurun mücadelede elini taşın altına koyması gerektiği bir gerçek. İş işten geçmeden, Çorum’u huzursuz eden asayiş olayları daha da artmadan gereken neyse o yapılmalı. Yılanın başını küçükken ezmek misali.
Öncelik eğitim sonra kanunların caydırıcılığı. Özel okulların çoğalmasıyla birlikte disiplin kalmadı. Çoğu lise yetişkin kreşi gibi oldu. Veliler bilinçleneceğiz derken işi abarttılar ve öğretmenler disiplin sağlamakta zorlanıyor. Mafyavari dizilere karşı RTÜK sessiz(medya da bir eğitim aracıdır, nerede Bizimkiler dizisi, nerede günümüz dizileri). Üniversitelerin halini söylemeye bile gerek yok, 20 yıl öncesinin Fen ve Anadolu liseleri şu anki birçok üniversiteden kaliteliydi. Ceza caydırıcılıklarının içinden ise aflar ve torpil düzeni geçti.
Yani Mustafa Bey bizde mi pompalı alalım öyle çıkalım evden. O kadar mı zor arkadaş pompalı ile gezenler kendini belli ediyor tiplerinden belli emniyet bnları önleyemiyor mu? Gazi caddesinde pazar yerlerinde kfürlü konuşmaları serseri tavırlar sergileyenleri engellemek bu kadar mı zor? Adam yasak olmasına rağmen pitbulla caddede geziyor ortalıkta bir polis yok dur diyen yok. bu nasıl asayiş anlamadık
Onlara dokunmazlar dindar ve kindar nesil onlar
Beğen (0) Beğenmedim! (0)Mustafa Bey, birde 15 temmuz müzesinin bulunduğu spor alanında bazı gençler spor aletlerinin olduğu yerde sigara içiyor telefonla oynuyorlar spor yapan kadınlar var ama belediye çalışanları bunları görmezden geliyor yakında burada da çatışma çıkar lütfen sizde yazın
SN MUSTAFA BEY konuyu şöyle özetleseydiniz iyi olurdu.Büyük yılanları ezmeden ,küçük yılnaları öldürmek fayda etmez. Yolsuzluk yapanı, yalan söyleyenleri, fetoculuktan kahramanlığa terfi edenleri, ihaleye fesat karıştıranları, tefecileri, borsacıları, iki yüzlüleri, para ,pul, makam için takla atanları, takım değiştirir gibi saf değişterenleri, rant için yolunu bulanları, mafyayi , baronları, ahlaksızlık ve hukusuzluk yayan filmleri , tvlerde eş bulma, milletin ayıbını ortaya döken programları , beş para etmeyen adı prof olan yalancı akademisyenleri , harama adam gibi karşı duramayan din hocalarını , lidelerlerinin her yaptığına biat eden ses çıkarmayan siyasetçileri vitrine koyup arkasından gidenleri, Töbe haşa yolun yolumuz. Bilge insan,ulu önder, peygamber, Allah gibi yakıştırma yapanları toplumun önüne koyarsanız. toplumda en az onlar kadar zalim olur.
ALLAH CC Ayetinde diyor ki.Onlara baktığında, dış görünüşleri itibariyle, seni hayran bırakırlar. Konuştuklarında, sözlerine itibar edersin. Aslında, elbise giydirilmiş kütükler gibidirler. Her koşuşturmayı kendi aleyhlerine sanırlar. Onlar, düşmandırlar, onlara karşı dikkatli ol. Allah, onların canlarını alsın! Nasıl da döndürülüyorlar! Sonuç itibariyle kütükleri yerinden söküp yakmadan bu işler azalmaz.
Mustafa bey Daha geçenler de sessiz sedasız infaz yasasını değiştirdiler daha yıllarca yatacak mahkumlar serbest bırakıldı. Kimler bunlar Hırsızlar, Katiller, Mafya bozuntusu tipler.. Eeee sonuç böyle.. medya bu işin üzerine gitmelidir. Sizin duyarlılığınız için teşekkür ederim.
Maalesef Çorum yasanilmaz bir hal aldı..
İp koptu maalesef.. cezaevine giren çıkınca ejderha oluyor..rehabilite için kimse kılını kipirdatmiyor.. sıkıntı gerçekten büyük
Yılanın başı küçükken ezilir.Ata sözünü yazına başlık etmişsin...pes doğrusu...Kardeşim su şikayet ettiğimiz sorunlar polisiye ve kanunlarla değil eğitimle çözülür...Eğitimi de sadece okul ve öğretmen olarak düşünmeyin...Aile,okul,televizyon dizileri,internet,sosyal hayat bir empati yapın nasıl...yıllar önce bıyığı yeni terleyen genç ben Polat Alemdar olacağım diye söyleyen sesini duyurandi.Duyuramayan binlercesi vardı...dün fidanidi bugün orman oldu..
Bunu sadece Çorum olarak düşünmeyin...Tarihi filmler diye içinde nasıl olumsuzluk ve işkence dolu dizileri seyrediyoruz...Baltanin sapı bizden diye niye tepkisisiz...Veli öğretmeni dövdü.Veli imamı şikayet etti.hasta yakını doktoru dövdü,acil servisi birbirine kattı...Suçlu yakınları polise saldırdı.Neden...Batakligi kurutmak lazım.Neyle.Egitimle...okullarda öğretim var...Aile geçim derdinde.cocugu ile ilgilenemiyoryor,ilgilen se çocuk hakkı,kadın hakkı,hayvan hakkı,vs.vs.Kardesim bizler daha kalabalık aile çocukları idik.dort,beş kardeşlik.saygi,otorite,eğitim vardı..şimdi aileler bir veya iki çocuk...Ne eksi şarkısı aklıma geldi.Kendim ettim.